Kategori: Uncategorized

BİR TRAVESTİ İLE İLK DEFA

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

BİR TRAVESTİ İLE İLK DEFA

Merhabalar,

Bu sitede beni takip edenler bilir. Aşırı bir strap-on tutkum var. Bu tutkumu yerine getirebileceğim yeni bayan partner arıyorum.

Ama konumuz bu değil. Geçen günlerde sıkça gidip geldiğim İzmir’e tekrar yolum düştü. Daha önceleri İzmir-İstanbul ve Bursa’daki travestileri sürekli inceliyordum. İzmir’deki bir travesti çok fena aklıma takılmıştı, bende hazır İzmir’deyken çok ta azmışken görüşmek istedim.

Aradım… Karşımdaki ses gayet kibar, tam bir bayan tonuyla konuşuyordu benimle, sesinde adeta davet vardı.. Konuştuk… Randevuyu kaptım 🙂 Kaptığım gibi soluğu evinde aldım.

Kapı açıldı… Karşımda 1.80 boyuyla, esmer teni ve kıpkırmızı saten seksi geceliğiyle duruyordu, telefondaki davetkar sesten hiç farklı değildi. Travesti olduğunu bilmesem dışarda görsem mükkemmel bir kadın derdim.

Salona geçtik… Önce salonunda misafir etti beni, soğuk bir içecek ikram etti. Göğüs dekoltesi muhteşem gözüküyordu, göğüs uçları geceliğinin üzerinden ısır beni diye bağrıyorlardı. Havadan sudan muhabbet tanışma faslı derken ortam iyice ısınmıştı. Mimikleriyle, konuşmasıyla atla üstüme diyen bir hali vardı sürekli.

Hadi gidelim dedi… Yatak odasına geçtik. Kıpkırmızı saten geceleğini omuz askılarından sıyırdı ve esmer teninde kayıp gitti. Beni soymaya başladı, bir yandan da tahrik ediyor, beklenmedik noktalara dokunuyordu.

Tamamen soyduğunda ilk işi ”bak şu yaramaza” deyip sikimi yavaşça ağzına alıp bir anda boğazına kadar dayaması oldu, bir süre bekledi ve tekrar devam etti sıcaklığı ve nefesini her saniye hissedebiliyordum.

Bana oral yapmaya devam ederken, bir eliyle taşaklarımı sıkıp bir eliyle kıçımı parmaklamaya başlamıştı. Onun sik**e sertleşmeye başlamıştı, bana çok çekici geldi. Bende ona oral yapmaya başladım, kalın 16-17cm bir siki vardı. Yavaş yavaş yaparken bir anda o da boğazıma kadar dayadı.

Derken… kendimizi 69 yaparken bulduk, neredeyse kim daha çok gırtlağa kadar alacak yarışı yapar gibiydik, ortam bir anda hardcore’a döndü…

Beklemediğim bir anda, ” Nasıl yapalı?” diye sordu.
Aslında o gün A+P olarak yapmak istiyordum, fakat bir anda Pasif iç güdülerim kayboldu. Aktif olmak istedim. Ve.. yavaşça sikimin üstüne oturdu, oturup kalkmaya başladıkça gevşiyodu. Oturup kalkerken üzerime doğru yattı, ne çok büyük ne çok küçük olan göğüsleriyle yüzümü kapattı, bir yandan göğüs uçlarını emiyor bir yandan harika kalçalarını sıkıp,avuçlayıp tokatlıyordum.

Üzerimden kalktı ve daha değişik bir şekilde oturup kalmaya başladı, oturup kalktıkça yarı ereksiyon olan siki benim vücuduma değip kalkıyordu, suyu gelmişti ve damla damla üzerime düşüyordu.

Sert bir hareketle üstümden kaldırdım, domalttım… Sikim dimdik ve taş gibiydi, domalttığım gibi bacaklarını iki yana ayırdım. Ve duraksamadan içine, dibine kadar soktum. O anda bir ahh sesi duydum canı acımış gibiydi, ”ooo mükkemmel” dedi ve devam ettim. Artık iyice boşalmaya yaklaşmıştım, kendimi tuttum. artık ben gidip gelmiyordum, kalaçalarından kavradım ve onu ileri geri yaptırmaya başladım. Sıkı kalçaları gözümün önünde dalgalanıyordu…

Ve.. içimde bir damla sperm kalmayana kadar boşaldım.. sikmeye devam ediyordum.. bir türlü bırakamadım… Kendi kendime artık yeter dedim ve acaba pasif olsam mı diye bir kez daha düşündüm. O sırada göz göze geldik.. ” Ne düşünüyosun” deyip göz kırptı.
Ben cesaretimi bir türlü toplayamadım ve ”duş almayı düşünüyorum” diyerek, kendimi soğuk suyun altına attım.

Bu sefer pasif olamadım ama bir daha ki görüşmemde eminim olacağım.
Bunu da sizlerle paylaşacağım.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Alinti

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Alinti

Çömelmiş Çamaşır Yıkayan Yengemin Külotunu Görünce! (Hakan 25 Y., Aksaray / Türkiye)

Selam arkadaşlar, ben Hakan. 25 yaşındayım, bekarım. Aksaray’ın küçük bir köyünde yaşıyorum. Ben de size abimin karısı yengemi siktiğimi anlatacağım. Yengem ben daha 6 yaşındayken abimle evlendi ve bizim aileye gelin geldi. Abim şu anda 44 yaşında. Yengem ise 41, oldukça kilolu, 120 kilonun üzerinde, koca götlü, koca göğüslü, normal güzellikte köylü bir kadın. 3 çocukları var, en büyüğü kız evlendi ve yurtdışında yaşıyor. Geriye kalan 2 çocuk ta erkek, biri 16 ve en küçüğü 7 yaşında. Köyde abimle evlerimiz aynı avlunun içinde, dip dibe. Bundan 5 sene önce annemi, 2 sene önce de babamı kaybettik. Yani 2 senedir bizim evde ben tek kalıyorum. Bekar olduğum için, bizim evin işlerini ve temizliği falan da yengem yapar.

Askerden geldiğim günlerdi. Askerden gelen arkadaşlar bilir, çok azgındım. Bir sabah avludan gelen türkü sesiyle uyandım. Tül perdeden dışarı baktığımda gözlerime inanamadım. Yengem avluda türkü söyleyerek çamaşır yıkıyordu. Çömelmiş, önünde leğen, eteğini dizkapaklarına kadar toplamış ve alttan beyaz külotu görünüyordu. Aramızdaki mesafe 3 metre anca vardı. Yengemi ilk defa bu halde görüyordum, bu güne kadar ayak bileğini dahi çıplak görmemiştim. Bacakları çok kalın, ama bembeyaz, süt gibiydi. Tül perdenin arkasından yengemi röntgenlemeye başladım. Zaten azgındım ve yengemin bacaklarını ve külotuna sığmayan amını gördükçe daha bir felaket azdım, yarağım kazık gibi oldu. O ana kadar yengem hakkında en ufak cinsel bir düşüncem olmamıştı, ama o anda elim yarağıma gitti ve yengemi röntgenleyerek 31 çektim. O günden sonra yengem 31’lerimin kraliçesi oldu. Aklımdan yengemi sikme fikirleri de geçiyordu, ama hiç teşebbüs edemedim. Çünkü çok korkuyordum, yengem çok dindar, namuslu ve çok da ters biridir.

Bundan 8 ay evvel, abim yanında çalıştığı ağayla birlikte tarladan taktörle gelirlerken, traktör devrilmiş, ağa ölmüş ve abim de ölümden dönmüştü. Ama kazadan sonra abimin belden aşağısı tutmaz olmuştu. Hastane, doktor, iğne ilaç derken abim yatağa mahkum oldu ve yengemle de ayrı yatmaya başladılar. Abim televizyonlu odada, yengem de yatakodasında küçük oğluyla beraber yatıyordu. Abimin büyük oğlunu ise ablası, kazadan bir ay öncesinden eniştesinin yanına çalışmaya yurtdışına götürmüştü. Şimdi evde bir tek küçük oğlan ile kalmışlardı. Zamanla artık abim de, biz de abimin bu durumuna alıştık.

Günler böyle geçip gidiyordu, ama benim yengeme karşı arzum hergün biraz daha artıyordu. Bir kış günüydü, biraz abimle muhabbet edeyim diye onlara gittim. Ama yengem her odaya gidiş gelişinde her yeri löpür löpür sallanıyordu. Hele o geriye çıkık koca götü yokmuydu, sanki eteğin içinde yastık varmış gibi duruyordu. Göğüslerine ise herhalde dar bir sütyen takmıştı ki, sütyen göğüslerini yukarı doğru sıkştırmış, yanlardan biraz taşmış, ama dimdik duruyorlardı. Ben bunları görünce benim yarak hareketlenmeye başladı ve kalkık sikle abime yakalanmadan gitmek istedim. Vedalaşıp kalktım. Tam dış kapıdan çıkacakken yengem arkamdan seslendi, “Çay koydum!” diye. Ben de dönüp, “Yok sağol yenge, içmeyeceğim!” dedim. Ama benim yarak pantolona sığmıyordu. Yengem görmüştü yarağımın kalkık olduğunu, gözü önümdeydi. Birşey demeden uzaklaştım ordan…

Birkaç gün sonra yengem yeğenimle gelerek, “Çocuk sabaha kadar uyumadı, ateşi var, şehire hastaneye götürelim!” dedi. “Tamam yenge!” deyip, komşulara arabaya baktım, ama herkes şehire gitmişti. Köy dolmuşu vardı, mecburen onu beklemeye başladık. O da hep tıka basa dolu oluyordu, üstelik o gün şehirde köylüler için kurulan pazar vardı. Sonunda dolmuş geldi, en arkada sadece 1 kişilik boş yer vardı. Arkadaki yaşlı kadın seslendi, “Evladım gelin buraya oturun, sıkışırız!” diye. Ben cam kenarına geçtim, yengem kadına dönük olarak aramıza oturdu, kadınlardan bir de yiğenimi kucağına aldı. Ve Dolmuş hareket etti. Ama yengemin koca kalçası tam önüme baskı yapıyor, götünün yarığını önümde hisediyordum. Doğal olarak benim yarak coştu, kazık gibi oldu. Bir yere de dönemiyorum, yarrağım yengemin devasa götünün yarığının arasına gömüldü sanki. Yengemin bunu hissetmemesi mümkün değildi. Çok korkuyordum. Ama bir terslik vardı, sanki yengem de kendini bana bastırıyordu. Neyse, kazasız belasız (küloduma boşalmadan) şehre geldik. Hiçbir şey olmamış gibi hastaneye gidip, yiğenimi muayene ettirdik. Sonra yine bir Dolmuşla köye geri döndük. Dönüşte bindiğimiz Dolmuş fazla kalabalık değildi.

Ertesi gün öğlene doğru yengem bizim evi temizlemeye geldi. Ama yengemin derdi temizlik değilmiş, divana oturdu ve “Gel otur şöyle bakalım, konuşalım biraz!” dedi. “Buyur yenge?” diyerek, yengemin yanına oturdum. Yengem direkt, “Utanmıyormusun sen?” dedi. “Ne oldu ki yenge?” dedim. “Bilmiyormuş gibi davranma! Dolmuştan bahsediyorum!” dedi. Ben de, “Yenge Dolmuş tıka basa doluydu, bunu kendin de biliyorsun, kımıldayacak yer mi vardı sanki?” dedim. Yengem, “Tabii tabii! Dolmuş dolu diye beni nerdeyse götümden siktin ulan!” deyince, ben utancımdan yerin dibine girdim. Yengem, “Demek kaynımın siki yengesine de kalkıyormuş!” dedi. Benim verecek cevabım yoktu, ama yengem böyle götlü sikli konuşunca, elimde olmadan benim yarak hareketlenmeye başlamıştı. Bu da yengemin gözünden kaçmadı tabii, “Bak bak, işte yine kalkıyor! Ne biçim erkeksin sen, insan hiç yengesine sikini kaldırır mı? Oğlum amsızlık başına mı vurdu senin?” dedi. Yengemin söyledikleri doğruydu, ama bunu söyleyiş tarzı çok zoruma gitmişti, “Yenge bak ayıp oluyor, böyle terbiyesiz terbiyesiz konuşma!” dedim. Yengem, “İyi valla, sen yengene yarrağını kaldırınca ayıp olmuyor da, ben böyle konuşunca mı ayıp oluyor?” dedi.

Birden tepem attı, “Yeter be! Benim başıma amsızlık vurmuşsa, senin başına da yarraksızlık vurmuş!” deyip, yengemi divana yatırdım ve üzerine çullandım, boynunu boğazını öpmeye başladım. Yengem, “Ne yapıyorsun? Ben senin yengenim, abinin karısıyım! Dur yapma! İstemiyorum!” diyor ve altımda debeleniyordu. Ben de, “Bal gibi de istiyorsun yenge, abim kaza yaptı yapalı erkeksizsin!” dedim. Yengem, “Orası öyle de, ama abini aldatmam mı gerek?” dedi. “Yenge, bırak naz yapmayı da, gel birbirimizin ateşini söndürelim, ikimiz de sikişmek için kuduruyoruz işte!” dedim ve devam ettim boynunu boğazını öpüp yalamaya. Bu arada benim yarrak yengemin koca göbeğine baskı yapıyor ve heyecandan dizlerim titriyordu. Yengemi sarmalamıştım, ama yengem kollarımın arasına sığmıyor, ellerim kalçalarına yetişmiyordu. Ama her yeri yumuşacıktı. Boynundan sonra yüzüne, dudaklarına öpücükler kondurmaya başladığımda, artık yengem de debelenmeyi bıraktı. Şimdi yengemin koca memelerini okşuyordum, ama onlar da ellerime sığmıyordu…

Yasak ilişki olduğundan olsa gerek, çok zevk alıyordum, çünkü kollarımın arasındaki kadın benim abimin karısıydı, yengemdi. Yengem de sonunda naz yapmayı bırakmış ve dudaklarıma yapışmıştı. Dudakları çok kalındı ve dudaklarımı öyle bir emiyordu ki, anlatamam. Yengem sonra elini benim eşofmandan içeri soktu. Yarrağımı elleyince birden durdu ve yüzüme bakarak, “Bu ne lan?” dedi. “Ne oldu yenge?” dedim. “Ulan bu nebiçim yarak böyle, keser sapı gibi!” dedi. Ben de, “O keser sapını şimdi senin amına köküne kadar sokacam!” dedim. Yengem yarağımı eşofmanımdan çıkarıp baktı ve “Ohhh, tam amıma göreymiş!” dedi. Divan hiç rahat değildi, kalkıp yatakodama geçtik. Yengem hemen soyunmaya başladı. Benim kalbim öyle bir atıyor ki, sanki yerinden çıkacak. Yengem soyundukça ben azıyorum. Bir de kırmızı bir sütyen takmış ki, göğüsleri her yerinden taşmış. Sütyenini çıkartınca göğüsleri ta göbeğinin üstüne düştü. Göğüs başının 10-15 santim çevresi simsiyah, ama vücudunun geri kalan kısmı bembeyaz, süt gibi, leke yok. Göğüs uçları ise fındıktan daha büyük, tam emilmelik…

Eteğini de çıkarınca ben bir tuhaf oldum, altında yine kırmızı, dantelli bir külot vardı. Ama beni tuhaf eden külot değil, yengemin göbeğiydi. Göbeği çok aşağıya sarkık ve göbek deliğinden aşağıya doğru göt yarığı gibi duruyordu. Göbek kısmı ise çok buruşuktu. Kollarının üst kısmı, benim bacağım kadar kalın ve etliydi. Bir bacağı ise, benim iki bacağımdan daha kalındı. Bu arada ben de boxerime kadar soyunmuştum. Ben boxer ile, yengem de külotla, yatağa girdik. Yorganın altında ben boxerimi çıkardım, yengem de külotunu çıkarıp yastığın kenarına koydu. Yengem yataga sırt üstü uzanmıştı, bense tam üstünde değil hafif yan dönmüş şekilde, yengemin yüzünü öpüyor, kulak memelerini emiyor, bir yandan da koskoca göğüslerini yoğuruyordum. Yengemin göbeğine elimi attım. Göbeği buruşuk olduğu için, elim sanki pütür pütür birşeylere değiyordu. Bu arada öpüşüyorduk ve yengem dilini ağzımın içine sokmuş, ben de dilini emiyordum…

10 dakika falan öpüştük. Yengem kısık bir sesle, “Dayanamıyorum, hadi artık sok amıma, amımın içinde soba yanıyor sanki!” dedi. Ben de, “Sabret yenge! Merak etme o gördüğün keser sapı gibi yarrağı amının dibine kadar oturtacağım!” dedim. Yengem, “Hadi aslan kayınım, sok amıma yarrağını, sik yengeni!” diyor, beni daha da çıldırtıyordu. Ama öyle hemen sikmeyecektim, tadını çıkaracaktım. Göğüslerine yumuldum, güzelece o siyah kısmı yaladıktan sonra, ağzımın içine alabildiğim kadar alıp emmeye başladım. Süt kokan memelerini öyle bir emiyorum ki, yengem zevkten kuduruyordu. Fındık gibi ucunu dudaklarımın arasında iyice bir eziyor, sonra var gücümle içime çekiyorum. Yengem çığlık atacak, ama atamıyor, ağzına yorganı almış, inleyerek burnundan soluyordu. Göğüslerinden göbeğine indim. Göbeğini avuçladıkça elime et doluyor, iyi bir sıkıyorum, dilimi göbeğinin koca deliğine sokup sokup çıkarıyorum, dilimle göbeğini sikiyordum adeta. Göbek kısmındaki etleri ağzıma alıp somuruyordum. Bukadar zevkli kılan ise, şuan her yerini emdiğim 3 çocuk annesi kadının, abimin karısı, yani yengem olmasıydı…

“Bacaklarını topla yenge!” dedim. Yengem, “Niye?” dedi. Ben de, “Amını yalayacam!” dedim. Yengem şaşırmıştı, “Am yalanır mı hiç?” dedi. “Yalanır, sen bana bırak!” dedim. Yengem ise, “Hadi kurban olayım sok yarağını amıma artık!” deyip, beni mahf ediyordu. Yorganın altında amını göremiyordum. Dilimi değdirdiğimde yengemden, “Ihhh!” diye bir ses çıktı. Dilim, baya büyük, biraz da pütürlü birşeye değmişti. Merak ettim ve elimle yokladım amını, kocaman bir yarıktı. Elimi yukarıya doğru götürdüğümde ise, elime kocaman birşey geldi. Merakla yorganı açıp bakmak istedim. Yorganı açınca, yengem, “Ne oluyor? Yorganı kapat, üşüyorum!” dedi. Ben de, “Sikecegim amı görmek istedim sadece!” dedim. Yengem, “Bildiğin am işte! Hadi, yanıyor amım, sok yarrağını!” dedi. Ama ben yengemin amını görünce şok olmuştum. Yengemin amı gerçekten çok büyük, aşırı sekilde kabarık, derin bir çizgi, yaklaşık 20 santim uzunluğunda. Amındaki kılları ise arpa boyu kadar vardı. Ama beni bundan çok şaşırtan, biraz önce dilime değen o kocaman pütürlü şeyin, kilitorisi olmasıydı. İlk defa böyle birşey görüyordum. Siktiğim oruspuların amlarını da görmüştüm, porno filmlerdeki kadınların amlarını da görmüştüm, ama böyle bir şey ilk defa görüyordum. Yengemin kilitorisi Ceviz büyüklüğünde, çok kaygan ve biraz da pütürlüydü.

O koca kilitorisi avcumun içine alıp, sıkmaya ve okşamaya başladım. Yengemin aldığı zevle gözünden yaşlar gelmişti. Yengem tekrar üşüdüğünü söyleyince, yorganı tepemize çektim, yengemin geriye yasladığı bacaklarını kollarımla alttan sıkıca kavrayıp, kafamı yengemin o koca amına gömdüm. Dilimi amının derin yarığına sokup alttan yukarıya doğru yalıyordum. Burnum kilitorisine değince duruyor ve o büyük kilitorisi ağzımın içine alıp, güzelce emiyordum. Klitorisi ağzımı komple dolduruyordu ve var gücümle içime çeke çeke emiyordum. Amının koca dudaklarını parmaklarımla ayırıp, dilimi amının deliğinin içine sokuyordum. Ağzımın içi yengemin amının sularıyla yapış yapış olmuştu. Fakat çok güzel tadı vardı, amından akan suların hepsini yaladım yuttum. Sonra yorganın altından çıkıp, yengemin kafa hizasına geldim. Yengem kısık bir sesle, “Beni öldürdün!” dedi. Ben de, “Güzel değilmiydi yani?” dedim. “Güzel ne demek, şahaneydi! Abin hiç yapmazdı böyle, sadece üstüme çıkar, 1-2 depinip inerdi. Sonra da iyi siktiğini zannederek övünürdü!” dedi. Ben de, “Yenge, sana sikişmek nasıl oluyor gösterecem!” dedim. Ağzımı yengemin külotuna sildim ve tekrar öpüşmek istedim.

Yengem dudaklarını kaçırıp, “Hani, nezaman sikeceksin? Akşam oldu, daha yarağını amıma sokmadın!” dedi. “Sokacam sokacam merak etme, ama önce sen de benim yarağımı bir yala bakalım, ondan sonra!” dedim. Yengem çekine çekine yorganın altına girip, yarağımı 2 eliyle gövdesinden tutup, kafasına dilini değdirmeye başladı. “Ağzına al, em!” dediğimde, “Kafası çok büyük, ağzıma sığmaz!” dedi ve ağzına sığdırabildiği kadarını alıp, emmeye başladı. Ama öyle bir emiyor ki, ‘Cork, cork!’ ses çıkıyor. Gövdesinden de sıkıca tutmuş, yarağımın damarları patlayacak zannettim. Kalbim sanki yarağımın kafasında atıyordu. Yengem yarağımı biraz daha emdikten sonra yorganın altından çıkıp, “Tamam, isteğini yaptım, hadi şimdi sik beni!” diyerek yanıma sırt üstü yattı.

Artık benim de fazla sabredecek halim kalmamıştı, yengemin kalın bacaklarının arasına girdim. Yengem yastığın birini koca götünün altına koydu, amı kabak gibi ortaya çıktı. Yarrağımı kökünden tutup, kafasıyla yengemin amına birkaç kere sertçe vurdum, sonra amının yarığına güzel bir fırça çektim, o büyük kilitorisine yarağımın kafasını biraz sürttüm. Yengem kafasını bir oraya bir buraya çevirip duruyor, “Hadi sok artık!” diye yalvarıyordu. Bacaklarının arasına güzelce yerleştim, yengemin dev cüssesinin üstünde çocuk gibi kalmıştım. Sadece kafalarımız yorganın dışındaydı. Yengemin amı sırıl sıklam ve çok aşırı kaygan olmuştu. Yarrağım yengemin amına santim santim giriyordu. Yengemle göz gözeydik ve nefeslerimiz birbirine karışıyordu. Ani bir hareketle öyle bir yüklendim ki, yarrağım yengemin amının dibine kadar oturdu. Yengemden öyle bir, “Ohhh!” çıktı ki, anlatamam. Yengem bacaklarıyla beni içine hapsetti ve yüzüme zevkle karışık acıyla bakarak, “Yarrağın mideme kadar oturdu!” dedi…

Yengem bacaklarını gevşettiğinde, ben de yavaş yavaş amına girip çıkmaya başladım. Birkaç dakika sonra tempomu giderek hızlandırdım. Artık yengemin amına her vurduğumda, taşaklarım yengemin götüne çarpıyordu. Yengem de o kalın yumuşacık kollarıyla beni sıkıca sarmıştı. Var gücümle yengemin amının en dip noktalarını yarağımın kafasıyla dövüyordum. Yengem boynumu boğazımı, nerem denk gelirse koparacak gibi emiyordu. Ben 15 dakika deli gibi pompaladıktan sonra yorulmuştum ve artık boşalmak istiyordum, ama önce yengem boşalsın diye bekliyordum. Yengeme sordum, “Boşalmıyormusun daha?” diye. Yengem kısık bir sesle, “Üçüncüye boşalacam!” dediğinde şaşırmıştım. “Ben de boşalmak üzereyim, beraber boşalalım!” dedim. Yengem, “Tamam canım!” deyip, bir süre sonra da, “Ben geliyorum!” diye inledi. “Ben de geliyorum!” deyip, son defa bir yüklendim ve içine patladım. Döllerim şelale gibi geliyordu, hiç bitmeyecek zannetim, boşaldıkça boşalıyordum. Yengem de, “Aslan kayınım, sula yengenin yanan amını! Ohhh!” diyerek inliyordu…

Hayatımda hiçbir şeyden bu kadar zevk almamıştım. Keyifle bir sigara yaktım. Sigaramı içerken de yengeme, ilk defa onu çamaşır yıkarken bacaklarını ve külotunu görüp 31 çektiğimi anlattım. Yengem de gülerek, “Seni hınzır seni! Ama birdaha 31 çekip döllerini boşa akıtırsan, valla öldürürüm seni! Bundan sonra hep beni sikeceksin!” dedi ve dudaklarımdan öptü. Sonra da, “Ben gideyim artık, daha yemek yapacam!” diyerek, giyinip gitti…

Ertesi sabah yine avludan gelen türkü sesiyle uyandım. Pencereden baktığımda, yengem yine çamaşır yıkıyordu. Ama busefer eteği kapalıydı, hiçbir yeri görünmüyordu. Pencereyi açıp, “Günaydın yenge!” dedim. Yengem de gülümseyerek, “Günaydın!” dedi ve gözlerimin içine bakarak eteğini dizkapaklarına kadar sıyırdı. Altına külot giymemişti, gülerek bana amını gösteriyordu. Ben de şakasına 31 çekiyormuş gibi yapınca, yengem hemen eteğini indirdi ve kaşlarını çatıp, “Öldürürüm valla seni!” dedi :))

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Şirkete Müdür Olmamla Değişen Seks Hayatım 19

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Şirkete Müdür Olmamla Değişen Seks Hayatım 19
Yeliz’i evine bırakıp, ben de evime gittim. Karnım acıkmıştı, kendime güzel bir yemek hazırlayıp, TV karşısında yedim. Saat 23:00 gibi yatağa girdim ve uyuyacakken, tanımadığım bir numaradan mesaj geldi. Mesajı açtığımda, “Naber?” yazıyordu. Ben de, “İyidir, ama kimsiniz?” dedim. Çok kısa bir süre sonra, “Yeliz’le sevişirken sizi basan kız varya, Esra. O benim :)” diye cevap geldi. Ben de, “O gün için özür dilerim!” diye mesaj attım. Esra, “O konuyu başka zaman konuşuruz! Seninle buluşmak istiyorum, ne zaman müsait olursun?” diye yazdığında, “Cumartesi müsaitim, olur mu?” yazıp gönderdim. O da, “Olur, saat 14:00 gibi beni evden alırsın!” yazdı. Ben de, “Tamam!” deyip yolladım ve mesajlaşmamız burada sona erdi.

Sabah işe giderken Yeliz’i de almak için evinin önüne gittim. Yeliz arabaya bindiğinde yüzü gülüyordu. Dudağına küçük bir öpücük kondurup arabayı şirkete sürdüm. Yarın saat 09:30’da Rabia’nın mahkemesi vardı, onun da biraz heyecanı olmuştu bende. Şirkette rutin bir iş günü geçirip, akşama evime döndüm. Sinemle veya bir başkasıyla sevişememiştim o gün.

Çarşamba günü, mahkeme dolayısıyla, öğlene kadar izinliydik. Ben 9:00’a doğru İbrahimlerin evine gittim. Rabia da oldukça heyecanlıydı. Geç kalmadan Adliyeye gittik. Avukat Güven bey oradaydı, bizi görünce yanımıza geldi. Ufak birkaç bilgi verdi Rabia’ya. Dava başlayacağı zaman içeriye girdik. İki taraf ta boşanmaya istekli olduğundan, hakim tek seferde boşadı Rabia ile Halil’i. Halil kaba saba bir adam gibi görünse de, Rabia’nın yanına gelerek, “Sana yeni hayatında başarılar!” dedi ve öyle gitti.

Saat 10:30 gibi, İbrahim, Rabia, Sinem, Güven bey ve ben bir restorana yemeğe gittik. Hepimiz neşeliydik. Avukat Güven bey, “Artık beni düğününüze çağırırsınız!” dediğinde, “Çağırmaz mıyız, hatta nikah şahidimiz siz olun istiyoruz!” dedim. O da gülümseyerek, “Olurum tabi!” dedi. 1 büyük rakı bitirdik erkekler beraberce. Sinem ise bir bardak bira içmişti sadece. Rabia ise alkol almadı.

Şirkete dönünce Ankara’daki ailemi aradım ve bir kız bulduğumu söyledim. Çok sevindiler. Ailem en yakın zamanda kızı görmek istiyordu. Ben de, “Tamam, izin alıp getireceğim kızı!” dedim. İşyerinde, haberi patronuma ve diğer arkadaşlara haber verdiğimde çok sevindiler. Ama Yeliz biraz yüzünü sarkıttı, nedense beni diğer kızlardan çok kıskanıyordu. Haftasonuna kadar her gün Sinem’lere gittim, nedense Rabia’yı yanıma göndermiyorlardı ve ben de onu öyle görebiliyordum.

Haftasonu Esra ile buluşana kadar kimseyle sikişmedim. Cumartesi saat 13:30 gibi hazırlanıp yola çıktım. Ağustos ayında olmamıza rağmen, o gün hava yağmurluydu. Sokağın önünde durdum ve Esra’yı aradım. Esra, “Hemen geliyorum!” deyip telefonu kapattı. Çiçek desenli tek parça bir elbiseyle geldi. Çok güzel görünüyordu, aydınlık bir ortamda fark etmiştim esas güzelliğini.

Esra’ya, “Nereye gidelim?” dediğimde, “Yalnız kalabileceğimiz bir yer olsun!” dedi. Ben de hemen bir dağlık alana götürdüm. Şehrin ayaklar altında olduğu bir ovada durduk. Esra, “Yeliz Pazartesi günü geldiğinde çok kötüydü, kıçının üzerine oturamıyordu kız. Ben sorduğumda geçiştirdi hep, ama akşam gecelikle uyuğunda odasına girip baktım, kalçası mosmordu. Doğru söyle, sen siktin mi kızı?” dedi. “Evet siktim, ama zorla değil, kendi rızası vardı!” dediğimde, Esra gülümsedi ve “Yanınızda olmadığımdan kızı nasıl siktin bilmiyorum, nasıl bir yarrak var sende?” dedi. Daha yeni konuşmamıza rağmen, Esra’nın bu kadar açık saçık konuşması beni tahrik etmişti.

Koltuğu arkaya doğru kaydırdım. Pantolonumu çözdüm ve dizime kadar indirdim. Boxerımı da indirdim ve yarrağımı göstererek, “Nasıl bir yarrak olduğuna sen bak!” dedim. Esra eğilerek yarrağımı ağzına aldı ve yalamaya başladı. Yeliz’den daha güzel yalıyordu. Ben ise uzun sarı saçlarını toparlayıp sikime bastırmaya başladım kafasını. Esra yarrağımı dibine kadar alıyordu, boğazının derinliklerine kadar giriyordu yarrağım. Fazla dayanamayıp ilk postasını ağzına attım. Esra döllerimi yuttu ve “Sen de çok erken boşaldın!” deyip güldü.’

Esra’yı saçlarından tutup, “Yavrum boşaldık, ama bir daha boşalamayacağımız anlamına gelmez!” dedim ve hemen arkaya geçmesini söyledim. Ben de arabadan çıkarak arkaya geçtim. Esra’yı dümdüz yatırdım koltuğa ve üzerindeki tek parça elbisesini çıkardım. Südyen takmamıştı, altında kırmızı bir külot vardı sadece. Göğüslerine yumuldum, göğüsleri çok büyük değil ama dimdikti. Uçları iyice kabarmaya başladı yaladıkça. Elimi külotunun üstünden amına attığımda, sırılsıklam olmuştu.

Külotunu çıkarttım. Göğüslerini yalamayı bırakarak bacaklarını havaya diktim ve amını yalamaya başladım. Küçücük bir amı vardı, üstünde tüyler bile yoktu, kaymak gibiydi. Esra inlemeye başladı. Ben amını yaladıkça o da zevke geliyordu. Parmağımı göt deliğine bastırdım ve sokmaya başladım. Alıştırıyordum iyice onu. Amını 15 dakika kadar yaladıktan sonra Esra orgazm oldu. Ben de dizlerimin üzerinde durup, yeniden kalkmaya başlayan yarrağımı göt deliğine sürtmeye başladım. Esra gözleri kapalı, benim girmemi bekliyordu.

Bir anda kökledim götüne ve yarısına kadar girdim. Ama Esra çığlığı öyle bir bastı ki, kulaklarım sağır olacaktı. Sonra göğsüme vurarak, “Yavaş ol hayvan, şerefsiz!” diye hakaretler etmeye başladı. Ben hemen yavaşça bir tokat atarak, “Sus orospu, sus!” dedim ve götünü hızlıca sikmeye başladım. Esra çığlıklar atıyordu art arda. Benim bir elim ise klitorisindeydi ve okşamaya devam ediyordum sürekli. Esra çığlıklar atarak bir kez daha orgazm oldu. 10 dakika içinde 2 kez orgazm olmak onu bitirmişti. Ben de yavaş yavaş 2. Postama yaklaşıyordum.

Yağmur artmaya başlayınca Esra’yı tuttum elinden ve kaldırdım. Kapıyı açarak çıkarttım dışarıya ve kapıyı kapatıp arabaya doğru domalttım. Yağan yağmurun altında sikecektim onu. Yarrağımı tekrardan götüne soktum ve sikmeye devam ettim. Yağan yağmur kalçalarını iyice parlaklaştırmıştı, süt beyazı kalçalarına tokatlar atarak kızartmaya başlamıştım. 10 dakika kadar sonra içine bastırmamla beraber götüne boşalmam bir oldu. Götünden çıktığımda, Esra hemen arabanın arkasından kıyafetlerini aldı. Giyinip, tekrar şehir merkezine döndük.

Esra’yı bıraktım ve ben de evime geçtim. Saat 16:00’ya yaklaşıyordu, evimde güzelce dinlendim. Azgınlığım çok geçmemişti ve bir saat kadar sonra arabama binerek Sinem’lerin evine gittim. Kapıyı Rabia açtı bana ve evde sadece kendisinin olduğunu, İbrahimle Sinem’in arkadaşlarına ziyarete gittiğini söyledi.

İçeriye girdim ve kapıyı kapatım. Hemen Rabia’yı kucakladım, yatak odasına götürdüm. Rabia gülüyordu sadece. Yatağa bıraktım ve üzerimdekileri çıkarttım, çırılçıplak yanına uzanıp dudaklarını öpmeye başladım. Rabia da boynumdan tutarak bana karşılık veriyordu. Rabia’nın pantolonun üzerinden bacaklarına değen yarrağım tamamen kalkmıştı. Kısa bir öpüşmeden sonra hemen yarrağımı elime aldım ve Rabia’nın ağzına dayadım. Sinem’lerin yatağındaydık, eve gelseler çok büyük rezillik çıkabilirdi.

Rabia yarrağımı hızlıca yalarken, ben zevkten hırlamaya başlamıştım. Bir günde iki seks biraz ağır gelecekti, ama Esra ateşimi almamıştı. Rabia yarrağımı tamamen kaldırdığında, tişörtünü çıkarttım. Südyenini de çıkartıp göğüslerine yapıştım. Rabia gözlerini kapayarak kıvranmaya başladı. Göğüslerini koparırcasına emip yalıyordum. Çok azmıştım, o yüzden fazla devam etmeden, hemen Rabia’nın pantolonunu ve külotunu çıkarttım. Rabia, “Ne oldu sana böyle? Bugün biraz azgınsın!” dediğinde, “Bir şey yok, seni özledim sadece!” dedim ve amına yumuldum.

Rabia nefesi kesile kesile inlemeye başladı, kalp atışları hızlanıyordu sürekli. Bir elim de sürekli klitorisindeydi. Ağzımı amından çekerek parmağımı sokmaya başladım amına. Rabia fazla dayanamayarak orgazm oldu. Belinden tuttum ve kendime doğru çektim. Rabia’nın dudağına bir öpücük kondurdum ve amına yarrağımı sokup, hızlıca sikmeye başladım. Bu arada dudaklarımız halen birbirine kenetlenmiş vaziyetteydi. Çok sert sikiyordum, dudaklarını bırakırsam bağırmaları apartmanı inletirdi.

Rabia’nın amını 20 dakika siktikten sonra içine boşaldım ve yanına yattım. Rabia kalktı ve hemen banyoya giderek duşunu aldı. Yanıma geldiğinde, heyecanla, “Kalk hadi, giyin ablamlar gelir şimdi, rezil olmayalım!” dedi. Kalktım ve giyindim. Salonda oturup TV izlemeye başladık. 10-15 dakika sonra Sinem ve İbrahim geldiler. Beni evde görünce şaşırdılar. Sinem, evde ne yaptığımızın farkında gibiydi, ama bozuntuya vermiyordu.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Oglu icin endiselenen azgin anne

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Oglu icin endiselenen azgin anne

Adım sevda 44 yaşındayım kendim için çok güzel bi kadın değilim ama vücuduma verdiğim önem büyüktür düzenli spor yapmaya çalışırım bu sebeble ince bel ve dolgun bir popoya sahibim 85 beden sütyen giyiyorum son olarak saç rengimi sarı tonlarında boyatıp ara ara değişiklik yaparım. uzatmadan yaşadıklarıma geçiyim bunu okuyan çoğunluğun ne istediğini tahmin edebiliyorum.

8 yıldır dulum eski kocamla ayrıldık. kocamın gözü başka yerdeydi bunu tahmin ediyodum ve uzun zaman ewe gelmemelerin sonucunda kavga ede ede boşandık. 23 yaşında evlendim ve boyumdan büyük herşeyden sakındığım en değerli varlığım 19 yaşında ki oğlum cem var .Oğlum bursa da uludağ uni. beden eğitimi ve spor bölümünde okuyor. aynı zamanda okulun hentbol takımındaydı ve küçük yaştan itibaren yüzme dahil 1-2 spor dalıylada yakından ilgilenmişti.Bu nedenle kaslı ve cok erkeksi bi vucudu var. Yaklaşık olarak 1.90 boyunda kumral saçlı ve kızların kucağına atlamak için can attğı erkek benim oğlum.
Lanet kocamla ayrıldıktan sonra biriktirdiğim ve aileminde yardımıyla bir butik dükkanı açtım 3-4 yıl içerisinde iyi bir ilerlemeyle para harcamaktan kaçınmadığım ve oğlumunda hiç bir zorluk çekmeden iyi seviyede yaşaması için her imkanı sağladım . Boşandıktan sonra hiç bir ilişkim olmadı hep oğluma duyduğum saygı ve benim için farklı düşünmesine neden olmak istemedim. Tabii nolursa olsun arkadaş cevremle yada yalnız bile eğlenmesini gezmesini dolaşmasını cok severim. Oğlum cem ile beraber bursa nilüferde yaşıyoruz güzel bir evim var.

Oğlum cem i hep küçük gördüğüm için ne kadar büyüsede o benim için çocuk olarak baktım ve utanmam yada çekincem olmazdı. Ev de genelde cok rahat kıyafetler giyinirdim , çoğu zaman sadece kalcalarımın yarısını kapatcak kadar tek t-shirt giydiğim zmanlar olmuştur. Cem ergenlik çağına girdiği zamanlarda bana farklı bi şekilde bakmaya başladığını farketmiştim özellikle çoğu zaman porno izlediğini gördüm hatta evde başta kendi odasında ve evin çoğu yerinde yerde ve halılarda damla damla lekeleri hep görüyordum ama son 3 yıldır cem sapkınlık seviyesinde porno izleme olayını abartmıştı. Aslında ceminde benden farkı yoktu oda genelde rahat olsun die boxer yada tek şort giyerdi ve özellikle sabahları önündeki kocaman sikinin kabarıklığına gözüm takılırdı ama cinsel anlamda düşünmezdim hiç. Tam olarak hatırlamıyorum ama 4- 5 ay öncesiydi önce giymediğim çamaşırlarımı ıslak bir şekilde çamaşır sepetinde görmeye başladım ve beraber aynı odada tv. izlerken cemin beni süzdüğünü ara ara banyoya gidip giderkende lap topunu da kesin alırdı yanına 10 – 15 dakika sonra cıkıp tekrar otururdu. Pek fazla önem vermiodum bunlara ama çamaşır olayından sonra aklıma takıldı ve denemek istedim. pazar günü evde temizlik yaparken yine altıma bişey giymedim ve t shirtu ustume gecirdim. cemde gec kalkmış tv izliodu koltukta uzanmış bir şekilde. Cemin sikinin inik olduğunu boxerindan gördüm ve halıyı süpürmek için salona doğru geçtim . Temizlik yaparken kulağımda kulaklık müzik dinlerim genelde. SAlonu süpürmeye başladım tabi bi gözümle hep ceme bakıyordum oğlumda elinde telefonla bişiler yapıodu tam salonda onun görüş acısına gecince arkam dönük tabi bi anda telefonu indirip çok sık bi şekilde popomun yarısından gözüken amıma ve götüme baktığını farkettiim. O anda biraz terleyip soğuk terler attığımı hiç unutmuyorum. BEn eğildikçe oğlum cemde kafasını biraz daha aşşagıya eğip daha dikkatli bakmaya calışıyordu. O anda bir baktım ki cemin yarrağı kocaman olmuş hiç unutmuyorum yan gözle bakarken bile gözlerim fal taşı gibi açılmıştı . Ancak cok sinirlenmiştim tam o sırada napcağıma karar veremeden cem elinde telefonla ilgilenmiyomuş gibi yapıodu ama benim götüme bakarak telefonuda aşşağda tuttuğunu farkettim anladım ki cem benim fotğraf yada vidyomu cekiyordu. O anda bi anda durup salondan cıktım temizliği bırakıp banyoya girdim ve şok içinde ne yapcağımı bilemedim. Tepki vermeyip daha dikkatli olup zamanın geçmesini beklemeye karar verdim.

Tabi bu drumu gördükten sonra merakım arttı oğlum her zmanki gibi porno izlemeye etrafa boşalmaya ve çamaşırlarımı kullanmaya devam etti. Tüm bunlar olurken bir gün cem evde yookken bilgisayarına bakmaya karar verdim mağazamdan erken cıkıp eve gittim ve hemen cemin odasına girip bilgisayarını açtım internet gecmişinde hep olgun , milf , mature , mom gibi aramalar yapmış ve özellikle bu siteden hep olgun kadınlarla ilgili video izlediğini gördüm çoğuda mom son porn gibi şeylerdi ve farkettimki xhamster. com sitesine üyeliği var ve şifreyi kaydettiği için direk giriş yap deyip profiline girdim. Biraz sitede dolaşıp beğendiği video ve fotoğrafları gördüm , kendi profil fotoğrafına boxerını sıyırıp çekitiği dimdik sikinin fotoğrafını yaptığını farkettim. profiline bakarken kendi yüklediği fotoğrafları görünce şok oldum benim fotoğraflarımı koyduğunu amımı götümün deliğini bile cekebilmiş kendi ewimdeki fotoğraflar sadece yüzümü gizlemiş aynı zmanda videolara baktım ki aman allahım banyoda üzerimi değiştirirken hatta tuvaletimi yaparken bile gizili videomu cekip koymuş. O sırada kapının açıldığını duydum ve bi anda herseyi kapatıp odadan cıktım ve oğlum eve geldi. Yzümdeki şaşkınlık ve dehşet ifadesini görünce noldu anne neyin var dedi bende bişeyim yok oğlum deyip odama gittim. Olanları ve gördüklerimi sorguluyorum ama cevap bulamıyordum. Aslında kendi hatamında büyük olduğunu yeni yeni anlayabiliyordum.

Oğlumun bana karşımı yoksa olgun kadınlara karşımı bi şehveti var bunu tam olarak anlayamıyorudum ama eline geçsem beni sike sike parçalayacak durumda olduğunuda anlamıştım bazen bu düşünce beni cezbetmiyorda değildi tabi ama anlam veremediğim bi boşluğa itti beni bu durum.

Bende bu durumu beraber calıstığım aslında mahalleden cocukluk arkadaşım emel e anlatmaya karar verdim . Size biraz emelden bahsediyim bnden 2 yaş büyük ama biraz kısa boylu ancak kıskandığım bir vücuda sahip büyük göğüslü benim gibi taş gibi kalcaları olan kızıl saçlıdır . emelde 5 yıl once kocasında ayrılmış dul bir bayand. Butik içinde abiye çizimleri yapıyordu tekstik bölümü okuduğu için bu yola beraber baş koyduk diyebilirim. Emelinde oğlum cemden 3 yaş büyük oğlu bide 1 yaş küçük kızı vardı emelin kızı yurt dışında okuyor ve babasının yanında kalıyordu pek te fazla gelmiyordu. Oğlu ise bi güvenlik şirketinde çalısıyor ve bekardı adıda serdar yapı olarak cem kadar yakısıklı değildi sessiz efendi bir cocuktu. ara sıra oğullarımızla görüşmüşlüğümüz vardı ancak cem ile serdar pek fazla ısınamamışlardı birbirlerine merhabaları vardı sadece.

Emelin de benim gibi oğlu olduğu ve hemen hemen aynı yollardan gectiği için bir gün butikte akıl alma maksadıyla konuyu actım. Sıkıla sıkla sana bişey diicem yardım et die konuya girdim ama emel sanki cok komikmiş gib her anlattığımda her düşündüğümde kahkaha atarak dinledi beni anlattıktan sonra sırıtımı sıvazladı ve inanmıycaksın ama senin durumunu bende yaşadım dedi. Ve anlattı Serdar da 3 – 4 yıl once beni ellemeye bile başlamıştı sürtünüyordu bile dedi. Bende ona ee peki sonucta nasıl engel oldun bu duruma dedim oda biraz sert yaptım kızdım bağardım dedi ama şansıma serdar bi süre sonra ilgiyi kesince farkettim ki benim yaşlarımda bi karı bulup dolaşmaya başladığını öğrendim hatta gördüm bile dedi hatta bilgisayarında sikişrken cektikleri videolarını bile gördüm. Anlıycağın o karıyı bulunca pabucumu dama attı dedi. sonrada seninkinede böyle bi kadın lazım onla yatıp kalkacakki rahatlayıp seninle uğraşmayı bırakıcak dedi.
VE aslında bunu senin için yapabilirim değince o anda 2nci şaşkınlığımı yaşadım ama düşündüm ki emel herseyi biliyor ve ondan daha güvenilir birini bulamazdım buınun için.

Planımızı yapmaya karar verdik bir pazar günü emel serdar ben ve cem ile pikniğe gitmeye karar verdik yakınlaşmamız beraber zaman gecirmemiz gerekiyordu. Emel gayet rahat bi şekilde ben ayarlarım sen merak etme canını sıkmada ilişkiye girmedende sölerim ben halledirm deyip benim güvenimi tam anlamıyla kazandı.

Ewe gittim ve kapıyı actımm oğlum cemin evde olması gerekiyordu etrafa bakındım ama yoktu ancak odasının kapısı acık benim odamınkı kapalıydı aklıma geldi ama yine içimden bu kadar da olmaz dedim ki kapının aralığından bi baktım benim yatağımda cem benim tangalarımı çoraplarımı almış ustune lap top unu yatağın ustune koyupp beni gizli gizli cektiği videoyu izleyerek masturbasyon yapıyordu bakakaldım gene siki kocaman dı 3 tane külotumu dolamış gene ucu dışarda kalmıştı tahminim iki avuctan fazla siki vardı oğlumun aynı zmanda cok ta kalındı tam osırada inelemeye başladı ve benim çamaşırlarımın üstüne boşalttı spermlerini vucudunun kaslarının nasıl kasıldığını gördüm ve bu hazzı görünce elimin amıma gidip okşadığını ve delice sulandığını sonradan farkettim. Cem kendini yatağa bıraktı bende bittiğini anladım ve hemen fazla malzeme koyarak kullandığımız tek tuvalete gittim saklandım. Oğlumun odamdan cıkma ve banyoya girme sesini duyunca bende tuvaletten cıktım ve hiç bir sey yokmuş yeni gelmiş gibi evdeki işlerimi yapmaya başladım. Ama gercekten yıllardır tatmadığım bi his vardı içimde acaba o hazzı oğlumda mı die düşünmüyor değildim o kocaman siki gözümün önünden gitmiyor surekli amım sulanıyordu … akşam yemeğine oturduk ve cem yine yarı çıplaktı bende artık dikkat ediyordum altımda gri kısa tayt vardı üstmdede askılı body. Yemeği yedik cem yine kendini odaya kapattı bi saat sonra cıkıp yanıma geldii anladığım kadarıyla zevk aldıktan 1 saat sonra gene istiyordu karsıdaki koltukta uzanmış yatıyordum aklımda oğlumun koca siki var dı gene tv ye bakıyordum ama gözümün önünde oğlumun beni becerirkenki görüntüsü vardı. O sırada kalkıp mutfaktan içecek bişeyler almaya karar verdim tam doğruldum kalkarken bacaklarım acıktı ve cem o sırada kafasını cevirdi yüzüme baktı hemen bacak arama baktı gözlerini çattı biraz ve dedi ki anne senin üstüne ne döküldüki baksana leke gibi su dökülmüş gibi olmuş bacak aran dedi bir baktımm amım o kadar sulanmış ki göt deliğime kadar süzülmüş sularım.. o an bi durakladım cem in yine boxerında önünün bayrak direği gibi olduğunu gördüm.. zman yavaşladı sanki o an ben oğlumun yarrağına oğlumda benim sulanmış amıma bakıyordu. Bi annda kafamı salladım ve aaa nolmuşş ki deip sanırım terlemişim oğlum deip geciştirerek banyoya gittim. Kıpkırmızı oldum ve kendime resmen küfür ediyordum ama yinede gözümde oğlumun kocamn siki vardı. Resmen azdığımı hissedebiliodum sırf daha fazla zaman gecsin die duşa girdimm ve düşündüm arada elim amıma gidip oksuyordum ama artık böle kuru kuru boşalmak istemiyordum. O sırada kapının önünde gölge gördum baktımki cem orda kapı deliğinden ya bana bakıyor yada yine videeoya alıyordu. Bende amımla oynuoyrodum birazda arttırdımmm hafif ineleme sesi de cıkarıyordum. Ama o sırada bi karar verdim içimdeki sehvet o kadar artmıştı ki kuru kuru yapmak hiç yetmiyordu ve bi anda elimi cektimm suyu kapattım duştan cıkıyordum . Kurulanırken sona doğru oğlumun gölgesininde kaybolduğunu gördüm. Cem in beni izlerken boşalıp boşalmadığını bilmiyordum ama kararımı vermiştim oğlum o sex manyağı kim bilir kimlerin altına yatmış emel karısıyla sikişeceğine benimle olsun daha iyi diye düşündüm. tabi aynı zmanda kıskanmadım da diyemem. Banyodan cıktım kendime dediğim bu işi burda bitireceğimdii plan yapmayığ sadece oğlumu azdırmam bunun için yeterli olabilirdi. Banyodan cıktım üzeimde havlu ile salonda cemin karsısına oturdum tv ye bakıyor arada oğlumu süzüyordum altında kırımızı bi boxer vardı siki ise kalkık değil ama az önce asılmayı yarıda bıraktığı belli gibiydi çünkü hafif şiştii.. Yeniden ilgisini cekmek için yavaş yavaş bacaklarımı araladım daha aralamaya başlarken hemen oğlum cemin gözleri bna kaydı bende o anda ona bakınca sanki birşey diycekmiş gibi yaptı ve anne bişeyler içelimmi diye sordu ki sorarken bile gözü araladığım bacak arama kayıyordu 1-2 saniye içinde yine siki dimdik oldu ve yattığı koltukata doğruldu tekrar sordu bende bilmiorm ki ne içicez dedim o da anne biraz alkol alalımmı die sordu . ben başta şaşırdım cünkü fazla içen biri değilim oğlumlada beraber önemli zmanlarda genelde dısarda rakı balık yapmışızdır yada yaz tatilinde plajda bi kaç kez bira içmişizdir. Cem de pek dışarı cıkmadığı için alkol aldığını pek hatırlamam die düşündüm ama içimden olurr içelim dedim. Ben daha ne içicez demeden oğlum ben bugün kendim odamda içerim diye votka aldım belki sen kızarsın diye gizli içicektim dedi. Bende saçmalama cem gizli gizli yapman daha kötü yapmak istediğin ne varsa bana söyle oyle yap yada beraber yapalm dedim. bunu değince birazda içim rahatladı hatta cemde bi farklı baktı bi anda hafif tereddütlü bakışı kalktı bi anda . oğlum tamam o zaman ben masayı hazırlıyım sen de üstünü giyin anne oturup biraz içelim rahat rahat uyuruz dedi. Tabi cemin gözleri benim bacak arama kayıp kayıp duruodu . bende tamam dedim cem kalkarken bacak arama bakıyordu ama siki kocaman olduğu için bir kalktı boxerı sanki yırtılcak gibi gergindi koca siki de tam ağız hizamda beni gösteriyordu tam o anda oğlumun sikine saldırmamak için zor tuttum kendimi. Cemde önünü düzeltti bana hafif gülümseyerek baktı ve mutfağa gitti. Bende bi iç cekip odama gittim ama kararlıydım bu irademi kırcaktım bu gece şansıma belk**e alkol de yardımcı olacaktı bana. Hemen havlumu cıkarttım ne giysem die düşündüm düşünürken bütün vucuduma krem sürdüm yumuşacık ve mükemmel şekilde kokuyordum. Dolabıma baktım ve aklıma birden geceliklerim geldi alıp alıp duruyordum ama giymiyordum hiç bi tane siyah tangalı üstüde yince kalcamın yarısına kadar yukardan belli tül gecelik vardı onu giydim hemen biraz abartı ve belk**e bilinçli olarak giymişim gibi olacak olsa bile kafayı kırmıştım artık oğlumu arzuluyordum onun da beni arzuladığını düşündükçe altında inlemek için can atıyordum . Geceliğimi giydim ve saçlarımı hafif nemli bırakıp topladım bide hafif parlatıcı rujumu sürdüm. Oğlumda içerden anne gel artık dedi bende hazırdım yine bi cesaret ohhhuu cektim ve cıktım odamdan salona gittim oğlum masayı hazırlamıştı fransız balkon vardı salonda o camın onündeki ufak masaya cerez çikolata ve votka şişsiyle red bull ve meyve sularını koymuş arakası bana dönük masayı yerleştiriyordu ki benim geldiğimi duyunca anne neyle içmek istersin red bull mu vişne mi derken dönüp bana baktı ve o anda gözlerinin fal taşı gibi acıldığını aşağdan yukarı beni süzüp ağzının açık kaldığını gördüm ve bu hali 4-5 saniye sürdü .. bnde hafif gülümseyerek noldu oğlum neden kaldın öyle dedim cemde yyyy yyo yyok bişi anne biraz şaşırdım dedi bunu neden giyidinki dedi.. görmemiştim daha önce dedi. bende hafif gülümseyerek aaaa nasıl görmedinki dolabımda duruodu hep giymiodum da unutmusum hep kenarda köşede kalmış dedim. Oğlumda yakışmış yakışmış anne dedi ve bişiler mırıldanarak tekrar masaya doğru döndü. Bende anlayamadım yawrum dedim oda bişi yok anne gercekten güzel olmuşsun dedi elimden tutarak beni bi etrafımda döndürdü tabi götümü memelerimi heryerimi daha iyi süzdü üzerimdeki tül olduğu için tangam dısında heryerim ortadaydı. O sırada gözlerini kapatıp huuu anne ne kadar da güzel kokuyorsun ne sürdün dedi .. bende yok oğlum parfüm değil sadece krem sürdüm ee artık yaşlanıoyorum dikkat etmeme lazım cildime dedim. Oğlumda bana yaa annee bırak deme böle şeyler saçmalıyorsun ben hergün üniverstede bir sürü kız görüyorum 18 – 20 yaşında onların hepsine taş cıkartırsın tırnağın bile olamazlar dedi. bende ee tamam başlayalım o zaman ben vişneyle içerim dedim oturdum tekli koltuğa oda içkilerimizi doldurdu ve başladık içmeye. biraz geçmişten bahsettik öyle oldu böyle oldu tabi hızlı hızlı içkiler gidiodu aslında benim içkim hızlı gidiyordu ama ağlum daha azar azar yudumluyordu. Ben konuyu ee nasıl kız durumları die konuyu actım oğlumda yok anne yaa bu kızların hepsi salak kendilerini bişey zannediolar yaş küçük olunca olmuyormuş dedi. Bende aaa nedenmiş o ayarlayamıyormusun bi tane dedim oda yok anne ben artık uni. deki kızlarla ilgilenmiyorum dedi. bende kimle ilgileniyorsun o nası birsey diye sordum o da olgun olcak anne benden azcık olsada büyük olsun böle kızların tripleri onlarda yok dedi. bende gülümsüyerek dinliyordum oğlumu cemin gözleri benim meemelerime bakıyordu sürekli arada bir gözlerime bakıyordu. ne yalan söliyim benim aklımdada oğlumun koca siki vardı kendimi onun altında inlerken hayal ediyordum. ben 4 ncü bardaga gectim ama vişne suyu bitmişti ben mutfaktan vişne suyu alcam dedim ve kalktım bi adım atıyım derken bacak bacağa atmıştım ve amımı sıkıştırıodum bacağımın uyuştuğunu farkedememişim ki dengemi kaybedip 2 li koltuğa doğru yalpaladım o anda oğlum fırladı bana doğru ve arkamdan sarılarak tuttu beni.. o aanda bacağımda uyuşuk olduğu için yarı domalmış şekilde oğlumda arkamdan tutunca o şekilde kaldım kısacık süre içerisnde annee noldu derken kalçamda oğlumun sikinin hemen kalktığını hissettim ve kafamda resmen şimşekler çaktı . dedim ki oğlum tut beni bacağım uyuşmuş birazda başım dönuyor bırakma düşerim yoksa dedim. o da tamam anne dedi ben yavaşça kalcamı oğlumu sikinin üstünde oynatmaya başladım oda bi eliyle tam mememin üstünden tutuyordu bunların hepsi kısacık zman içinde oluyor tabi oğlumda elini kıprdatmaya başladı ve sanki ikimizd birbirimizden bi hareket bekliyorduk ben iyice sürtünüyordumm oğlumun önüne oda bastırıyorduu delice . içimden hafif bi inleme sesi geldi ve cemmmmm dedim o anda oğlum beni kendisine döndürerek kaldırdı kalcalarımdan tuttu ayaklarımı yerden kesmiş ve bende ayaklarımı beline sarmıştım. öpüşmeye başladık o ayakta duruyordu çok güçlüydü gercekten siki dimdik olduğu için tangamın üstünden sikinin başını hissedebiliyordum hafif hafif amımla sikinin üstüne yuvarlaklar çiziyordum. Artık çok rahattım ve yinede sabırsızlanıodum çünkü cemin sikini taşşaklarına kadar içime alıp acı cekerek inelemek istiyordum. BEni koltuga yatrdı ve elleriyle vücudumda gezmeye başladı üstümdekini cıkardı bi anda hem öpüyor hemde kalcalarımı parçalıycak gibi sıkıyordu. vücudumu yalayarak öperek aşşağ tangama geldi bi andan tangamın üzerinden baş parmağıyla amımla oynarken agzıyla tangamın üstünü dişledi ve sıyırdı cıkardı amım gözlerinin önündeydi amımı kokladı ve bi anda yapıştı mükemmel bi hazdı hissettiğim emiyorduu dilini sonuna kadar amıma sokuyordu bnde başını amıma bastırıyordum o da o sırada boxerını cıkarmıştı. sonra bi anda kalktı ve baş hizama gelerek koca sıkını agzıma dayadı bende yalamaya başladım gercekten çok kalın ve uzundu bi eliylede başımı sikine doğru bastırıyordu gırtlağıma kadar sokuyordumm tıkanıyordum gözlerimden yaşlar akıyırdu ama ne o duruyordu nede ben bırakıyordum.sonra bi anda beni bi hamleyle ayağa kaldırdı ve yine kucağına aldı sikini üstüne amımı getrdim ve yawaşca o ayakta bende kucağındaydım ayaklarımı beline sarmış durumdayım kollarım boynunda yawas yawas siki amıma girip cıkıyordu aslında böle yaptığı iyi oldu yıllardı amıma sik girrmiyordu böle koca bi yarak canımı cok yakardı. oğlum sadece başını sokuyordu ben i elleriyle başına kadar aşşaagı yukarı oturtup kaldırıyordu.. hafif inlemeye başladım cnkü daha o anda ilk posata boşalmıştım amaım iyice su içinde vıcık vıcık dı ben o pozisyonda salonunun ortasındaki yumuşak ama geniş masaya sırt üstü yatrdı oda bacaklarını kırdı ve gidip gelmeye devam ediyordu gözleri kapalıydıı bende inlemeye dewam ediordum sikk benii becerr becerr die . oğlum hızlanmaya başladı ve dibine kadar giriyordu her koklediğinde gözlerim acılıyor ve nefesim kesiliyordu ama yırtınıodum sik beni oğlum diee … hızlı bi şekilde gidip geldi sonra gene bi anda beni kaldırıd ve duwar kadar uzun olan cama ellerimi dayadı bende hafifce parmak uçlarımda durdum önce bi amımı eliyle yokladı sonra o kaca sikini öyle bir soktu kii resmen havalandım bi eliyle belimden tutup ahh uhh sesler cıkarıyorr bi eliylede omumzdan ve saçlarımdan tutuyordu ama kalcamı taşaklarına kadar yapıştırıyordu resmen acı cekiyordum ama hiç bitmesin istiyordum böle bi zewki kaçırdığımıda düşünüyordumm.. bi süre böle sikti beni ve hemen arkamdan tutarak kucakladı yatak odasına götürdü o şekilde dizleimin üstünde yatağa bıraktı kendine doğru cekti bu seferr coook hızlı bi şekilde sikini amıma soktu kii atttığım cığlığı apartmadan duymayan kalmamıstrr.. o sırada durdu ve özrdilerim anne dedi bendee dewamm ett oğlumm becerr benii sikk nolur sik dedim.hızlı hızlı gidip geliyordu ben cığlık atıordum kimse umrumda değildi ve arada bi daha boşaldımm.. bu yaşımdaydım ama amım oğlumun sikine dar geliyordu gercekten . beni itirerek yüz üstü yatağa gecti oda sikini içimden cıkarmadan üstümden gidip geliyordu hafif kalçamı kaldırmıştım o kadar sert vuruyorduki oğlum çıkan ses evde yankılanıyordu resmen .. uzun uzun gidip geldi bitsin istemiyordum arada bir hızlanıp duruyordu . o sırada bi anda çıktı bende boşaldınmı die sordum oğlumda ooo anne bu kadar çabuk bırakırmıyım dedi gülümsedii.. napcaksın demeye kalmadan ben yüzüstü yatarken amımı yalamaya başladı genee bastırıyordu ağzını ama aynı zmanda amımdaki suyu elini bi parmağıyla alıpp göt deliğimim etrafında gezdirmeye başladı parmağını o an hiç beklemiordum anal da mı yapmak istiyordu acaba die düşünürken parmağını ağzıyla ıslayıp tekrar göt deliğime bastırdı ve lop die soktu ucunuu amımı yalarken parmağıyla da deliğimde gidip geliyorduu o amımı yalamaya göt deliğimide ekledi ve parmağını cıkarıpp diliyle deliğimi zorluyordu resmen hayatım boyunca böle birsey yaşamamıştım oğlum cemin beni götümden sikmesi için sabırsızlanıoyordum baya bi yumuşattı götümü ve kalkıp benide dizlerimin üstüne domalttıı ufak bi tükürüğüylede deliği kontrol edipp yavaşca koca sikini bastırmaya başladı acı cekiyordum ama istiyordumm da dişlerimi sıkıyor çarşafı ellerimle sıkıyordum sonra bastırdı bastırrdı ve gidip gelmeye başladı yavaştan hızlıya doğru .. deliğim alıştı kaygandı ama yine de o kaca siki almıştım arkamdan hızlandı oğlumm ben de cıldırmaya başladımmm cığlık atıyordumm oda inliyorduu … sonra ayaklarıyla o da yatağa cıktı ve iki eliyle götümü iyice gerdirip sokmaya başladı kökle die inliyordumm oda ben dedikce taşşakları sıkışırakk bastırıyordu kocaman sikimin tamamamını alıyordumm içimee acıdan uyuşmuştu içimm artııkk hepsini istiyordumm sonra bi anda sikini cıkardı ve amıma soktuu ben acayip zewk alıyordum 1 dakka amıma sokuyordu 1 dakka götüme giriyordu arada sırda götüme şaplak atıyordu ve sayıklayarak heeee gördün dimii bakk hee o kiyafetleri giyersin dimi ewde altına bişey giymeeden dolaşırsın diyordu.. benim de cok hoşuma gidiyordu. oğlum götüme girereken yine beim üzerime bastırarak yüzüstü yatrdı yatağa bu sefer dahada cok acıyordu ama artık boşalcağı için heralde sonuna kadar bastırıyordu bende her seferinde carşafı ısırarark inleyip cığlık atıorumm… iyicee hızlandıı ve tamm boşalırken sikinin ucunu göt deliğimin ucuna cıkardı vee inleyerek boşaldı oğlumun spermlerini amıma süzülürken hissedebiliyordum. oda ohhh die rahatlamıştı ve sikinin ucundaki spermin sıkarak kalcama sürttü ve yanıma yatt öptü beni. konuşmadık birbirimize baktık durduk. sonra cem utanır gibi oldu biraz bende taoparlamak için hadi kalkalımm sonra yatalm oğlumm durulma böle dedim.. kalktım üstümü temizledimm . bende hiç bisey düşünemiyordum ama cok da mutluydumm oğlumm balkondan falan bakındı bende salona cıkmıyordum o da ewde dolasıyordu 10 15 dakka sonra salona cıktım ki ne göreyim oğlumun siki gene kocaman olmuş onunde bana doğru bakıyordu benimse ne yalan solıyım götüm amım rahimim acıyordu remen ama aldığım zewk yetmemişti bunu da biliyordum oğlum cemde bana yetmedi anne hep yapıcaz der gibi koca sikiyle beraber anlamlı bir şekilde bakıyordu………………… böylelikle oğlumu başka kadınlara özellikle emele değil kendime aldım kendi erkeğim yaptım

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

İstanbuldan Avladığım bir başka çift

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

İstanbuldan Avladığım bir başka çift

Merhabalar ben istanbuldan çift avsısı mert yaş 27 190 boyunda 80 kiloda fazla yakışıklı olmayan fakat güvenilir sırdaş ve aile kavramına saygı duyan birisiyim sizlere hiç unutmadığım bir evli çiftle girdiğim ilişkiyi anlatacağım 2010’dan beri çift avcılığı yapıyorum birkaç evli çift ve bayanlarla birlikte oldum ama bu çift bir başkaydı.
Her neyse olay anına gelelim siteden bir gün evli bir çift yazdığım ilan numarasına ulaşarak beni aradılar ilk kez olacakmış özel birini istediklerini söylediler.
Telde konuştuk beni çok beğendiklerini ve tatlı birisi olduğumu söylediler bir gün çıktım yola yolda çok arayıp konuştular dikkatli gel yavaş yavaş gel ben bluetooth kulaklık vardı çok rahat konuşuyordum neyse geldim eşi beni karşıladı eve gittik bir demet çiçek aldım karısına centilmeniz ya:)neyse eşi açtı kapıyı ben birden şoke oldum çok sexi bir kıyafetle duruyor hoşgeldin deyim boynuma sarıldı ve yanağımdan öptü içeriye girdim mezeler falan hazır neyse o arada porno film oynuyor dvd de izliyoruz laptop falan vardı güzel bir dans şarkısı olup olmadını sordum eşi hemen açtı bir müzik benimle dans edecek diye baktılar kocasına dedim eşinle dans edermisin biraz dedim bir iki döndüler ben ayağa kalkıp yavaşça arkasından sokuldum karısına yavaş yavaş okşamaya boynuna küçük küçük öpücükler kondurmaya başladım karısı bana bir döndü birden yapıştı dudaklarıma sonra ufaktan bir dans edercesine seviştik yavaş yavaş soydum minik minik öpücüklerle gösüslerine böbeğine biz yattık.
Koltuğa amcığını yalamaya başladım ufak iniltiler çıkarıyordu çok zevk aldığı her halinden belliydi hemen kocası ağzına verdi sonra hemen boşaldı erken boşalma sonrunu bunun çok takıntılı olduğunu söylediler ama artık benim olduğumu beni hiç bırakmayacaklarını söylediler
Kocası bacak bacak üstüne atmış bir yandan bizi seyrediyor bir yandanda pantolonun dışından kendi aletini okşuyordu.
Ben götünün deliğini yalarken o kadar zevk alıyordu ki sarı kıllarla kaplı amından sızan zevk sıvıları çenemden aşağı süzülüp boynumu ıslatıyordu.karısının altından biraz daha aşağı kayıp ağzımı onun muhteşem amıyla aynı hizaya getirip zevkten vıcık vecık olmuş bal kutusunu yalamaya başladım.Bu duruma fazla dayanamadı sarsıla sarsıla öyle bir boşaldı ve amını yüzüme bastırdıki bir an boğulacam sandım. Yüzüm gözüm am sıvılarıyla kaplı olarak yatakta doğruldum ve kusursuz götünü sikime doğru çektim ve dimdik yarağımı karısının amına öyle bir yerleştirdimki karısı derin bir ohhh çekerken,başka bir erkeğin sikinin karısının amına girdiğini gören koca kendinden geçmiş bir şekilde yatağa boşalırken bende sikimi karısının amından çıkardım ve yüzünü bana çevirip sikimi tekrar ağzına verdiğim anda öyle şiddetli orgazm oldum ki spermlerimin birkaç damlası ağzından taşarak yatağa damladı.Orgazm anında öyle kendimden geçmiştim. Yarağımı tekrar yalayıp kaldırdıktan sonra sırt üstü yatırdım göğüslerinin arasından içkiyi yavaş yavaş dökerken bende ağzımı amına dayadım. am sıvılarının tadı bir harikaydı. dilimi amının iyice derinliklerine sokup ne var ne yok yalayıp daha çok zevke gelmesini sağladım.Ben karısının amını yalamayı bırakınca kocası onun bacak arasına geçip gidip gelmeye başladı. Yarağımı yavaş yavaş götüne sokarken oda bir yandan karısını sikiyordu sikimi karısının götünün köküne kadar sokunca derin bir oh sesi yükseldi bunu hisseden karısı iyice tahrik olmuş kocasının sırtını tırnaklayıp kanatıyordu bu pozisyona fazla dayanamayan karı koca aynı anda sarsıla sarsıla boşaldı tam bende boşalacağım sırada sikimi götünden çıkarıp ikisinin arasına geçtim ve spermlerini yutmak için bekleyen karısının yüzüne boşaldım karı spermlerimi yalamak için adeta deliriyordu.Bana ulaşmak isteyen çiftler 0537 357 30 09 yada [email protected] adresinden her zaman ulaşabilirler

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 2. Bölüm!

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 2. Bölüm!
Sabahın erken bir saatinde uyandım. Birtakım sesler geliyordu. Tak tuk, tak tuk. Sesler biraz kesilir gibi oluyor, ama arkasından yeniden başlıyordu. Ortalık yeni yeni aydınlanıyordu. Yengem, yani karım göğsüme başını koymuş horul horul uyuyordu. Yavaşça kolumu başının altından çektim. Kolum uyuşmuştu. Onu uyandırmamak için sessizce hareket ediyordum. Yavaşça ayağa kalktım. Sesler devam ediyordu. Ne olduğunu anlamaya çalışmam fazla zamanımı almadı. Sesler üst kattan, annemle babamın yatak odasından geliyordu. Onların yatağından geliyordu sesler. Annemle babam sikişiyorlardı ve bu esnada yataktan sesler geliyordu. Yatağın ayakları zemine vuruyordu ve bu sesler o vurma sesleriydi. Bir süre sabit bir hızla gelen sesler gittikçe hızlandı. Üst katımda şiddetli bir sikişme yaşanıyordu ve sikişenler annemle babamdı. Böyle bir olaya ilk defa şahit oluyordum. Babam 55 yaşında emekliydi. Yaşına göre dinç bir adamdır. Annemse 51 yaşında bir kadındır. Ve benim gerdek gecemin sabahında sikişiyorlardı.

O anda külotumun içindeki yarağım sertleşmeye ve kalkmaya başladı. Babam annemi sikiyordu ve benim yarağımı kaldırıyordu bu olay. Yengeme baktım, her şeyden habersiz yatıyordu. Derken sesler kesildi. Sikim kazık gibi olmuştu. Yatağa girip uykuya daldım. Uyandığım zaman Yengem yanımda yoktu. Perdeler çekili olduğundan içerisi loştu. Salona geçince yengemi gördüm. Giyinmişti ve salonu, mutfağı topluyordu. Dünkü halinden çok uzaktı, üzerinde çiçekli basma bir etek, uzun kollu bir gömlekle yelek vardı. Başını ve omuzlarını büyük bir türbanla örtmüştü. Beni görünce, “Günaydın!” dedi. “Günaydın!” dedim ben de. “Çay demledim, istersen kahvaltı yap!” dedi. Banyoya geçip elimi yüzümü yıkadım. Çıkınca mutfağa geçtim. Güzel bir kahvaltı sofrası hazırlamıştı.

Beraber kahvaltımızı yaptık. Saat 10’a geliyordu. Karım, “Birazdan çocuklar gelir. Yatak odasını toplayayım mı, yoksa sen yatar mısın yine?” dedi. “Belki yatarım biraz daha.” dedim. Kahvaltıdan sonra tekrar yatak odasına döndüm. Yatağa girdim. Annemle babamın sikişmeleri geldi aklıma. Çocuklar gelmeden karımı yine sikmek istiyordum. Kendisine seslenince, “Efendim?” diyerek içeri geldi. “Yanıma gel hadi, gel buraya!” deyince, “Olmaz, çocuklar gelir birazdan!” dedi. Ama ben sinirlenmiştim. “Gelirlerse yukarı göndeririz!” dedim. Yataktan kalkıp onu kollarından tuttum. “Yapma, çocuklar gelir!” demesine aldırış etmeden başını eğerek karyola demirleri arasındaki geniş boşluğa soktum ve domalttım. “Başını çıkarmaya çalışma, yoksa fena olur” dedim sinirle. Korkmuş gibiydi, ses çıkarmıyordu. Elleriyle karyola demirlerinden sıkıca tutmuştu. Bu haliyle parmaklıklardan kafasını uzatan bir mahkûm gibiydi. Arkasındaki yerimi alıp uzun basma eteğini beline sıyırdım. Dizlerine gelen siyah bir çorap giymişti. Altında beyaz pamuklu bir külot vardı. Onu da aşağı sıyırıp ayağından çıkarttım. Karşımda kıllı göt deliği ve etli ve sulu amcığı ile kaldı. Külotumu çıkardım ve yarağımı sıvazlamaya başladım.

Dizlerimin üzerine çöktüm. Ağzımı amına atarak amını emmeye, yalamaya başladım. Bir anda irkildi. Amından ter ve sabun kokuları geliyordu. Amını yaladıkça tedirginliği azalmaya başlamış, “Aay, ımm, ahh!” demeye başlamıştı. Başı demirlerin arasında, elleriyle demirleri sıkıca tutuyordu. Amı yalandıkça sulanmaya başlamıştı. Ağzım karımın amının zevk suları ile ıslanmışken, ellerimle göt yanaklarını sıkıyor, yoğuruyordum. Hayatımda ilk defa bir kadının amını yalıyordum. Karım için de bu ilkti, sürekli inliyor, “Aay, ahh, yapma, aay, ımm!” diyordu. Başımı amına iyice gömmüştüm. O sırada saçlarımda elini hissettim. Aldığı zevkten olacak başımı okşamaya başlamıştı.

Başparmağımı kıllı göt deliğine bastırdım. Yavaşça ucunu sokmaya çalışırken “Yapma, ahh, olmaz, yapma, ahh!” demeye başlayınca ben de daha fazla ileri gitmedim. Yumuşacık ve bembeyaz göt yanaklarını, kalçalarını deli gibi öpüyor, yalıyor ve yoğuruyordum. Yarağım kazık gibiydi, ama hemen amına girmek istemiyor, gidebildiğim kadar gitmek istiyordum. O ise inlemeye devam edip saçlarımı okşuyordu. Parmağımı bu kez amına sokmaya başladım. Orta parmağım kolayca içine girmişti, amının içi fırın gibiydi. İşaret ve yüzük parmaklarımı da beraber sokunca daha yüksek sesle inlemeye başlamıştı. Odanın içini, “Ahh, ımm!” diye diye inletiyordu. Parmaklarımı yarak gibi kullanıyor, hızlı hızlı sokup çıkarıyordum. “Ahh, aay, ımm!” diye çıldıracakmış gibi inlerken, beni de daha çok azdırıyordu.

O anda kapı çalındı. Küçük kızı gelmiş, “Anne, anne?” diye kapıyı yumrukluyordu. Ben parmaklamaya devam ediyordum. “Yapma, kızım geldi, sonra yaparsın, kapıyı açayım!” dedi. Ben ise, “Bırak şimdi kızını, kapıyı açmayız, o da yukarı çıkar birazdan!” dedim. Kızının kapıyı çalmasından tedirgin olmuştu ve bu nedenle kendini kasıyordu. Amcığı, amında çalışan parmaklarımı bir mengene gibi sıkıyor, göt deliği bir açılıp bir kapanıyordu. Gerginlikten yumuşacık kalçaları ve göt yanakları sertleşmişti. “Aşkım rahat ol, utanma. Biz ayıp bir şey yapmıyoruz. Hem zaten birazdan gider kapı açılmadığı için!” dedim.

Gerçekten de biraz sonra büyük kızı Özge’nin sesini duyduk. Küçük kardeşini zorla yukarı çıkarmaya çalışıyor, ona, “Hadi gel, sonra gelirsin. Annem meşgul şu an. Gel hadi!” diyordu. Evet, annesi gerçekten çok meşguldü. Özge’nin kardeşine neden böyle söylediğini anlıyordum ve dün gece dudaklarını ısırırken, aslında annesinin yerinde olmak istediğini biliyordum.

Kızlar kapının önünde konuşurlarken, ben annelerinin amında dilimle çalışmaya ve amına parmaklarımı sokmaya devam ediyordum. Ve sonunda kızlar yukarı çıkınca, anneleri rahatlamış, eskisi gibi inlemeye devam ediyordu. Dizlerim ağrımıştı ve artık amına girmek için yanıp tutuşuyordum. Doğruldum, yarağımı sıvazladım ve amına yavaşça soktum. Amının içi kaygandı, kalçalarından sıkıca tutarak pompalamaya başladım. Srekli inliyor, “Ahh, ımm, ohh!” diye diye beni azdırıyordu. Ben hızlandıkça kasıklarım kalçalarına daha şiddetle çarpıyor ve daha çok ses çıkarıyordu.

Omuzları karyolanın demirlerine çarpıyor, başını ise ancak sağa sola çevirebiliyordu. Elleriyle karyola demirlerine sıkıca tutunmuş destek almaya çalışıyordu. Ben gittikçe hızlandım. İnanılmaz zevk alıyordum. Karyola şiddetle sallanıyor, gacır gucur sesler çıkarıyordu. Göt yanakları kasıklarım çarptıkça titriyordu. Boşalmaya yaklaştıkça hızlandım ve daha çok abandım. Ve en sonunda tıpkı dün geceki gibi beynimden ayak uçlarıma kadar zevk dalgası vücudumu sardı. Döllerimi amına akıttım. Ama amında gidip gelmeye devam ettim. Karımı sikmek bana çok büyük zevk veriyordu. Amından çıktım. Döllerim kasıklarından bacaklarına akıyordu. “Başına dikkat et!” diyerek yavaşça onu geriye çektim. Omuzlarını tutuyordu, “Kemiklerim ağrıdı!” dedi. Üzerini toparlayıp, külotunu giyindi. Bir şey demeden içeriye geçti.

Bense aldığım zevkten dolayı çok mutluydum. Yatağın üzerine uzandım. Kalkık olan yarağım tavana doğru bakıyordu halen. Biraz sonra geldi ve “Yıkanmayacak mısın?” diye sordu. Kalkıp banyoya girdim. O daha soyunmamıştı, “Hadi sen de gel!” dedim. Biraz sonra o da çıplak halde duşa kabinin içine girdi. Beraber yıkanmaya başladık. Birbirimizi sabunlarken benim sikim yeniden kalkmaya başlamıştı. Büyük ve sarkık memeleri beni inanılmaz tahrik ediyordu. Suyun altında hafifçe eğilip memelerini emmeye ve ısırmaya başladım. Ellerimle yoğurdukça, “Ne yapıyorsun, çocuklar yine gelirler şimdi. Akşam yaparsın!” diyordu. Sürekli çocuklarına yakalanma korkusu yaşıyordu. Ona, “Rahat ol, bırak kendini!” dedim, ama o konuşmaya devam ediyordu.

O konuşurken yüzünü duvara çevirdim ve “Duvara tutun! Sıkıca tutun!” dedim. Dediğimi yapıp duvara tutunmuştu, ki ne olduğunu anlayamadan götünü iki yana açtım ve arkadan amına yarağımı soktum. Bu şekilde sikmeye başladım. Pompaladıkça koca memeleri ve göt yanakları sallanıp duruyordu. Suyun sesi inlemelerini bastırıyordu. Ama suyun altında kalçalarına çarpan kasıklarımdan daha şiddetli sesler geliyordu. Uçları beyazlamaya başlamış saçlarını bir elimle sıkıca tuttum, diğer elimle de alttan memesini tutmuştum. Dizlerimi bükerek amına giriyor, sonra doğrularak amından çıkıyordum. Bu şekilde fazla dayanamadım ve amına boşaldım. Vücudumda ne kadar döl varsa hepsini karımın amına boşaltmıştım.

Amından çıkınca yıkanmaya devam ettik. Ona, “Mutlu musun? Zevk alıyor musun?” diye sorunca, “Evet, ama çocuklara yakalanmayalım ne olur!” dedi. “Sen merak etme, daha ne sikişler yaşayacağız!” dedim ve onu dudaklarından öptüm. Banyodan çıkmış, üzerimizi giyinmiştik ki, bir süre sonra kapı tekrar çalındı. Açınca küçük kızını gördüm. “Anne, anne?” diye içeri koştu ve annesini görünce hemen sarıldı…

Akşam üzeri annemlere çıktık ve onun elini öptük. Babam dışardaydı. Kızlarsa aşağıda kalmışlardı. Karım mutfağa gidip çay hazırlarken, annem kulağıma eğildi, “Aferin oğlum, gece karını nasıl bağırttığını duydum. Artık bir erkek torun verir bize!” diyerek güldü. Annemin bu sözlerine hem kızmış hem de sevinmiştim. Acaba sesleri babam da duymuş muydu? Yine de bilmezlikten gelerek, “Ne sesleri?” dedim. “Oğlum, bırak şimdi. Karını nasıl bağırttığını duydum. Bütün gece inlettin kadını!” dedi gülerek. “Babamla bizi mi dinlediniz?” diye sorunca, “Yok oğlum, baban horlaya horlaya yattı bütün gece. Ben dinledim. Oğlumun gerdek gecesi öylece yatamazdım ya!” dedi. Anlaşılan annem bütün gece bizi dinlemiş, tahrik olmuştu ve sabaha karşı da babamla sikişmişti. Babamın gece yaşananlardan habersiz olması hoşuma gitti. Öbür türlü ben karımı sikerken onun beni dinlemesi çok tuhaf olurdu. Annem bu konuyu kapatacakmış gibi değildi, “Nasıl yavrum, karın seni memnun ediyor mu? İyi kadındır, sana iyi karılık yapar!” dedi. Bu konuşmaları beni kızdırmaya başlamıştı. Ben de sonunda dayanamadım ve “Sizin odadan sabahın altısında tak tuk sesler geliyordu. Onlar neydi öyle? Uykumu kaçırdı!” deyince, annem yüzünü öbür tarafa çevirdi. Kıpkırmızı olmuştu. Bir daha da bu konudan bahsetmedi.

Akşam kızlar evdeydi. Karım güzel bir yemek yapmıştı. Gece olunca odamıza çekildik. Kızlar arka odada yatıyorlardı. Karım odaya girince hemen soyunmasını istedim. Yatağa sırt üstü uzandırdım ve üzerine çıktım. Daha amına girmeden, “Ne olur yavaş ol, çocuklar uyanmasın!” dedi. “Sen merak etme!” dedim. Amının içinde yavaş yavaş gidip gelmeye başlamış, memelerini öpüyor ve emiyordum. O da başımı okşuyor, kollarını sırtımda dolaştırıyordu. Dün geceki tutukluğu gidiyordu yani. Ben de böyle olmasını istiyordum zaten. Kesik kesik inliyordu, etli dudaklarını öpüyor, dondurma gibi emiyordum.

Amının içinde yavaşça gidip geldiğim için boşalmam uzun sürdü. Sonunda karımın vücudunun üzerine kendimi bıraktım. Karım sürekli boynumu, yüzümü öpüyordu. Döllerimi akıtmıştım yine amına. Amından çıkıp yanına uzandım, saçlarını okşuyor, kokluyordum. Ona, “Annem bir erkek torun bekliyor senden!” dedim. “Ben de çok istiyorum. Dua ediyorum sürekli!” dedi. Sonra da başını göğsüme dayayarak uyudu. Ben de uyumak üzereydim ki, yatak odasının kapısının önünden hafif birtakım sesler geldi. O yöne bakınca buzlu camın arkasında bir gölge gördüm. Banyonun ışığı cama vuruyordu. Özge bizi dinliyordu anlaşılan. Karım ise uyumaya devam ediyordu. Uyanmadığına göre uykusu ağırdı demek ki.

Uykum kaçmıştı. Karımı uyandırmadan kalktım. Kapıyı açıp salona geçtim. Salonun pencereyi açtım ve bir sigara yaktım. Serin hava beni kendime getirmişti. Sigaramı bitirip pencereden dışarı attım. Banyoya gidecekken kızların odasına bakmak geldi içimden. Odaları koridorun sonundaydı. Yavaşça ilerledim. Kapı hafif aralıktı. İki kız içerde uyuyordu. Ranzada altlı üstlü yatıyorlardı. Özge altta, yüzü duvara dönük olarak yatıyordu. O sırada yatakta sırt üstü döndü ve sağ bacağını kendine doğru çekince geceliği kalçalarına kadar açıldı. Bembeyaz ve dolgun kalçası sokak lambasının içeri vuran ışığında göz alıcıydı. Geceliğinin altında iki tane tümsek gibi duran memeleri nefes alıp verdikçe bir inip bir çıkıyordu. İnce geceliğinin altında meme uçları belli oluyordu.

Özge liseyi bitirmiş, ev kızıydı. Orta boylu, yeşil gözlü, dolgun vücutlu bir kızdı. Annesi gibi türbanlıydı. Giydiği uzun ve bol eteklerinin altında meğer bir hazine taşıdığını görüyordum şimdi. Sikim kazık gibi oldu bir anda. Üzerimde sadece külot vardı. Orada ne kadar kaldığımı bilmiyorum. Özge’nin başını bana doğru çevirip baktığını görünce çok tedirgin oldum. Yatakta durmuş bana bakıyor, ben de bir elimle kapının kanadına yaslanmış ona bakıyordum. Ne tepki vereceğini merak ediyordum. Ama o hiç sesini çıkarmadan öylece bana bakmaya devam etmişti. Kalçasının meydanda olduğunu o da biliyor, ama kapatmak için bir şey yapmıyordu. Benden hoşlanıyordu ve ben de onu sikmek için yanıyordum.

Sessizce çekildim ve salona geçtim. Banyoya girdim. Çişimi yapıp çıktığım zaman Özge’yi banyo kapısının önünde gördüm. Üzerindeki ince, beyaz geceliği içini gösteriyordu. Sarı saçları omuzlarına dökülüyordu. Meme uçları belliydi, altındaki beyaz külotu görünüyordu. Güneş görmemiş vücudu pamuk gibi beyazdı. Külotumun içinde kendini belli eden yarağıma bakıyordu o anda. Dayanamadım ve elinden tutup onu mutfağa götürdüm. Hiç tepki vermiyordu.

Mutfağa girince kapıyı aralık bırakacak kadar kapadım. Ardından geceliğinin yakasını açarak memelerine yumuldum. Onları emiyor, öpüyordum. Özge başımı tutmuş okşuyordu. Memeleri büyük ve dolgundu, annesininki gibi sarkık değildi. Onları emdikçe Özge’den kısık kısık inlemeler gelmeye başlamış, yüzümü, yanaklarımı sıkıyordu. Onu hemen domaltıp sikmek için neler vermezdim! Dizlerimin üzerine çöküp geceliğini yukarı sıyırdım. Külotunu da aşağı sıyırınca karşımda diri ve etli amcığını buldum. Amı biraz kıllıydı. Am dudaklarını emmeye başlamamla birlikte Özge’nin nefes alışverişleri hızlandı. Elleriyle başımı mengene gibi sıkıyordu. Ellerimle her iki memesini hamur gibi yoğuruyor, sıkıyordum. Dilim amının içindeydi, amı sulanmıştı. Ses çıkmasın diye çok uğraşıyorduk ikimiz de. Özge nefesi kesilecekmiş gibiydi, derin derin hırıltılar geliyordu ağzından. Vücudunun zangır zangır titrediğini hissediyordum. Dilim amının içinde, ellerim kalçalarını, bacaklarını okşarken inanılmaz zevk alıyordum. Kalçalarında ve bacaklarında alınmamış tüyler vardı. Okşarken pütür pütür elime geliyordu.

Duvara dayamış, ayakta dururken onu boşaltmıştım. Bakire olduğu için onu sikemiyor, amına parmaklarımı dahi sokamıyordum. Oysa içine girmeyi çok istiyordum. Ayağa kalktım. Özge ter içinde kalmıştı. Yanaklarında, göğsünde boncuk boncuk terler vardı. Dudaklarından öpmeye başladım. Bir elimle de götünü avuçlamış, sıkıyor, yoğuruyordum. Dudaktan öpüşme konusunda bilgisi ve tecrübesi yoktu. Nasıl olsun ki? Kimle ve nezaman edinebilirdi bu tecrübeyi? Dudaklarının üzerinde ve yanaklarında hafif tüyler vardı. Öptüğüm, emdiğim zaman dudaklarıma batıyorlardı.

Külotumun içinde kazık gibi olan sikim vücuduna değiyordu. Derken külotumu indirdim. Elini tutup sikime dokundurdum. Korkmuş gibiydi, elini geri çekmek istedi, ama ben elini sıkıca tutup yarağımı ellemesini istiyordum. Yavaş yavaş dokunmaya başladı, bir bebek gibi okşuyordu. İnce ve narin parmaklarını yarağımda hissetmek beni azgınlığın doruğuna taşımıştı. Kendime hakim olmakta zorlanıyordum. Göt yanaklarında dolaşan sağ elimin orta parmağını yavaş yavaş göt deliğine yaklaştırdım. Parmağım deliğin ağzına gelmişti. Deliğin ağzındaki sert ve sık kılları hissettim.

Ayakta memelerine yumulmuştum o da benim yarağımı iki eliyle okşuyordu. Sağ elim götünde dolaşırken, sol elimle de kalçalarını avuçluyordum. Orta parmağımı yavaş yavaş göt deliğine sokmaya başladım. Parmağım ilk boğumuna kadar göt deliğine girince, Özge, “Hıhh!” diye bir ses çıkardı ve nefesi kesilir gibi oldu. Ama bana yapmamam, durmam için bir şey söylemiyordu. Ben de bundan cesaret aldığımdan, parmağımı götüne yavaşça sokmaya devam ettim. Göt deliğinin içindeki parmağım zonkluyordu. Dar delik parmağımı vakum gibi sıkıyordu, ama yavaş yavaş parmağımı daha derinlere sokmayı başarmıştım. Derken parmağım köküne kadar içine girmişti. Özge, “Hığh, hığh!” diye diye nefes alıp veriyor, kendini kasıyordu. Memelerinin uçları sertleşmişti, göt yanaklarını sıkıyor, gözleri kaymış bir şekilde tavana bakıyordu.

Bu arada yarağımı tutmayı bırakmış, kollarıyla sırtıma sıkıca tutunmuştu. Parmağımı götüne sokup çıkardıkça, o da sırtıma daha fazla bastırıyor, tırnakları sanki etimi delecekmiş gibi oluyordu. O anda diğer elimi de amına attım ve am dudaklarını parmak uçlarımla sıkmaya başladım. Parmaklarımı içine sokamasam da, dışından amını ovalıyordum. Ayakta parmaklarımla sikiyordum onu. Özge ise parmak uçlarında doğruluyor, hırıltılar çıkartarak, nefesi kesilecekmiş gibi soluk alıp veriyordu.

Sırtımda gezinen ellerinde gücün tükendiğini hissettim. Kollarını iki yana sarkıttı bir anda. Göt deliğindeki parmağımı yavaşça çıkarttım. Parmağım ağrıyordu. Delik mengene gibi sıkmıştı parmağımı. Onu yavaşça kendimden uzaklaştırdım, ama ellerimle tutmaya devam ediyordum. Bir dakika kadar sonra kendine gelir gibi oldu. Nefes alış verişleri düzeldi. Gözlerimin içine baygın baygın bakıyordu. Hiçbir şey demeden yerdeki külotunu alıp giyindi. Saçını başını toparlayıp gitti.

Ben de külotumu giyindim ve banyoya girdim, ellerimi iyice yıkadım. Yarağımdan sıvılar geliyordu, neredeyse boşalacaktım. Sabaha kadar bekleyemezdim, banyoda 31 çekmeye başladım. Elime bir miktar tuvalet kâğıdı aldım. Kısa bir sürede boşaldım ve döllerimi tuvalet kâğıdına akıttım. Banyonun zeminine, duvarına attırmak istemiyordum. Karım, yada kızlardan biri anlamasın diye, döl dolu tuvalet kâğıdını klozete atıp sifonu çektim.

Yatak odasına girdiğimde, karım bıraktığım gibi uyumaya devam ediyordu…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Aşıkımı arkadan düdükledim

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Aşıkımı arkadan düdükledim
Merhaba o zamanlar istanbulda yasiyorum
daha sonrada komsu kizini acimasizca nasıl siktiğimi
yazacam. geçen yaz başımdan geçen bir anımı anlatıcam.O zamanlar
aşkımla cıkmaya başlayalı birkaç ay olmuştu aramızda herşeyi çok rahat
konuşuyorduk yai sex ile ilgili herşeyi ama birlikte cinsel ilişkiye
girememiştik ve birbirimizi çok arzuluyorduk hemen hemen her yerde sevişiyorduk
kimseyi önemsemeden.O benim kızlarına hayran olduğum bir liseden
mezundu. neyse artık onunla ilişkiye girmek istiyordum onun o güzel götünde
olmak istiyordum zaten daha önce başkasıyla anal ilişkiye girmiş
olduğunu bildiğim için bunu rahatlıkla teklif ettim ve o da bu anı bekliyormuş
zaten :).Aslında İlk başlarda sadece sevişelim ben kızım anal da yapmak
istemiyorum dedi bende tabi filan dedim ama o tabiki yatağıma girene
kadar geçerli olacaktı.Neyse Eve gitik birgün beraber o bu gün
sikileceğini biliyordu,eve girer girmez dudaklarına yapıştım ve deli gibi öpmeyel
başladım o kadar azmıştık ki sadece kapıdan girmeyi bekliyorduk sanki.
Yatağımıza zar zor geldik ve orda öpüşmeye başladık daha yavaş hareket
etmeye başladık çünkü akşama kadar bol bol zamanımız vardı.İlk önce onu
soydum sonra ben sadece boxerla kaldım onu yavaş yavaş yalamaya
başladım ama o boxerıma takmıştı bi kere,Onuda çıkardım sonunda aletim
gözlerinin önündeydi,Bn onu yalamaya devam ettim bşr süre yalıyor sonra
aletimi elimle onun amına bastırıp,üstüne baskı yapıyordum çıldırıyordu
dayanamıyordu gözleri kapalı bana bırakmıştı kendini
Bir yalıyor bir eziyordum altımda yatağın kenarlarından tutup altımda
daha çok ezilmesini sağlıyordum,Onu yalıyarak 2-3 kez boşalttım artık
boşalmaktan yorulmuştu ama daha yeni başlıyordum,arkasını çevirdim
kalçalarına birkaç tokat attım,Bu arada bu yalaşmalar bir o bir ben
biririmizi yalıyorduk ama özellikle göbeğimi yalaması çeldırtıyordu beni,arkası
dönükken götüne dil atmaya başladım artık dayanamıyordu
o yapmak istemediği anal sexi şimdi deli gibi istiyordu eliyle aletimi
tuttu ve götüne bastırdı ama bu şekilde girmesi imkansızdı krem buldum
hemen aletimi ve göt deliğini kremledim,ilk önce bir iki parmağımı
soktum şimdiden acısı başladı başını yavaş yavaş sokuyordum bir anda
kökledim dibine kadar tamamen içindeydim ve o çıldırıyordu inliyordu
devamlı,onu köpek poziyonunda bir süre siktim ve içine
boşaldım,sonra götünden akan döllerimi temizlemek için tuvalete gitti
geldi bende yüzümü yıkamak için tuvalete gittim o çıktıktan sonra ama o
da peşimden geldi yarrağıma doymamıştı bir kere tadını alınca tabi
tuvalette beni klozete oturttu ve ağzına aldı aletimi çk güzel yalıyordu
içi çekiliyordu sanki uzun bir süre yaladı ama ağzına boşalmadım,
İçeri geçtik ve ben tekrar içine giriceğimi söyledim o da hazır
bekliyordu bu sefer altıma alıp götünü kremledim tekrar,Bu sefer daha sert
hareketlerle girdim içine girdiğim anda ahhh sesi çıktı ağzından sonra
omuzlarından tuturak altımda inletiyordum o ise zevkten kendini kaybetmiş
omzumu ısırıyor seni seviyorum diye inliyordu o şeklide uzun süre
siktim onu hem geç boşalabiliyordum ve onu altımda daha çok inletmek için de
geç boşalmak daha fazla zevk veriyordu bana,içine boşaldıktan sonra
baya bi süre içinde kaldım çıkardığım anda döllerim dışarı taştı hemen,
O gün akşama kadar defalarca daha becerdim onu yalaması çok güzeldi
özellikle,Birkaç gün sonra doyamadığını söyledi beni içinde istediğini
söyledi ve onu arkadaşının evindede becerdim ama simdi ayrıldık onunla
kalçaları gerçekten güzeldi ben şimdi başkalarını beceriyorum tabi o da
başkasına veriyordur benimle basindan gecen gercek hikayesi olan bayan
arkadaslari bekliyorum

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Suriyeli Kiracılarım! (4 Bölümlü Hikaye)

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Suriyeli Kiracılarım! (4 Bölümlü Hikaye)

Merhaba, adım Mehmet. 53 yaşındayım, karım Hatice ise 50 yaşında. 30 yıllık evliyiz. İki oğlum bir de kızım var ve üçü de evli. Beş de torunum var. Karımla bazen haftada bir, bazen de iki haftada bir sikişiyorum. 30 yıllık evliliğin ardından haftada bir sikişmek nispeten iyi sayılabilirse de, benim için yeterli olmuyor. 53 yaşında olsam da kendimi ruhen ve bedenen daha genç hissediyorum.

Karımı da halen çok seviyor ve arzuluyorum, mümkün olsa onu her gün sikmek isterim. Ancak hayat bana bunu yapma imkânı vermiyor. Bazen torunlar, çocuklar ve gelinler gelip bizde kalıyorlar, yada karım onların yanına gidiyor, torunlara bakmak için kalıyor. Tabii bu durumda benim istediğim gibi her gün sikişmek de mümkün olmuyor. Ancak karım kapalı, dini bütün bir kadın ve kocası olarak onun üzerinde sahip olduğum hakları bildiğinden ben ne zaman istersem ilişkiye giriyor.

Alt katımdaki boş daireyi geçen ay Suriyeli bir aileye kiraya verdim. Aslında bunu yapmayı hiç istemiyordum. Çünkü daha önce de Suriyeli bir aile oturmuş ve evin içine etmiş, üstelik birkaç aylık kirayı da ödemeden kaçıp gitmişlerdi. Daire Türk bir ailenin oturacağı halde değildi. Epey zaman boş kaldıktan sonra mecburen yine bir Suriyeli aileye vermek zorunda kaldım. Az da olsa oradan gelecek kiraya ihtiyacım vardı.

Kiracım Selman adında kırklı yaşlarında biri, bir konfeksiyonda çalışıyor. Beş kızı ve bir de oğlu var. İki oda bir salondan ibaret dairede, karısı, annesi ve 6 çocuğuyla beraber, toplam 9 kişi oturuyorlar. Karısı ondan daha genç gösteren bir kadın. Siyah bir pardesü giymiş, başını da siyah bir türbanla sıkıca bağlamış halde görüyorum onu her zaman. Beni gördüğünde yüzünü başka tarafa çeviriyor. Kızları da aynı anneleri gibi giyiniyor, ancak kızlarının yüzü de kapalı oluyor ve sadece gözleri görünüyor.

Bir gece saat ikiye doğru işemek için kalktım. Çişimi yaparken gelen seslere bakılırsa alt katta da birilerinin ayakta olduğunu fark ettim. Banyonun penceresi küçük bir aydınlatma boşluğuna açılıyordu ve sesler oradan geliyordu. Nedendir bilmem ama durup dinlemek istedim. Maşrapaya akan suyun sesine Arapça konuşma sesleri karışıyordu. Tabii ne konuştuklarını anlayamıyordum. Ancak konuşanlardan birinin Selman olduğunu anladım, diğeri de karısıydı.

Bir dakika kadar sonra sesler azaldı, ancak daha sonra başka türlü sesler gelmeye başladı. Pencerenin mandalını çekip açtım ve kulağımı yaklaştırdım. Dikkat kesildim iyice. Yine arada sırada Arapça sesler geliyor olsa da, bunun haricinde inleme sesleri geliyordu. “Ohhh, ohhh, uhhh, ayyy…” seslerine tok bir ses eşlik ediyordu.

Kalbim heyecanla atmaya başladı. Gecenin bu saatinde Selman karısını banyoda sikiyordu. Kadının Arapça bir şeyler dediğini duyabiliyordum, yazık ki ne olduğunu anlayamıyordum. Ancak çıkardığı iniltileri anlamak için dil bilmeye gerek yoktu. Muhtemelen Selman ayakta domaltmıştı karısını ve kasıklarının karısının kasıklarında ve kalçalarında, götünde çıkardığı sesleri hemen fark ediyordum. Bu sırada sikimin sertleşip kalktığını gördüm. Bir elimle sikimi sıvazlarken kulağım aşağıdan gelecek seslere odaklanmıştı.

Kadından ve Selman’dan gelen iniltiler ve sikişmenin doğal sesleri hızlanmaya, artmaya başlamıştı. Onlar sikişirken ayakta boşalacak hale gelmiştim. Derken bir süre sonra kesildi sesler. Sikişmeleri 2-3 dakika kadar sürmüştü. Sonrasında yine maşrapaya akan suyun sesi, Arapça konuşmalar derken sesler tamamen kesildi.

Sikim kazık gibi olmuştu. Gecenin o vakti 31 çekmemek için kendimi zor tuttum. Yatağa girip hiçbir şeyden haberi olmayan karımın dolgun vücuduna sarıldım.

En son sikişmemizin üzerinden on gün kadar geçmişti. Elimi geceliğinin altından soktum ve kalçalarını okşadım. Gecenin serinliğine karşın karımın vücudu sıcacıktı. Aşağıdaki sikişmenin üzerine bir de karımın dolgun kalçası eklenince sikimin sertliği ve azgınlığım daha da arttı.

Karım az sonra uyandı. Kalçalarında gezinen elimi tuttu yorganın altından ve “Ne oldu, azdın mı gece gece?” dedi. “Çok azdım, çok azdırdın beni, on gün geçti, çok özledim seni!” dedim. Hemen geceliğinin ön kısmındaki düğmeleri açtım ve beyaz koynunu öpmeye başladım. Karım, “Çok uykum var, sabah yap!” dediyse de, “Olmaz, şimdi yapalım, çok azdım, sabahı bekleyemem!” dedim.

Geceliğinin altında beyaz atleti vardı. Atleti sıyırdım ve ortaya çıkan memelerini öpmeye, emmeye başladım. Memeleri yaşından dolayı sarkmış olsa da onları öpmeyi, emmeyi, yalamayı çok seviyordum. Sokak lambalarının ışığının aydınlattığı yatak odasında karımın etli meme uçlarını emerken, o da tava gelmiş, saçlarımı, omuzlarımı okşuyordu.

Bir elim altta kalçalarını okşarken diğeriyle memelerini avuçluyordum. Aklım Selman’ın karısındaydı. 6 çocuk doğurmasına karşın halen daha taş gibi sayılırdı. Giydiği uzun siyah pardesünün altında dolgun vücudu belli oluyordu. Arap olmasına karşın esmer tenli değildi, bembeyaz bir yüzü vardı. Selman fakirdi, ama kadın yönünden şanslı bir erkekti.

Sikimin sertliği son raddeye gelmişti, artık karımın amına girmek için sabırsızlanıyordum. “Çıkar külotunu, aç bacaklarını!” dedim emreden bir sesle. Karım hiç sesini çıkartmadan iki eliyle külotunu sıyırıp çıkardı ve yatağın yanına, yere bıraktı. Bacaklarını iki yana açarken ben de üzerimizdeki yorganı iyice açtım, eşofmanımın altını ve külotumu çıkardım. Karımın bacaklarının arasında yerimi aldım.

Sikimi sıvazladım bir süre daha ve sonrasında yavaşça üzerine eğildim. Sikimi amının üzerine sürttüm, karım bundan çok hoşlanıyordu. Ben sikimi amına sürterken o da bir eliyle sikimi tuttu. Amının üzerinde alınmamış bir miktar kıl vardı ve sikime batıyordu kıllar. O nedenle daha fazla bu şekilde devam etmek istemedim.

Sikimi çekerken karım eli sikimde olduğu halde, “Az daha yap!” dedi. “Kılların batıyor, niye tıraş olmadın?” dedim bunun üzerine. Karım, “Olurum sonra, sen yapsana!” dedi, bu sırada sikimi sıkıca kavramıştı. Gece vakti onu üzmek istemediğimden bir süre daha devam ettim. Sikimi kıllı kasıklarına, etli ve sarkık am dudaklarına sürttüm. “Tamam mı, yeter mi?” dediğimde, “Tamam tamam!” dedi çabuk olmamı isteyen bir sesle.

Az sonra sikim karımın amının dudaklarıyla buluştu önce, ardından da içinin tatlı sıcaklığıyla. İyice uzandım üzerine, sikim amının en derinlerine kadar giriverdi hemen. Hızlı hızlı sikmeye başladım. Aklım Selman’ın karısındayken altımda karımı sikiyordum. Karımın elleri sırtımda, belimde, götümün yanaklarında gezinirken dudaklarından hafif iniltiler çıkıyordu. Alt kattaki kiracıların duymaması için olabildiğince sessiz olmaya çalışıyor, aldığı zevki fısıltılı seslerle belli ediyordu.

Ama ben onun gibi değildim. Zaten alt kattaki sikişmenin sesleri beni azdırmıştı. Şimdi de karımı var gücümle sikerken zevkten inliyordum. Karımın koca memeleri sikişmenin etkisiyle göğsümün altında sallanıp duruyordu. İki elimle kavradım onları ve avuçlayıp sıkmaya başladım.

Karım bacaklarını iki yana daha da açarken amına rahatça sokup çıkarıyordum sikimi. Altımızda karımın doldurduğu yün yatak vardı, yataktan ses çıkmasa da altındaki bazadan ağır ağır gıcırdama sesleri geliyordu.

Karım bacaklarını kaldırdı havaya ve belime doladı. Belimi ve götümü oynattıkça, kaldırıp indirdikçe sikim amının en derinlerine kadar girip çıkıyordu. 30 yıldır siktiğim amından halen daha keyif alıyordum. 30 yıl sikimi içine almış, üç çocuk çıkarmıştı ama halen daha tatlıydı amı.

Pompaladıkça terli kasıklarımızdan sesler gelmeye başladı. Selman’ın karısını sikerken çıkan seslerin benzeriydi bu sesler. Karımın memelerine asılmıştım deli gibi, hamur gibi sıkıyordum. Havadaki bacakları yaylanıp duruyordu. Ellerimi memelerinden çektim ve alttan kalçalarını tutup kaldırdım, omzuma attım. Bu şekilde daha sert ve güçlü sikmeye başladım.

Ancak karım bundan hoşlanmamıştı, “Yavaş ol, millet duyacak!” dedi heyecanla. “Sikerim milleti!” dedim ve sikmeye devam ettim. Karım bu sözlerimden sonra başka bir şey demedi ve kendini sikişmenin akışına bıraktı. İki eliyle yataktan tutunmuştu. Geceliğinin açık olan ön kısmından taşan memeleri pompaladıkça deli gibi sallanıyordu.

Kasıklarımızın çarpışmasından çıkan güçlü ve tok sesler bütün odayı çınlatır hale gelmişti. Sikim amının içinde gidip gelirken omzumdaki bacaklarını, kalçalarını okşuyordum bir taraftan da. Bir süre bu pozisyonda devam ettikten sonra amından çıktım ve “Domal hadi, biraz da öyle sikeyim!” dedim.

Karım bir şey demeden doğruldu çabucak ve geceliğinin eteklerini belinde toplayarak köpek gibi domaldı. Pencereden içeri vuran sarımtırak sokak lambasının ışığında karımın bembeyaz kalçalarını, götünü görmek sikimin sertliğini kaybetmesine engel oluyordu. Sikimin üzeri amının sıvıları ile kaplanmış, ıslak ve kaygan bir haldeydi. Kısa bir süre sıvazladıktan sonra karımın halen açık duran amına arkadan girdim.

Karım belini iyice eğmiş, yüzünü yastığa yapıştırmış haldeydi. Bu pozisyonda sikilmeyi çok seviyordu. Götünün yanaklarını kavradım ve güçlü bir şekilde sikmeye, pompalamaya başladım. Karımın götünün etli, dolgun yanakları, belinin etleri löpürdüyor, titriyordu. Çıkan sesler ise daha güçlü ve yoğundu.

Karımdan da iniltiler gelmeye başlamıştı şimdi. “Ahhh, ahhh, uhhh, ıhhh…” sesleri yüzünü yapıştırdığı yastık nedeniyle boğuk da olsa anlaşılıyordu. Bir elini alttan amına atmıştı, ben sikerken o da amını ovalıyordu. Ellerim götünün yanaklarında, belinde, kalçalarında geziniyor ve sikim bu pozisyonda amının en diplerine girip çıkarken aldığım keyif daha da artıyordu.

Kıllı göt deliğine başparmağımla bastırdım. Karım 30 yıllık evliliğimizde amını bana sayısız kez sunmuş olsa da, götü konusunda cimri davranıyordu. Hele ilk yıllarımızda isteklerime büyük bir şiddetle karşı çıkmıştı. Ancak son senelerde, çocuklar da evlenip gittikten sonra (Eğer bana götten vermezsen başka kadınlara giderim, hatta seni boşarım!) deyince razı gelmiş ve bu sayede götünün tadını almaya başlamıştım. Amının genişliğine inat göt deliği bir bakirenin amı kadar dardı. Ama yine de götünü her zaman vermiyor, bunun için kendini hazır hissetmesi gerektiğini söylüyordu.

Aklım Selman’ın karısındaydı yine. Siktiğim karım olsa da sikmek istediğim o kadındı. Adının ne olduğunu bile bilmiyordum üstelik. Boşalmaya yaklaşırken yorulduğumu hissettim. Bir süre sikim amında olduğu halde bekledim. Karım, “Geldin mi?” diye sordu bu sırada. “Yok, az kaldı!” dediğimde, “Hadi be, dizlerim ağrıdı!” deyince, “Sikerim şimdi dizini!” dedim sinirle. Yeniden amında çalışmaya başladım.

Şimdi daha büyük bir güçle pompalıyordum. Bazanın gıcırtıları artmaya başlamıştı. Karımdan da boğuk iniltiler geliyordu. Kalbimin güçlü ve hızlı atışlarını boyun damarlarımda hissediyordum. Her yerim elektriğe tutulmuş gibi titrerken birden bire büyük bir güçle boşalmaya başladım. Boşalırken de amına sokup çıkardım sikimi. Döllerim oluk oluk on günlük bir aranın ardından karımın amına akıyordu.

Amında bir süre daha bekledikten sonra çıkardım sikimi. Karım da doğruldu bu sırada ve “Yavaş ol dedim sana!” dedi. “Sikerim yavaşını senin!” dedim. Kalbim halen güçlü bir halde atıyor, göğsüm şiddetle inip kalkıyordu.

Karım yataktan kalkıp banyoya geçerken, ellerimi başımın altına koyup tavana diktim gözlerimi. Daha önce de karımı sikerken, aralarında gelinlerimin de olduğu başka kadınları, kızları hayal ettiğim olmuştu. Ama şimdi bir fark vardı, Selman’ın karısını sadece hayal etmekle yetinemeyeceğimi biliyordum.

Ne yapıp edip onu sikmenin bir yolunu bulmam gerekiyordu…

Suriyeli Kiracılarım! (2. Bölüm)

Birkaç gün sonra kahvaltı sırasında karım evin temizliğine yetişemediğini, artık gelinleri çağırmak da istemediğini söyledi. “Ee, ne olacak peki?” diye sorduğumda, “Bu bizim kiracının karısını çağırırım, ucuza da gelir. Bizimkiler 100-150 liradan aşağı gelmiyor. Zaten durumları kötü, hiç olmazsa yardımımız dokunur!” deyince, “İyi, sen bilirsin!” dedim…

Ertesi gün akşamüzeri geldiğimde evin pırıl pırıl olduğunu gördüm. Karım kadından çok memnun kalmıştı. Bu arada kadının adının Gülsüm olduğunu öğrendim. Karım, “Bende para yoktu, sen aşağı inip versene kadının parasını, 50 lira!” deyince içimde bir şeyler canlandı. Heyecanla aşağı inip kapıya vurdum. İçerden Arapça sesler gelirken kapı açıldı. Selman’ın oğlu açmıştı kapıyı. 5-6 yaşlarında ya var ya yoktu.

“Annen evde mi?” diye sordum birkaç kez. Çocuk içeri geçerken az sonra kapıda annesi, yani Gülsüm belirdi. Kendisine ilk defa bu kadar yakındım. Birkaç gece önce kocasıyla banyoda sikişen kadın şimdi tam karşımdaydı. Başında yine siyah türbanı vardı, ancak pardesü yoktu. Siyah, tek parça bir elbise giymişti, eski ve biraz dar görünen elbise vücudunun kıvrımlarını belli ediyordu. Özellikle memelerinin iriliği gözümden kaçmadı. Zeytin tanesini andıran gözleri beyaz yüzünü boncuk gibi süslemişti. Gözlerinin altına sürme çekilmiş gibiydi. Parayı uzattım, “Kusura bakmayın, hanım verememiş…” dedim.

O sıra arkasında bir kadın belirdi. Selman’ın annesiydi bu, ilk defa görüyordum kendisini. Oldukça şiveli ama yine de anlaşılır bir Türkçeyle, “Gelinim anlamaz Türkçe!” dedi. Ben sadece Selman Türkçe biliyor sanıyordum, ama annesi de biliyordu demek ki. “Siz Türkçeyi nerden biliyorsunuz?” diye sorunca, kadın, “Ben zamanında Urfa’dan gelin gittim Suriye’ye.” dedi.

Selman’ın annesi en fazla 60 yaşında gösteren bir kadındı. Ben daha yaşlı zannediyordum oysa. Uzun boylu ve yapılı bir kadındı. Çiçekli uzun bir elbise vardı üzerinde. Başını ise büyük, beyaz bir yazma ile bağlamıştı. Kadının gelinininkilerden de büyük ve dolgun memeleri vardı. “Buyurun bir kahve için!” diyerek yaptığı davete, “İnşallah başka zaman!” diyerek karşılık verdim. Yukarı çıkarken sikimin sertleştiğini fark ettim.

Gece olup da yatağa girdiğimde karıma sarıldım hemen. Karım, “Ne oldu?” dedi şaşırmış gibi. “Özledim seni!” deyince, “Bu gece yapmayalım Mehmet, her yanım ağrıyor valla, akşama kadar temizlik yaptık!” dedi. “Ben senin kocanım, öyle temizlik falan anlamam!” dedim ve bir elimi geceliğin altından sokup kalçalarını okşamaya başlarken diğeriyle de memelerini avuçladım.

Boynunu, yanaklarını, dudaklarını deli gibi öpüyordum. Bakımlı sayılacak bir kadın değildi karım ve bu yüzden yanaklarında, çenesinde ve dudaklarının üzerinde tüyler olurdu her zaman. Ama buna karşın bacaklarında ve kalçalarında kıldan tüyden eser yoktu.

Sikim kazık gibi olmuştu çoktan. Etli meme uçlarını dilliyor, ısırıyor, emiyordum. Karımın memelerine kıyasla Gülsüm’ünkiler daha büyüktü. Onun memelerini emdiğimi, yaladığımı hayal ettim. İlk başta isteksiz davranan karım yorgunluğuna rağmen karşılık vermeye başlamıştı. Alttan elini sokmuş ve sikimi sıvazlıyordu.

“Ağzına alsana!” dediğimde, “Tamam, ama sen de benimkini alacaksın!” dedi heyecanla. “Tıraş oldun mu sen?” diye sorduğumda, “Oldum, hem de kaymak gibi yaptım!” dedi. “O zaman şöyle gel, şu üstündekileri de çıkart!” dedim. Az sonra ikimiz de çırılçıplak bir haldeydik. Yorganı kaldırdım iyice. Karıma, üzerime ters şekilde uzanıp sikimi ağzına almasını söyledim. Hemen dediğimi yapıp sikimi somurmaya başlarken, ben de onun gerçekten kaymak gibi görünen amını dillemeye başladım.

Karımın etli amının içine dilimi soktum. Islak ve kaygan amının içi fırın gibi yanıyordu. Bu arada kendisi de sikimi deli gibi somuruyordu. Gece vakti müthiş bir 69 deneyimi yaşıyorduk. 30 yıllık evliliğimiz boyunca cinsellik yönünden ikimiz de deneyim kazanmış, birbirimizi nasıl mutlu edeceğimizi öğrenmiştik.

Amını dilleyip yalarken, sol elimin işaret parmağını göt deliğine soktum. Karımdan herhangi bir tepki gelmedi. Kıllı göt deliğinin içinde ileri geri hareket ettirdim parmağımı. Kasıklarını öptüm, yaladım, dilledim. Amından zevk sıvıları akmaya başlamıştı, dudaklarım ve çenem ıslanmıştı iyice. Dolgun göt yanaklarını sıkıyor, yoğuruyordum bu arada. Karımın saksosu sikimi daha da sertleştirmiş, şişirmişti. Artık bir an önce amına girmek için yanıp tutuşuyordum.

“Tamam, hadi, bu kadar yeter!” deyince karım sikimi emmeyi bırakıp üzerimde doğruldu. “Ben üste çıkayım mı?” deyince, “İyi, hadi geç o zaman!” dedim. Sikim kazık gibi bir halde dikilmiş, tavana bakıyordu. Karım ayaklarını iki yanımdan yatağa koyup işer gibi çömeldi, eliyle kavradığı sikimi odanın loş karanlığında amına sokmak için hizaladı. Az sonra sikim karımın ıslak, yağlanmış gibi kayganlaşmış amına ağır ağır girdi.

Karımdan derin bir, “Ohhh…” iniltisi çıkarken, bir süre sikim amının içindeyken oturur vaziyette kaldı. Ellerini tuttum, az sonra götünü indirip kaldırarak sikimi amına sokup çıkartmaya başladı. Müthiş bir zevk alıyordum yine. Karımın kasıkları, götünün yanakları kasıklarıma ve taşaklarıma çarpıyor, ortaya çıkan sesler odada yankılanıyordu. Karımın iri, sarkık memeleri her bir hareketiyle sallanıyordu.

“Ihhh, ıhhh, ahhh, ımmm, ayyy, ohhh, ohhh…” sesleri karımın dudaklarından dökülüyor, benden de buna benzer sesler çıkıyordu. Karım bazen yavaş bazen hızlı bir şekilde oturup kalkmaya, sikimi amının en derinlerine sokup çıkartmaya devam etti bir süre. Sonrasında, “Dizlerim ağrıdı…” deyince, “Şöyle gel!” dedim ve belinden tutup bana doğru eğilmesini istedim.

Karım öne doğru eğildi dediğim gibi yaparak, dizlerini yatağa dayadı ve ellerini omuzlarıma koydu. Sikim halen amının içindeydi. Belimi kaldırdım, bacaklarımı dizlerimden bükerek iki yana açtım biraz ve bu şekilde alttan pompalamaya başladım. Kasıklarım, taşaklarım karımın dolgun göt yanaklarına çarptıkça ses patlamaları yaratıyordu. Sikim iyice kayganlaşmış amının içinde gidip geliyordu.

Sarkık memeleri pompaladıkça deli gibi sallanıyordu. Dudaklarından yine zevk iniltileri çıkmaya başlamıştı. Kalın, etli belinden tutuyordum sıkıca. Göt yanaklarının sikimin her bir darbesiyle löpürdediğini fark ediyordum. Altımızdaki bazadan gıcırdama sesleri gelmeye başlamıştı yine. Alttaki odada kimin kaldığını bilmiyordum. Selman karısıyla mı kalıyordu, yoksa çocuklar yada annesi mi kalıyordu bilmiyorum, ama eğer derin bir uykuda değillerse, yukarda karı koca bizim ne yaptığımızı bilmemeleri imkânsızdı.

Pompaladıkça boşalmaya yaklaşıyordum. Ellerimi göt yanaklarına attım ve karıma öne doğru biraz daha eğilmesini söyledim. Götü biraz daha havaya kalkarken daha büyük bir güç ve istekle sikiyordum. Odanın içinde sikişimizin sesleri yankılanıyordu resmen. Geçen sefer yavaş olmamı söyleyen karımdan bu kez hiçbir itiraz gelmiyordu. Var gücümle kendisini sikmeme sesini çıkartmıyordu.

Sonunda sarsıla sarsıla boşalmaya başladım. Boşalırken de pompalamaya devam ettim. Müthiş bir zevk dalgası her yanımı kaplarken karımdan derin ve hırıltılı iniltiler geliyordu. İkimiz de yorulmuştuk. Karım üzerime yığılmış haldeydi. Ne kadar dölüm varsa amına akıttım. Sıkıca sarıldık birbirimize.

Karım bir ayağını kaldırıp üzerimden kalktı ve yanıma uzandı. Başını göğsüme koyarken, “Çok yoruldum…” dedi. Çıplak bir halde o şekilde kaldık. Karıma, “Yıkanmayacak mısın?” diye sorunca, “Yorgunum, sabah yıkanırım…” dedi. “İyi o zaman, ben de sabah yıkanırım!” dedim, yorganı çektim üzerimize ve güzel, derin bir uykuya daldık…

Aradan geçen zamanda Gülsüm ve Selman’ın sikişmelerine kulak misafiri olmak istesem de, o ilk gecenin haricinde başka bir tanesine denk gelemedim. Karımla sikişmelerim ise son sürat devam ediyordu. Her seferinde siktiğimin karım değil de Gülsüm olduğunu düşünüyordum. Bu şekilde daha büyük zevk alıyordum…

Bu arada Selman’ın kira ödemeleri aksamaya başlamıştı. İşyerinden maaş alamadığını, geciktirdiklerini söylüyordu. Ben de her seferinde, “Tamam!” deyip bekleyeceğimi söylüyordum. Ama sonraki zamanlarda Selman önceki kiracıları aratır oldu. Üç aylık birikmiş kirası vardı, “Ne zaman vereceksin?” diye sorduğumda oyalayıcı cevaplar verdi. Benim de bir an tepem atınca küfür ettim. Selman en kısa zamanda vereceğini söyleyip giderken yaptığımdan pişman oldum.

Birkaç gün sonraydı. Karım küçük oğlumun evine gitmişti. Oğlum iş için şehir dışına gitmiş, karım da orada kalıyordu. Bu yüzden belki bir hafta daha kalacaktı orada. Akşam kapım çalınca açtım, gelen Selman’ın annesiydi. Adının Münire olduğunu öğrenmiştim, “Buyurun Münire Hanım?” deyince mahcup ve utangaç bir halde, “Beyim, az konuşalım mı senle?” dedi. İçeri davet ettim. Tek gelmesine şaşırmıştım.

Münire Hanım içeri geçti, oturmaya çekiniyordu. “Buyurun, çekinmeyin, oturun!” deyince anca oturdu. Üzgün ve titreyen bir sesle, “Beyim, kusura bakma, kaç zamandır kira veremedik. Çok borçlandık sana biliyorum. Benim oğlanı çıkarmışlar işten, içerde biriken parasını da alamadı. Eline, ocağına düştük, bu kışta kıyamette bizi kapıya koyma. Biliyorum senin için de zor, ama elimizden keşke bir şey gelse. Utandığı için kendi gelip söyleyemedi, ben geldim onun yerine. Eline, ocağına düştük…” dedi şiveli şiveli.

Biriken kiraları alacağımı düşünürken, şimdi bir bardak su içmem gerektiğini söylüyordu Münire Hanım bu dedikleriyle. “Ee, nasıl olacak peki, ne zaman alır parasını, kirayı ne zaman getirir?” dedim, kiradan gelecek para benim için önemliydi çünkü. Münire Hanım bileğinden bir bilezik çıkarıp, “Bunu al şimdilik, ne kadar eder bilmem, sen hesaplarsın…” diyerek uzattı.

Verdiği bilezik ince, teneke gibi bir şeydi. Doğru düzgün bir para etmezdi. “Bununla ne olacak ki, bir aylık kira bile değil bu, siz adam mı kandırıyorsunuz?” dedim sinirle. Münire Hanım, “Vallahi beyim, olan paramız bu, evde çocuklar iki gündür aç, azcık para vardı, onunla da ekmek, peynir aldık…” dedi. Yüzündeki ifade çok kötüydü, yalan söylemediği belliydi.

“Benim oğlan iş arıyor şimdi. Hayırlısıyla bir işe girsin, bu içerdeki parasını alsın hemen verir senin kiranı, mahcup etmez seni. Kurban olduğum, o zamana kadar idare et bizi, çoluk çocuk aç. Bir de sen bizi atma dışarı, vallahi o zaman iyice perişan oluruz…” dedi. Bu son sözlerini söylerken ağlıyordu. Kadının bu hali ve konuşması karşısında yapacak bir şeyim yoktu. Verdiği bileziği geri uzattım, cüzdanımdan da biraz para çıkarıp verdim. Almak istemeyince zorladım. Münire Hanım elimi öpmeye kalktı, benden büyük bir kadının bu şekilde davranması karşısında utandım. Dua ede ede gitti. Kira almayı beklerken üstüne para veriyordum.

Ertesi akşam işten döndüğümde kapım çalındı. Açınca karşımda Münire Hanım’ı gördüm yine. “Müsait miydin beyim?” deyince, “Tabii, buyurun!” dedim ve içeri davet ettim. Kirayı mı getirmişti, yoksa dün verdiğim paranın üzerine başka para mı isteyecekti bilmiyordum.

İçeri geçti, utana sıkıla, “Şey beyim, sana diyeceğim vardı kusura bakmazsan…” deyince cebimden yine para çıkacağını anladım. “Nedir?” dedim sıkıntıyla. “Bizim cereyan kesildi bugün, adamlar kesti. Birikmiş borcu vardı, ödeyemedik. Aşağıda karanlıkta oturuyoruz. Sen de varsa versen de ödesek…” dediğinde sinirlendim. “Ulan zaten üç kuruş paraya oturuyorsunuz, onu da veremiyorsunuz. Üstüne bir de benden utanmadan para istiyorsunuz!” dedim.

Münire Hanım’ın suratı kıpkırmızı oldu birden. “Sen de haklısın beyim…” dedi. “Seni göndereceğine o pezevenk oğlun gelsin!” dedim. Suratı bu sözüm üzerine daha da kızardı. “O yok burda, onun için ben geldim…” deyince, “O nereye gitti?” dedim. “Bilmiyorum, dün akşam çıktı, daha da gelmedi. Senin verdiğin parayı da aldı gitti, sabahtan beri aç açına oturuyoruz…” deyince daha da kızdım. Yanında oğluna epey bir küfür savurdum.

Münire Hanım tek kelime etmedi küfürlerime karşılık. “Haklısın beyim, sen de haklısın…” dedi başı öne eğik halde. Sonra da, “Sen gene de bir büyüklük yap, bir babalık yap bize. Bana değilse de bu gariplere acı. Ne olur versen para da hiç olmazsa şu cereyanı açtırsak…” dedi. Daha bir önceki kiracının sıkıntısını atamamıştım, kiradan hariç elektrik ve su parasını da üzerime yıkıp kaçmıştı. Şimdi yeniden aynısıyla karşılaşmak canımı fena halde sıkıyordu. Selman’ın elektriği üzerine almasında ısrarcı olmuştum, ama para gene benden çıkacak gibiydi.

“Ne olur beyim, elini ayağını öpeyim, kurban olduğum. Ne istersen yaparım, sen şu cereyanı açtır hele, borcunu da ben öderim. Bulur buluşturur gene veririm ben…” dedi. “Sen nasıl ödeyeceksin, neyin var senin?” dedim.

Münire Hanım ayakta duruyordu, bu sözlerimden sonra yanıma yaklaştı ve “Ne istersen yaparım beyim…” dedi. Bu sözlerinde bir şeyler vardı, ama tam emin olamıyordum. “Ne yaparsın?” diye sorduğumda, yine, “Ne istersen…” dedi. “Yani? Açık konuşsana be kadın!” deyince, “Eğer istersen sana karılık ederim…” dedi.

Ben Selman’ın karısını sikmeyi arzu ederken, birdenbire annesi ortaya çıkmıştı…

Suriyeli Kiracılarım! (3. Bölüm)

Münire Hanım’ın sözleri karşısında heyecanlandım ister istemez. “Sen ciddi misin?” diye sormadan edemedim. “Eğer sen de istersen olur…” dedi yine. Aklımda varsa yoksa gelini Gülsüm vardı, ama payıma Münire Hanım düşmüştü. Canımı sıktı bu durum.

“Kaç yaşındasın sen?” diye sorduğumda, “66.” dedi. Oysa daha genç gösteriyordu. Ben onu daha genç zannederken benden 13 yaş büyük çıkmıştı. Bir sigara yakıp derin birkaç nefes çektim.

Karşımda ayakta duruyordu. Üzerinde kol kısımları dantelli siyah tek parça uzun bir elbise vardı. Başını da parlak siyah bir türbanla bağlamıştı sıkıca. Elbisesinin altında koca memeleri bütün ihtişamıyla kendini belli ediyordu. Siyah elbise yapılı vücuduna dar geliyor ve memelerinden hariç kalçaları ve göbeği de beliriyordu.

“Beni memnun eder misin, kendine güveniyor musun?” diye sordum. Yüzü kızardı, kendisiyle alay ettiğimi düşünmüş olmalı ki titreyen sesiyle, “İstemezsen giderim…” dediğinde, “Az bekle!” dedim. Ayağıma gelen fırsatı kaçıracak değildim. Karımın yokluğunda benden büyük de olsa bir kadını sikme şansını geri tepecek halim yoktu.

Münire Hanım evini, barkını, yurdunu geride bırakıp gelmiş aciz bir kadındı. Bu yaşında borcuna karşılık bedenini satmayı göze alıyordu. Düşene tekme vurulmaz sözünün ne anlama geldiğini biliyordum. Ama içinde bulunduğum durumda bu söze uygun hareket edecek iradem ve nefsim yoktu.

“Seninle anlaşalım. Karım evde yok. Belki bir hafta daha gelmeyecek. O gelene kadar bana karılık edeceksin. Her akşam geleceksin, karım gelene kadar, tamam mı? Karım eve geldikten sonra da fırsat bulunca çağırırım seni. Eğer bir kere bile gelmezsen kendinizi kapının önünde bulursunuz. Anladın mı, kabul ediyor musun?” dedim.

Münire Hanım elleri yine önünde kenetli halde, yüzüme bakmadan, “İyi, tamam…” dediğinde, “Şöyle içeri geç!” diyerek yatak odasını gösterdim. Televizyonu kapattım ve yatak odasına geçtim. Münire Hanım yatağın önünde ayakta duruyordu. “Ne bekliyorsun, soyunsana!” dediğimde başındaki türbanını açtı önce. Yarıdan fazlası ağarmış saçları çıktı ortaya. Sonrasında elbisesinin önündeki birkaç düğmeyi açıp elbiseyi de başının üzerinden çıkarttı. Dizlerinin altına gelen çiçekli uzun bir don vardı altında. Üstüne ise beyaz bir tişört giymişti.

Tişörtü altındaki atleti ile başının üzerinden çıkardığında devasa memeleri çıktı piyasaya. Bir ineğin memesini andırırcasına iki koca karpuz gibiydi memeleri, sarkmıştı, meme başları sütlü çikolata renginde ve bir çay tabağı kadar vardı. Etli ve kararmış meme uçları ise iri bir zeytin tanesi kadardı. Görüntü sikimi sertleştirirken çiçekli donunu da sıyırdı aşağı. Kasıklarında ve amının üzerinde alınmamış, uzamış ve aynı saçları gibi ağarmış kıllar vardı. Epeydir tıraş olmadığı belliydi Münire Hanım’ın. Karnında ve göbeğinde de uzamış siyah tüyler vardı. Kılların ve tüylerin siyahlığına inat vücudu un gibi beyazdı.

“Ne zamandır tıraş olmadın sen?” diye sordum. “Çok oldu…” diye yanıtladı, ardından, “Sen de soyunsana…” dedi acelesi varmış gibi. Bakışları arasında soyunurken, “Gülsüm biliyor mu bu işi?” diye sordum. Önce cevap vermedi, ama sonra, “Nerden bilsin?” dedi. Sorumdan hoşlanmadığı belliydi.

Çırılçıplak kalırken ara ara bakışları sikime kayıyordu. Çoktan sertleşmiş ve kalkmış olan sikim birazdan onun kıllı, geniş amına girecekti. Yatak örtüsünü ve yorganı açtım, “Hadi gir!” dediğimde Münire Hanım yatağa uzandı. Kocaman, cüsseli vücudu yatağın yarısını kaplamış, devasa memeleri iki yanına sarkmıştı.

Yanına uzandım ve bir şey demesini, yapmasını beklemeden memelerine yumuldum. Etli uçlarını dillemeye, ısırmaya başlarken sağ elimle de alttan kıllı amını okşuyordum. Sık bir çalıyı andıran kılların ortasında amının etli dudaklarını parmak uçlarımla sıkıyor, parmaklarımı amının içine sokup çıkartıyordum.

Münire Hanım yaptıklarıma herhangi bir karşılık vermeden hareketsiz bir halde yatıyordu sadece. Uzun zamandır banyo da yapmıyordu muhtemelen, üzerinden pek de hoş olmayan bir koku geliyordu çünkü. Ancak o azgınlıkla bunu dikkate alacak halim yoktu.

Memelerini dillemeye, yalamaya, ısırmaya devam ediyordum. Kıllı amına dört parmağımı birden sokup çıkartıyor, amını ovalıyordum. Sikim kazık gibi bir haldeydi. Amına girmek için sabırsızlanıyordum, ama biraz daha sabretmek, etinin tadına varmak istiyordum.

Memelerinden sonra boynunu, göğsünü, yanaklarını ve yüzünü öptüm uzun uzun. Münire Hanım aynı bir odun gibi duruyordu yine. En sonunda dayanamayıp, “Senin hoşuna gitmiyor mu?” diye sordum. Şiveli konuşmasıyla, “Sen yapsana, ne edecen beni?” dedi. “Sen de katıl, böyle olmaz, öküz gibi durma!” dedim.

Ağarmış saçlarını okşadım. Gençliğinde güzel bir kadın olduğu belliydi. Alnını öptüm, ardından dudaklarını öpmeye başladım. Etli dudaklarını emdim, dudaklarının üzerinde aynı karımınki gibi siyah tüyler vardı ama Münire Hanımınkiler daha uzundu. Yanaklarında ve çenesinde kısa kalan tüyler bu noktada epey uzundu. Ancak yapacak bir şeyim olmadığından işime devam ettim.

Münire Hanım sözlerim karşısında tepkisiz kalmadı ve sağ elini sırtıma attı. Çıplak sırtımda nasırlı, güçlü elleri dolaşırken önce ürperdim ama sonra hoşuma gitmeye başladı. Koltuk altlarındaki kıllar da uzamıştı, oradan da ter kokuları yükseliyordu. Ancak normal bir ter kokusundan ziyade sanki baharat kokusuna benziyordu. Rahatsız etmeyen bir kokuydu.

Dudaklarını emdim uzun uzun. “Ağzını arala!” deyince bir miktar açtı, oluşan boşluğa dilimi soktum. Münire Hanım şaşırmış gibiydi. Dilim ıslak ve sıcak ağzının içinde geziniyor, dişlerine ve diline dokunuyordu. Ağzından da nahoş bir koku geliyordu. Akşam vakti soğanlı bir yemek yemişti anlaşılan ve soğan kokusunu alıyordum. Bir ara dilim dişlerinin arasında kaldı, dilimin ucunu ısırmıştı, belki heyecandan, belki şaşkınlıkla. Ama canımı yakmaya yeten bir ısırıktı.

“Dikkat et biraz!” deyince, “Az dur hele…” dedi Münire Hanım ve şaşkın bakışlarım arasında ağzını açtı. Elini soktuğu ağzından takma dişlerini çıkardı, dişleri yatağın yanındaki komodinin üzerine bırakırken bakışlarım dişlerin üzerindeydi. İnsanın içini kaldıran bir görüntüydü. İlk defa böyle bir şeyle karşılaşıyordum.

Takma dişler ağzından çıkınca Münire Hanım’ın yanakları içe geçmiş, avurtları çökmüştü. Ağzını yeniden aralarken dilimi tekrar soktum içine. Dişlerinin yerinde şimdi derin bir çukur vardı, dilim diline değiyordu. Dişler çıkınca nahoş koku da azalmıştı.

Yüzünü, yanaklarını, boynunu öptüm, yaladım. Yaşından dolayı yumuşamış, sarkmış boyun etlerini emdim memeleri gibi. Sağ elimse kıllı amını okşamaya devam ediyordu. Dört parmağımla amını deli gibi yoğuruyor, am dudaklarını sıkıyordum. Etli, dolgun kalçalarını okşadım, tüylü karnında gezindi ellerim. Tüylü karnına inat kalçaları karımınkilere benzer şekilde kaymak gibiydi.

Bunlar olurken Münire Hanım’ın eli sırtımda gezinmeye devam ediyordu. Sırtımdan sonra belime attı elini, yavaş yavaş tava geliyordu. Yeniden memelerini emmeye, yalamaya başladım. Meme başlarını, uçlarını yaladım, dilledim. Münire Hanım’ın hoşuna gitmeye başlamıştı artık. Şimdi iki elini sırtımda, belimde gezdiriyor ve güçlü elleriyle beni kendine çekmeye çalışıyordu. Omuz başlarımı öpmeye başlamıştı bu arada. 66 yaşındaki kadın zevk almaya başlamıştı. Onun bu hali, davranışları hoşuma gitti, benim de istediğim buydu.

Artık daha fazla devam edecek halde değildim. “Şu bacaklarını aç!” dediğimde, kalın, güçlü bacaklarını iki yana olabildiğince açtı. Amının etli dudakları kıl yumağının arasında bile belli oluyordu. Bacaklarının arasına girdim ve kalkık sikimi amının kıllarına sürttüm. Karımın amının kısa ve sert kıllarına karşılık Münire Hanım’ın uzun kılları yumuşak kalıyordu. O nedenle hoşuma bile gitti bu kılların içinde sikimi gezdirmem.

Bir süre daha devam ettikten sonra derin ve geniş amına yavaş yavaş sokmaya başladım sikimi. İlk anda hafif bir ürperti gibi gelen soğukluğun ardından yakıcı bir sıcaklık hissettim sikimde. Sikim koca amının içinde kısa bir sürenin sonunda taşaklarıma kadar içindeydi. Değil sikimi, kolumu soksam içine alacak bir amı vardı Münire Hanım’ın.

Bir süre bekledim içinde. Gözlerini gözlerime dikmişti. Ellerim koca memelerinin üzerindeydi. Ağır ağır sikmeye başladım. Kıllı amının içinde sikim çok rahat halde gidip geliyordu. Altımızdaki bazadan derin ve yoğun gıcırtılar gelmeye başlamıştı. Münire Hanım’ın elleri sırtımda ve belimde geziniyordu yine.

Bir süre daha ağır ağır siktikten sonra hızlanmaya başladım. Gıcırtılar artarken kasıklarım ve taşaklarım Münire Hanımın kasıklarına çarpıyor ve şiddetli sesler çıkıyordu. Sikim amının ulaşabildiği en uç noktalara kadar girip çıkıyor, gidip geliyordu. Ama o noktaların da ilerisinde daha derin yerlerin olduğunu biliyordum. Münire Hanım’ın amı derin ve karanlık bir mağara gibiydi, o en dip noktaları şimdiye kadar bir adamın yarağı keşfetmiş miydi acaba? Oraya kadar ulaşan bir yarak yemiş miydi kim bilir?

Artık onu sikmiyor üzerinde tepiniyor gibiydim. Var gücümle pompaladıkça Münire Hanım’ın etli, dolgun vücudu aynı büyüklükte bir güçle beni geri itiyordu sanki. Koca memeleri üzerindeki ellerime rağmen deli gibi sallanıp löpürdüyordu. Bazanın gıcırtıları karımla sikiştiğim zamanlarınkini çok aşan bir haldeydi artık.

Boşalmaya gittikçe yaklaşıyordum. Her yanım uyuşmaya başlamıştı. Sinirlerim çekiliyordu sanki, kalbimin şiddetli atışlarını hissediyordum. Münire Hanımınsa dudaklarındaki belli belirsiz titremeler haricinde verdiği başka bir tepki yoktu. Bir de dişsiz ağzındaki boşlukta hareket ettirdiği dilini dışarı çıkarıyordu ara ara.

Dizlerinden büktüğü kalın ve ağır bacaklarını havaya kaldırdı bir zaman sonra. Pompaladıkça bacaklarının havadaki yaylanması hoşuma gidiyordu. Memelerinden çektiğim ellerimi dizlerinin arkasına attım ve bacaklarını biraz daha kaldırdım havaya.

Bu şekilde daha güçlü bir şekilde sikmeye başladım. Ses patlamaları odanın içinde yankılanıyordu. Memelerinin sallanışlarını önlemek için elleriyle onları kavramıştı, ama buna rağmen bıngıl bıngıl oynuyordu memeleri. Sikimin her bir darbesiyle koca vücudu ileri geri yaylanıyor, kat kat kalınlaşmış yağlı etleri titriyordu.

Derken boşalmaya başladım. Kıllı ve derin amına ne kadar dölüm varsa bıraktım, bırakırken de sokup çıkarmaya devam ettim. Büyük bir enerji boşalması yaşamış gibiydim sikimi amından çıkartırken. Sikimden akan döllerimi amının kıllarına akıttım.

Kalp atışlarım normale dönerken yanına uzandım. Münire Hanım hiçbir şey demeden kalktı ve yerde duran uzun donuyla amının kıllarına bulaşan döllerimi sildi.

Karımı daha önce de aldatmıştım, ama bu gece ilk defa kendi yatağında bir kadını sikmiştim. Ve bu da kiracımın annesine nasip olmuştu. 66 yaşında da olsa bana zevk vermişti Münire Hanım. “Hoşuna gitti mi?” diye sordum. Cevap vermek yerine üzerini giyindi çabucak, komodinin üzerinde duran takma dişlerini alıp taktı.

Tam çıkacakken, “Az bekle!” dedim. Cüzdanımı çıkardım, içinden 20 lira alıp uzattım. Bir paraya bir bana baktı, sonra da parayı alıp avucunun içinde sıktı ve bir şey demeden çıkıp gitti.

Merdivenlerden inerken kapının deliğinden baktım. Selman’ın sesini duydum bu sırada. Yüzünü göremiyordum, ama aşağıda olduğuna emindim. Annesine Arapça bir şeyler söyledi, annesi de ona. Ne dediklerini bilmiyordum elbette.

Münire Hanım Selman’ın dün akşam çıkıp gittiğini ve henüz eve dönmediğini söylemişti. Yalan söylemişti, Selman bu şekilde söylemesini istemişti muhakkak. İyi ama Münire Hanım (İstersen sana karılık ederim…) derken Selman bundan haberdar mıydı? Oğlu borçlarına karşılık annesini mi siktirmişti bana?

Ertesi akşam eve geldim. Münire Hanım’ı beklemeye başladım. Saat dokuza doğru kapıya vuruldu. Açınca Münire Hanım’ı gördüm. İçeri geçti, kendiliğinden yatak odasına geçecekken, “Az dur!” dedim. “Ne oldu?” diyerek bana baktı. “Selman geldi mi?” diye sordum. Münire Hanım, “Yok, Allah onun boyunu devirsin, hangi cehenneme gitti bilmiyorum…” dedi.

“Bana bak, bana yalan söyleme. Dün akşam sen gittikten sonra o pezevengin sesini duydum. Seninle konuştu, Arapça bir şeyler konuştunuz. Seni o mu gönderdi?” dedim. Sözlerim karşısında yüzü pancar gibi kızardı. “Yok beyim, vallah evde değil, sen başkasının sesini duydun herhalde…” dedi, ama yalan söylediği çok belliydi.

“Ağzına sıçarım senin, oğlun sana pezevenklik mi yapıyor lan orospu?” dediğimdeyse, “Tövbe bismillah, o nasıl söz beyim?” dedi bir eliyle ağzını kapatırken. “Bu gece burada kalacaksın, nasılsa karım evde yok. Seni sabaha kadar sikecem, eğer gitmeye kalkarsan ağzına sıçarım!” dedim.

Münire Hanım şaşırmış ve korku dolu gözleriyle bana bakarken onu sabaha kadar sikmenin planlarını yapmaya başlamıştım…

Suriyeli Kiracılarım! (4. Bölüm)

Dairenin kapısını kilitlerken, “Vallah kalamam beyim sabaha kadar, dünkü gibi yap, bırak gideyim…” dedi yalvaran gözlerle bakarak. “Dünkü gibi olmayacak, sabaha kadar dedim sana, seni buraya oğlunun gönderdiğini biliyorum, bana numara yapma!” dedim.

Selman için, “Allah onun belasını versin, beni bu yaşta ne hale soktu!” dedi öfkeden titreyen sesiyle. Gözlerinden yaşlar süzülüyordu, “Bırak da gideyim beyim, kurban olduğum…” diyordu sürekli. Ama onu bırakacak değildim.

“Ağlayıp durma, faydası yok!” dedim sözlerine karşılık. Münire Hanım en sonunda bir işe yaramadığını fark edince ağlamayı kesti. Beni etkileyemeyeceğini anlamıştı. “Yatak odasına geç!” dedim. Bir süre şaşkın bir halde ayakta durduktan sonra yatak odasına geçti.

Bugün dünkünden farklıydı. Uzun ve bol siyah bir etek giymişti. Üzerinde ise çiçekli, uzun kollu bir gömlek vardı. Başını ise siyah büyük bir türbanla bağlamıştı. Türbanın altından parlak kırmızı bonesi görünüyordu. Gömleğin altından sutyensiz koca memelerinin oynamaları belli oluyordu. Gözlerinin altına aynı gelini Gülsüm gibi sürme çekmişti ayrıca. Kendini beğendirmek, etkilemek için yapmıştı bunları.

“Ne bekliyorsun, soyunsana!” dediğimde üzerindekileri çıkartmaya başladı. Eteğini aşağı indirdiğinde dünkü gibi uzun bir don giymediğini, onun yerine kalçalarını sıkmış ve tayt gibi görünen beyaz paçalı bir külot giydiğini gördüm. Amının izi beyaz kalçalarını, kasıklarını sıkan külotun üzerinde belirmişti. Gömleğin düğmelerini açtı tek tek ve çıkarttı. Gömleğin altında ince askılı beyaz bir atlet vardı ve memeleri içine sığmamıştı. Atlet de külotu gibi dar gelmişti üzerine. Belki de bu atlet ve külot onun değil Gülsüm’ündü, onunkileri giyip gelmişti.

Atleti başının üzerinden zorlukla çıkardığında memeleri sallanıp löpürdedi. Sonunda sıra külotuna gelmişti. Lastiklerinden tutup sıyırırken amındaki kılları aldığını gördüm. Tıraş olup da tamamen temizlememişti, muhtemelen uzamış kılları makasla kesmişti, ama dünküne göre daha güzel görünüyordu bu şekilde. Uzun kıllardan pek belli olmayan amının derin yarığı şimdi karşımdaydı. Kararmış ve etli amının dudakları da düne göre daha net görünüyordu. Külotu tamamen çıkarınca ben henüz bir şey demeden yatağa girdi.

Sikim kazık gibi olmuştu bile. Bir çırpıda soyundum ve yatağa girdim. Ellerim dolgun vücudunda gezinmeye başladığında elimin soğukluğunun onu ürperttiğini fark ettim. İri memelerini sıkıp yoğurdum, kalçalarını okşadım. Dudaklarım etli meme uçlarıyla buluştu az sonra. Onları emiyor, dilliyor ve küçük küçük ısırıyordum. Dün yatakta kazık gibi duran Münire Hanım bugünse ilk andan saçımı, sırtımı okşamaya başlamıştı.

İki devasa memesini uzun uzun elledim, yaladım, öptüm. Belki de memelerinin bu kadar büyük ve sarkık olmasının sebebi uzun seneler boyunca kocasının ellemesiydi. Kim bilir kaç çocuk doğurmuştu? Selman’ın başka kardeşinin olup olmadığını bilmiyordum, o söylememiş ben de sormamıştım hiç.

Memelerinde gezinen elimi aşağılara kaydırdım. Tüylü karnını, göbeğini okşadım. Kasıklarına ulaştı sonrasında elim. Dünkü gibi ormanı andıran kılların yerinde şimdi küçük yeşil çayırlar var gibiydi. Kıllar kısa olmasına rağmen yumuşaktı yine de.

Amını hissettim parmak uçlarımda. Kıl yumağının engel olduğu güzellikler şimdi elimin altındaydı. Amının yarığını okşadım, etli dudaklarını sıktım ufak ufak. Sonra da dünkü gibi dört parmağımı soktum içine. Bu anda Münire Hanım’ın dudaklarından, “Ihhh…” diye bir inilti çıktı. İki gündür ilk defa bir inilti çıkartmıştı. Hoşuna gittiğini anladım. Parmaklarımı amının içine yavaş yavaş sokup çıkartıyordum. Amında ıslaklık yoktu, ama içi o kadar genişti ki, ıslanmasına gerek yoktu.

Dilim ve dudaklarım ise memelerinde geziniyordu yine. Saçlarımı okşuyor, belimde, sırtımda nasırlı kalın parmaklarını hissediyordum. Bacaklarını iki yana açtı biraz, bu şekilde parmaklarımı amına daha rahat sokup çıkartabilecektim.

Memelerinden sonra yüzünü, yanaklarını, alnını öptüm. Boynunun etlerini emdim yine. Kulaklarını dilledim, içine dilimi soktum, kulak memelerini emdim tıpkı memelerini emiyormuşum gibi. Kulak memelerinde derin bir yarığı andıran küpe delikleri vardı. Kulaklarını bu şekilde dilleyip emmemden çok hoşlanmıştı. Beni kendine bastırıyor, çekiyordu Münire Hanım.

Üzerinden dünkü gibi ter veya nahoş bir koku gelmiyordu. Onun yerine beyaz kalıp sabunun kendine has kokusunu alıyordum. Koltuk altlarında da uzamış kıllar yine aynı şekilde dursa da ter kokusu yoktu.

Sıra dudaklarına geldiğinde, yine, “Ağzını arala!” dedim. Dediğimi yapınca dudaklarını emmeye başladım. Etli dudaklarını uzun uzun emdim, dudak altında ve üstünde bulunan tüyler dudaklarıma ve dilime batıyordu, ama benim için sorun değildi bu. 30 yıllık karımdan aşinaydım sonuçta. İlginç olansa Münire Hanım’ın dünkü gibi acemi davranmamasıydı. Ağzının içine soktuğum dilimi diliyle karşılamıştı, ne yapacağını biliyordu. Ağzından dün gelen hoş olmayan, soğan kokusunun yerinde şimdi ilginçtir karanfil kokusu vardı. Münire Hanım birkaç karanfil tanesini ağzına atıp çiğnemişti anlaşılan. Dünkü eksiklerini tamamlamaya çalışmış, bunda da başarılı olmuştu.

“Dilini çıkar!” dediğimdeyse çıkardı dilini ağzından. Islak, pembe dilini emdim. “Sen de yap!” deyince Münire Hanım dilimi emdi, vakumladı hatta. Sonrasında dillerimiz yeniden buluştu. Büyük bir keyif almaya başlamıştım. Benimle zorla değil, isteyerek birlikte olmasını istiyordum çünkü.

Üstte dillerimiz birbirine aşkla kenetlenmişken, altta da ilginç şeyler olmaya başlamıştı. Münire Hanım’ın nasırlı sağ elini sırtımdan çekmiş ve altta sikimi tutmuştu. Sikimi okşuyor, sıvazlıyordu. Bu andan sonra aldığım keyif katlanarak artmaya başladı. Sağ elim amında, sol elim memelerindeydi. Dudaklarım ve dilim onun etli dudaklarında, pembe dilinde gezinirken, onun sol eli sırtımda ve belimde, sağ eliyse sikimdeydi.

Okşamaları sertti, elinin kalın ve güçlü parmaklarının arasında sikimi sertçe sıkıyor, sanki bir ineğin memesini sağmaya çalışıyordu. Sikim amına girmek için geriye saymaya başlamıştı artık. İçine dolan kanla iyice şişmiş ve sertleşmişti. Yine de amına sokmadan önce yapmam gereken birkaç şeyin daha olduğunu düşünüyordum.

Bakışları arasında, “Bacaklarını arala biraz daha!” dedim. Yorganı üzerimizden çektim. Münire Hanım’ın yaşlı, etli amını ağzıma alıp emmek, yalamak istiyordum. Bacaklarının arasında yerimi aldım az sonra ve yine şaşkın bakışları arasında yavaşça eğilerek amına aynı bir dondurmaya yapar gibi dil darbeleri atmaya başladım.

Amından, aynı üzerinden olduğu gibi sabun kokusu geliyordu, üstelik koku daha yoğun bile sayılabilirdi. Amının kararmış etli dudaklarının üzerinde gidip gelen dilim onun koca gövdesini elektrik çarpmış gibi titretti. “Ayyy…” diye attığı küçük iniltinin ardından dizlerinden büktüğü bacaklarını iki yana daha da ayırdı. Saçlarımı okşamaya başlamıştı. Amının derin yarığında gezdirdim dilimi. Am dudaklarını emdim uzun uzun.

Sonrasında içine soktum dilimi. Kararmış dudaklarına inat amının içi kızıl, pembe bir renkteydi. Canlı rengine yakıcı bir sıcaklık eşlik ediyordu. Pembe kızıllığın içinden amının uzamış ve etli dili çıkıntı yapmıştı. Dudakları gibi dilini emmeye başladım bu kez. Ve bu anda Münire Hanım’ın iri gövdesinin yatak üzerinde çırpınışları başladı. Amının dilini emdikçe kadının koca vücudu sarsılıyordu. Saçlarımda gezinen eli okşamaların yerine şimdi saçlarımı çekiyordu.

Uzun uzun dilledim amının dilini, yaladım, emdim, vakumladım. Dilimi bu kez amının içlerine sokmaya başladım. Soktukça dilim amının içinde ilerliyordu. Dilimi uzatabildiğim kadar uzattım. Ben uzattıkça Münire Hanım’ın amı içine alıyordu dilimi. Amının yakıcı sıcaklığı da dilim içerilere girdikçe artıyordu. Dilim ve dudaklarım amı ile bütünleşmiş adeta bir olmuştu.

Başım iki koca kalçasının arasında sıkışmıştı. Aldığı zevkle kalçalarını kasıyor, başıma büyük bir güçle bastırıyordu. Bu şekilde devam edemeyeceğimi anlayınca kalın bacaklarını tuttum alttan ve omuzlarıma attım. Büyük bir güç binmişti omuzlarıma, ama en azından daha rahattım. Dizlerimin üzerine çökmüş haldeydim, rahat etmek için öne doğru biraz kaydım. Bu sayede Münire Hanım’ın omuzlarımdaki bacakları havaya kalkarken amını daha rahat dilleyebilecektim.

Amının üzerindeki kılları hemen hemen eşit bir seviyede makasla kesmişti, ama kasıklarında yer yer uzun kıllar vardı halen. Ancak uzun ve kıvır kıvır olmuş kıllar sanki pamuk gibi yumuşaktı. Dilime, dudaklarıma, yanaklarıma batsa da rahatsızlık vermiyordu.

Amının içindeki dilimi bir yarak gibi kullanıyordum. Karımın amına da bu şekilde sokuyordum dilimi ve bundan büyük zevk alıyordu her seferinde. Bir süre sonra Münire Hanım’ın kalın bacaklarının ağırlığını daha fazla taşıyamayacağımı fark ettim. Ayrıca amını da daha fazla dillemek istemiyordum. Onun şimdiye kadar görmediğim bir yönünü keşfetmeye gelmişti sıra.

Bacaklarını aldım omuzlarımdan ve “Dön şöyle, dizlerinin üzerinde domal!” dedim. Münire Hanım bir şey demeden kalktı ve dediğim gibi yaparak köpek gibi domaldı. Bembeyaz göt yanaklarının üzerinde de aynı karnında olduğu gibi siyah tüyler vardı ama çok değildi. Oldukça derin göt yarığında ise boydan boya siyah kılların hâkimiyeti vardı.

Göt yanaklarını tuttuğumda etleri titreyip löpürdedi hemen. Bir süre ovaladım onları, yoğurdum, öptüm. Ardından tutup ayırdım iki yana iyice. Derin göt yarığı iki yana açıldığında kıl yumağının arasında götünün derin ve karanlık bir çukuru andıran deliği çıktı meydana.

Göt deliğinin ağzı kıllarla kaplanmıştı. Amının kıllarını keserken göt deliğindekileri unutmuştu Münire Hanım. Ama o kılları tek başına alması mümkün değildi elbette. Göt yarığında terden kaynaklı bir ıslaklık vardı. Güneş görmeyen sık ağaçlarla kaplı bir ormanın tabanı gibi sürekli ıslaktı sanki. Yatak çarşafının ucuyla bu derin yarıktaki ter damlacıklarını sildim. Göt deliğinden hafiften bir osuruk kokusu geliyordu, bunun dışında aynı sabun kokusu da geliyordu burnuma. Çarşafın ucuyla göt deliğinin ağzını da sildim. Münire Hanım’ın başını yana çevirip bana bakmaya çalıştığını gördüm. Götünün çukur gibi deliğine bakılırsa daha önce götten sikildiği anlaşılıyordu. Normal haline göre oldukça genişti çünkü.

Karımı ilk kez o 45 yaşındayken, büyük oğlumun evlendiği gece götünden sikmiştim. Oğlumun gelinimi siktiği gece, karım da bana götünü sunmuştu. O günden beri yaklaşık 5 yıl geçmiş, o 5 yılda da götünü iki üç ayda bir siktirir olmuştu. Basit bir hesapla karımın götünü şimdiye kadar 15-20 kez sikmiştim, ama halen daha göt deliği dardı ve sikimi sokarken zaman zaman sabun kullandığım oluyordu.

Ama Münire Hanım’ın göt deliğine bakılırsa değil 15-20, belki 150-200 kez sikilmiş gibi görünüyordu. Göt deliğinin etrafındaki uzun, ağarmış kıllara aldırmadan dilimi değdirdim deliğin ağzına. Münire Hanım yaptığım şey karşısında şaşırmış bir halde başını geriye attı. Yoğun şivesiyle, “Ne ediyon beyim?” dedi.

“Sen dön önüne, konuşma!” dedim yanıt olarak. Münire Hanım önüne dönmek yerine merakını yenemeyip bakmaya devam etti. Göt deliğinin içine giriyordu dilim. Dilimin ucunu deliğin ağzında gezdirmeye, içine sokup çıkarmaya devam ettim bir süre daha.

Bu arada sikimin sertliği, kalınlığı son noktasına ulaşmış gibiydi. Balon gibi şişmiş nerdeyse patlayacak bir hale gelmişti. Münire Hanım domalmış bir halde dururken amına bu şekilde girecektim. Götünü dillemeyi bıraktım, sikimi sıvazladım bir süre. Göt yarığına sürttüm, kılların sikime batarken yaşattığı keyif tarifsizdi. Bundan Münire Hanım da hoşlanmıştı anlaşılan.

Aynı yoğun şivesiyle, “Büzzüğümden mi sikecen?” dedi. “Daha önce siktirmişsin belli ki!” dedim. “Hee, bizde adettir…” diye karşılık verdi. Nasıl bir adet olduğunu anlamadım, ama benim işime yarayacağı belliydi. Karımın verme konusunda cimri davrandığı götünün yerine şimdi Münire Hanımınkini sikebilecektim. “O da olacak, sabret!” dedim ve sikimi arkadan amına sokmaya başladım.

Sikim amının derinliklerine ulaşırken öne doğru kaydım dizlerimin üzerinde. Az sonra taşaklarımı bile içine alacak kadar girmişti sikim amına. Bir süre bekledim o şekilde. Ardından önce yavaş sonra hızlı tempoda sikmeye başladım. Kasıklarımın göt yanaklarına, kıllı kasıklarına çarpmasından kaynaklanan sesler gelmeye başladı hemen.

Münire Hanımın etli, dolgun ve yumuşak göt yanakları deli gibi oynuyor, bıngıl bıngıl sallanıyordu. Elleriyle yataktan destek almış başını bazen yana çevirip bakmaya çalışıyordu. Pompaladıkça sikim amının içinde sanki boşluktaymış gibi gidip geliyordu.

Bu anlarda Münire Hanım’dan, “Vığhhh, vığhhh…” diye garip sesler gelmeye başladı. Arapça bu şekilde mi inliyor acaba diye düşündüm bir an. Daha da hızlandıkça çıkardığı sesler artmaya başladı. Bu arada kendisi de ellerinden destek alarak dizleri üzerinde öne arkaya doğru yaylanmaya başlamıştı. Bu şekilde kendini bana bastırıyor, sikişmemize katkı sağlıyordu kendince. Çok hoşuma gitmişti bu davranışı.

Ellerim göt yanakları üzerinde, kalın ve etli belinde geziniyordu. Devasa, sarkık memeleri pompalamalarım ve onun sallanışları nedeniyle ileri geri, sağa sola çıldırmış gibi oynuyordu. İçi sütle dolmuş bir Hollanda ineğinin memelerinden farkı yoktu memelerinin. Eğilip alttan tuttum ikisini de. Ancak ellerim memelerini kavramaya yetmiyor, küçük kalıyordu. Her bir yarak darbemle beraber memeleri ellerimin arasında kaçıp kurtulmaya çalışıyor, sallanmaya devam ediyordu.

Sağ elimin başparmağını göt deliğine soktuğumda Münire Hanımdan bir tepki gelmedi. Fark etmemişti belki de. Kendini ileri geri sallamaya bana yaslamaya devam ediyordu sürekli. Çıkardığı garip iniltileri de son sürat devam ediyordu.

Altımızdaki baza yaşadığımız müthiş sikişme nedeniyle ağır ağır gıcırdıyordu. Münire Hanımın kasıklarına, göt yanaklarına çarpan kasıklarımın ve taşaklarımın sesi bu gıcırtıları geride bırakıyordu. Aşağıdaki Selman’ın, annesi sikilirken çıkan sesleri duymaması mümkün değildi. En çok da o pezevengin duymasını istiyordum zaten. Borcuna karşılık 66 yaşındaki annesini göndermişti pezevenk. Ama yine de bunun için ona kızmak yerine teşekkür etmem gerekliydi. 66 yaşında da olsa annesi bana müthiş bir zevk yaşatıyordu.

Zaman ilerledikçe boşalmaya yaklaşıyordum. Aynı dünkü gibi sinirlerimin gerildiğini hissettim. Aynı zamanda baldırlarıma kramp girmiş gibiydi. Son bir gayretle daha şiddetli ve hızlı halde sikmeye başladım. Münire Hanım koca gövdesine rağmen yarak darbelerimle baş edemeyeceğini anladığında dirseklerini kırdı ve kollarını dayadı yatağa. Bu halde başını iyice eğmiş, yastığa yapıştırmış gibiydi. Hırıltılı ve yoğun iniltileri çıkartmaya devam ediyordu, ama kendini bana yaslamayı bırakmıştı.

Bembeyaz göt yanaklarının löpürdemeleri sikim amının içinde olduğu halde beni daha da azdırıyordu. Sikimi amından sokup boğazından çıkarmak istiyordum. Amından osurmaya benzer sesler gelmeye başlamıştı artık. Kocaman amı sikimle beraber hava da alıyordu içine, amı adeta bir körük gibi çalışıyordu. Amının seslerine göt deliğinden gelen osuruklar karışmaya başladı. Kadın sikilirken resmen osuruyordu. Münire Hanımın hem ağzından, hem amından, hem de göt deliğinden sesler çıkıyordu.

Sonunda kendimi kaybedercesine boşalmaya başladım. Döllerim bir günlük aranın ardından yeniden Münire Hanımın amı ile buluşurken gözlerim kapanıyor, bilincim gelip gidiyordu. Boşalırken sikimin tatlı bir şekilde gıdıklandığını hissediyordum. Daha doğrusu sikimin içindeki damarlarda, döllerimin aktığı hortumlarda tatlı bir yanma yaşıyor gibiydim. Bazen işerken oluyordu böyle, ama şimdi Münire Hanımın yıllanmış amcığına akıtırken oluyordu, çok hoşuma gidiyordu.

Boşalmam bittiğinde sikimi amının içine bastırdım iyice. Kalan son birkaç dölümü de ziyan etmek istemiyordum. Sikimi çıkardığım vakit Münire Hanımın amının döllerimi bir sünger gibi emdiğini gördüm. Tek bir damla bile yoktu sikimden akan. Aynı şekilde amından dışarı akan bir döl damlası da yoktu.

Ayağa kalkarken Münire Hanım da doğruldu. Sikişme esnasında ben farkına varmadan takma dişlerini çıkarıp yastığın üzerine koymuştu. Dişler, karımın uzun, içi yün dolu yastığının üzerinde duruyordu. Ağzından tükürük akıyordu. Aynı dünkü gibi yanakları içe geçmişti. Dünküne inat yüzü gülüyordu bu kez.

“Hoşuna gitti mi?” diye sorduğumda, ellerini birleştirip, “Şükran, Şükran…” dedi birkaç kez. Arapça teşekkür ediyordu. 66 yaşındaki kadın kendisini siktiğim için bana teşekkür etmişti. Gururumu okşadı bu hareketi. Karımın yokluğunda bana güzel bir sikiş ziyafeti çektiği için ben de ona teşekkür ettim.

“Yıkanalım mı?” dediğimde başını salladı. Birlikte banyoya geçtik…
isterseniz davamı gelecek :D..

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Ben Karım ve Diğerleri 7.Bölüm

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Karım ve Diğerleri 7.Bölüm

Füsun ve Semih’le süper geçen haftasonunun ardından yoğun bir iş temposuna girmiştim. Bu esnada büroda yönetici pozisyonunda bir eleman ihtiyacı oluşmuş ve tabiki hemen aklıma Asuman gelmişti. Teklifi yapmamla, Asuman’ın Mersin’e gelip işe başlaması bir haftayı bulmamıştı. Evini ayarlamıştık. Bu süre içinde bizde kaldı ve iki gece doya doya sikiştik.

Çevremizle ilişkilerimizi genellikle karım organize ettiği için, Füsun’larla geçirdiğimiz haftasonundan sonra, adeta gösterip vermeyen kadınlar gibi, ortamı hiç seks aşamasına getirmiyordu. Eminim Füsun ve Semih her dakika karımın ağzının içine bakarak bekliyor ve karımın bir işaretini bekliyorlardı.

Benim yine yurtdışına çıkmam gerekiyordu. 15 günlük bir süre olunca, karım, “Ben de geleyim, hem Serpil’i de özledim, ona da uğrarız!” deyince, “Tamam!” dedim. Almanya’dan ben ayrılıp İtalya’ya geçtim, karım da Belçika’da Serpil’in yanına gitti. İtalya’da yoğun geçen 10 günden sonra, ben de Belçika’ya geçeceğimi haber verip, yola çıktım. Beni istasyondan almaya geldiklerinde, ikisi de birer afet olmuştu. Serpil herzamanki gibi, “Enişteee!” deyip boynuma sarılmış, “Canım eniştem seni çok özledim, sana neler neler vereceğim!” deyip dudaklarımdan öpmüştü. Doğrusu ben de bu kızı çok özlemiştim. Karımla da kısa bir öpüşmeden sonra, arabayla Serpil’in evine geçtik.

Harika bir masa hazırlamışlardı. Hemen duşumu aldım, yemeğe geçtik. Yemekten sonra kızlar beni aralarına alarak yavaş yavaş soymaya başladılar. Karım dudaklarımı ve göğsümü yalarken, Serpil şortumu indirip yarağımı ağzına aldı. Sikimi kazık gibi yaptıktan sonra, sırtüstü uzanan karımın bacaklarını araladı, benim sikimi karımın am dudaklarına sürtüp duruyordu. Karımı daha fazla bekletmeden dibine kadar sokup hızla sikmeye başladım. Bu esnada Serpil başını arkadan ikimizin arasına sokmuş, karımın amına girip çıkan yarağımı ve karımın amını somurup duruyordu. Karım daha fazla dayanamadı ve boşaldı.

Serpil’in altındaki külot iyice götünün arasına girmiş ve o avuç dolusu amı dışarı atmıştı. Beni sırtüstü uzatarak, sikimden başlayıp göğüslerimi boynumu yalayarak kendini yukarıya çekerek, tam ağzımın hizasında oturup, o nefis amı ağzıma verdi. Külodunu biraz kaydırıp amını emmeye başladığımda, Serpil üzerimde resmen kuduruyordu. “Al eniştem bu am sana kurban olsun! Biliyormusun harika bir sikicisin, sik karılarını! Amını siktirmek isteyen her kadın senin yarağına kurban olsun!” diyordu.

Sonra üzerimden kalkarak domaldı. Ben de arkadan o avuç dolusu amına sikimin kafasını değdiriyor, biraz sokup çıkarıyordum. “Hadi enişte, öksüz koyma amımı, bas!” deyince, Serpil’in amına dibine kadar sertçe girdim. Altımda resmen kıvranan bu kadını hoyratça sikiyordum. Karım da Serpil’in altına uzandı, o iri memeleri yalayıp yutuyordu. Serpil kudurmuş bir halde boşalıyordu. “Hadi enişte biraz da götümden sik! Benim götüm, Berna’nın anlattığına göre Füsun’un götü gibi folloş değil, sana kutu gibi göt siktireceğim!” deyince, ben de, “Am üstünde göt sikmek istiyorum!” dedim. Serpil hemen karımı sırt üstü yatırıp üzerine çıktı ve amını karımın amına sürterek öne eğildi, kara üzümünü yarağıma sundu.

Sikim karımın amının üstünden kayıyor ve Serpil’in göt deliğine değiyordu. Daha fazla bekletmeden sikimin kafasını sokup Serpil’ın götüne geçirdim. Bu manzara beni kudurtmuştu, Serpil’in götüne dibine kadar sokup çıkarıyordum. Gerçekten de kutu gibi götü vardı. Karım da altta hayranı olduğu o memeleri yiyordu. Bir ara Serpil’i karımın üstünden kaldırıp kucağıma aldım ve daha da sert siktim götünü. Sonra da mengene gibi bana sarılan Serpil’in götüne fışkırtmaya başladım. “Sik eniştem, fışkırt içime!” deyip, o da birkez daha boşalmıştı. Sikimi götünden çıkarınca, Serpil osurarak bütün dölleri dışarı püskürttü. “Enişte özür dilerim, kendimi tutamadım, ama beni bu kez çok sert ve harika siktin, teşekkür ederim!” dedi.

Yorgun bir şekilde yatağa uzanmış sohbet ediyorduk. Karıma, “Günlerin nasıl geçti?” diye sorduğumda, “Valla genellikle alışveriş yaptık, çok güzel çamaşırlar ve sex aletleri aldım. Füsun’un birkaç siparişi vardı, onları aldım. Bir ara gösteririm!” deyip yattı. Serpil aramıza girip, “Enişte seni tanıdığım için çok mutluyum, nolursun bana sarıl, senin kollarında uyumak istiyorum!” deyince, ben de Serpil’e sarıldım, adeta karımmış gibi şefkat gösterek kollarımda uyuttum.

Yurtdışından dönmüştük. Ertesi gün Semih ve Füsun bize çıkmışlardı. Füsun yerinde duramıyordu, karımın aldıkları çok hoşuna gitmiş, adeta çocuk gibi seviniyordu. Karım adet gördüğü için, Füsun (Grupseks yapalım) diyemiyor, ama eminim amcığı yanıp kavruluyordu. Karımla Füsun konuşmuşlar, grupseksi önümüzdeki haftaya bırakmışlardı.

Şirkete geldiğimde personelle kısa bir toplantı yaptım ve durum değerlendirmesi için Asuman’la odaya kapandık. Asuman ben yokken iki yurtdışı iş bağlantısı yapmış ve buroya tamamen hakim olarak işleri tam rayına oturtmuştu. “Ee patron, artık benim de mükafatımı verirsin!” deyip, mis gibi kokan memelerini burnumun dibine kadar soktu. Asumanla şirket işlerimiz bitmişti, ama özel işlerimiz için kudurup duruyordu. Asuman, “Eve tamamen yerleştim, bugün bana gelin!” dediğinde, karımın adetli olduğunu, bugün olamayacağını söyledim. Asuman, “Ben gene de Berna’yı arayacağım! dedi. Telefona sarıldı karımı aradı ve “Kız 15 gündür perişanım, adet olacak zamanı mı buldun?” deyip takıldı. Karım da, “Al kız bu gece senin olsun, tadını çıkar!” deyince, adeta sevinçten uçarak boynuma sarıldı, “Bu gece benimsin!” dedi.

Asuman gün boyunca masasının altından sırıksıklam olan külotsuz amcığını bana gösterip, fırsat buldukça amını avuçlayarak, parmaklayarak hasretini dindirmeye çalıştı. Bu görüntüler beni de azdırmıştı ki, o esnada aklıma birşey geldi, bu gece Semih’i de götürecektim ve Asuman’ı beraber sikecektik. Semih’e telefon açıp, “Bu gece için bütün planlarını iptal et, senle bir yere gideceğiz!” dediğimde, telefonda ağzının suyunun aktığını hissetim. Asuman’ana da, “Sana bu gece bir sürprizim olacak!” deyince, o da heyecan ve merakla akşamı beklemeye başladı. Karımı arayarak durumu anlattım. Ardından Füsun’u ben aradım, “Bu gece kocanla çapkınlık yapacağız!” dedim. Füsun’dan şakayla karışık bir sürü küfür yedim, ama kesinlikle Semih’le arıza çıkarmıyacağına dair söz verdi bana.

Akşam Asuman erken çıktı. Ben de Semih’i beklerken, çoktan beri aramadığım Figen’i aradım. Telefonda adeta sesi gülüyordu, çok sevinmişti aradığıma. Hoşbeş faslından sonra bana, “Sizi çok özledim! Yazlığa geçtiğinizde, gelip 15 gün kalmak istiyorum!” dedi. Füsun ve Semih’i de merak ediyormuş. Sonra da, “Belçika’da Serpil’i nasıl sikip osurtmuşsun öyle!” deyince, karımdan bir kez daha korktum. Karım, bütün olup biteni günlük bülten gibi diğer kadınlara aktarıyordu. Ama en güzeli, kadınların hiçbiri birbirini kıskanıp arıza çıkarmıyordu.

Ee aramışken, bir de benim fındık kurdu Asiye’nin de bir hatırını sorayım diye aklımdan geçirirken, bu kızdan korktuğumu hissettim. Çünkü beni en fazla bu edepsiz yormuştu. Asiye telefonda sesimi duyunca, sevinçten, “Eniştemmm!” diye haykırdı. Asiye, kocasının bir bayi toplantısı için yakın bir şehre geleceğini ve kendisinin de bizde kalmayı planladığını, bütün bunları karımla konuştuğunu bir çırpıda anlatıp, “Enişte yarağının hasretiyle yanıp tutuşuyorum, benim öküze bazı şeyleri öğrettim, ama senin tadını vermiyor!” dedi.

Asiye ile telefon görüşmesini bitirdiğimde, Semih te büroya gelmişti. Hemen çıkıp, oyalanmadan Asuman’ın evine gittik. Asuman kapıyı açıp Semih’i görünce biraz şaşırmış, ama ben olunca rahatlamıştı. Üzerinde kısa bir etek ve memelerini gösteren bir bluz vardı. Asuman’a rahat olmasını ve tadını çıkarmasını söyler söylemez, Semih’in boynuna sarılıp ayakta sevişerek divanın üzerine yıkıldılar. Hiç konuşmadan çılgınca sevişiyorlardı. Semih başını Asuman’ın amına gömmüş, adeta yiyordu. Asuman bir ara Semih’in pantolununu indirdiğinde, gördüğü manzara karşısında yutkunmuştu. O kütük gibi kalın yarağı anca ağzına yerleştirerek, yalayıp duruyordu.

Ben de soyunarak yanlarına gittim ve yarağımı Asuman’ın ağzına verdim. Asuman sırayla ikimizin yaraklarını emiyordu. Kanepede rahat olmuyordu, yatakodasına geçtik. Semih te soyundu. Sonra beraber Asuman’ı soyduk. Asuman’ın altındaki G-String ıslanmıştı. Semih’in yarağını yalarken, benim önümde domalmıştı. Ben de götüne gelen ipi yana kaydırıp, başımı gömdüm, Asuman’ın am ve göt deliklerini somuruyordum. Daha fazla beklemeden sikimi amının deliğine koyup, belinden tutarak dibine kadar bastım. Ağzında Semih’in kütük gibi yarağı varken, sikip duruyordum. Bu pozisyonda bir müddet siktikten sonra sikimi amından çıkardım, göt deliğine fırça badana çekiyordum. Asuman’ın boşaldığını hissedince, finali Semih’le yapmak için kenara çekildim, Asuman’ı Semih’e bıraktım.

Semih ilacını aldığı için rahatlıkla sevişiyordu. Asuman’ı sırtüstü uzatmış, bacaklarını aralayıp, sikinin mantar gibi olmuş başını Asuman’ın amına sokmaya çalışıyordu. Asuman kuduruyor, ama bir türlü alamıyordu. Semih sikinin başını tükürükle ıslatıp, biraz zorlayarak sonunda Asuman’ın amına girdi. Asuman’dan çıkan, “Ohhhh!” sesiyle iyice azarak, dibine kadar basıp Asuman’ı uçuruyordu. Bir müddet böyle sikip, Asuman’ı birkez daha boşalttı. Sonra domaltarak arkasına geçti. Asuman’ın arkadan hem amını hemde götünü yalıyordu. Derken Asuman’ın başını yatağa gömüp, arkadan amcığına basınca, Asuman’dan bir böğürtü geldi. Fakat alışan amcık tekrar bu kütüğü içine aldı.

İkisi de kendinden geçmiş, çılgınca sikişiyorlardı. Asuman kaç kere boşalmıştı, bunu kendi de bilmiyordu, ama birtürlü doymak ta bilmiyordu. Semih Asuman’ın arkasından çekilip sırtüstü uzandı. Asuman da üzerinde kayarak amını hizaladı ve Semihi’n üzerine oturarak, mantar başlı yarağı tekrar amına aldı. Biraz öne eğilince kara üzümü ortaya çıkmıştı. Parmağımla göt deliğini okşamaya başlayınca da titremeye başlamış, ama boşalmadan benim girmemi bekliyordu. Semih’in yarağını zar zor alabilen Asuman’ın götüne nasıl girecektim, bilemiyordum. Göt deliğini iyice parmaklayıp, biraz açılınca, sikimin başını dayadım ve birden yüklendim. Asuman’ın böğürmesiyle hiç fırsat vermeden dibine kadar soktum.

Asuman’ın gözlerinden yaş akmıştı. Ama acı yerini zevke bırakınca, “Ohhhh erkeklerim, sikin amımı götümü, dağıtın, bu am göt size kurban olsun!” deyip yavaş yavaş hareketlenmeye başlamıştı. Asuman’ın amındaki Semih’in sikinin damarlarını hissediyordum. İkimiz aynı anda hareket ettiğimizde, Asuman’ın bir yerleri yırtılacak gibi oluyordu. Onun için ben götünü sikerken Semih bekliyor, o amını sikerken ben bekliyordum. Ter içinde kalmıştık. Asuman aramızda tost olmuş, resmen hırlıyordu, ne dediği anlaşılmıyor, zevkin doruklarında uçup duruyordu.

Bulunduğumuz pozisyon hepimizi yormuştu. Ben boşalmak üzereydim. Asuman zaten durmadan boşalıyordu. Ben fazla dayanamadım ve Asuman’ın götünün derinliklerine fışkırtarak geldim. Asuman’ın götünden sikimi çıkarıp yatağa uzandım. Semih daha boşalmadığı için Asuman’ın amından çıkmamış, yan döndererek bir eliyle amını, bir eliyle memelerini yoğurup duruyordu. Asuman’ın gözleri kaymıştı, bitkin vaziyette, “Hadi kütük yaraklım, sula amımı!” deyip, Semih amına basarken, o da kendini geri iterek amına bastırıyordu. Semih bağırarak Asuman’ın amına boşaldı ve yatağa devrildiler. Üçümüz de pelte gibi yatıyorduk.

Bir müddet uyumuşum. Kalktığımda, Asuman’ın duş alıp çıktığını, Semih’inde duşta olduğunu gördüm. Asuman yemekleri hazırlıyordu. Benim uyandığımı görünce, “Aşkım çok harikaydı! Gerçi kıçımın üstüne oturamıyorum, ama beni çok mutlu ettiniz!” dedi. Ben de, “Valla Asuman, benim bildiğim Semih seni götten sikmeden bırakmaz, o zaman ne yaparsın bilmem!” deyince, “Onu da alırız koçum, sen merak etme!” dedi. Semih duştan çıkınca, ben girip duş aldım. Saati 23:00 etmemize rağmen, aç bir şekilde yemeğimizi yeyip, içkilerimiz yudumlayarak sohbete başladık. Adamakıllı yorulduğumuz için, uyuyup dinlenmek istedik. Çünkü ertesi gün iş vardı. Yatakta Asumanı aramıza alıp uyuduk. Değişik bir duyguydu. İki erkek, önden ve arkadan bir kadına sarılmış vaziyette uyumuşuz.

Sabah erken saatte yatağın hareketlenmesiyle uyandığımda, sevişiyorlardı. Semih sikini Asuman’ın bacak arasına yerleştirmiş, memelerini yeyip duruyordu. Ben yataktan kalkıp, “Siz keyfinize bakın!” deyince, Semih Asuman’ı domalttı, arkadan göt deliğini yalamaya başladı. Semih’te işi uzatıp boşalma korkusu olunca, iyice azan Asuman’ın büzüğüne bolca krem sürüp, kendi sikini de kremleyerek, Asuman’ın götüne zorlayarak girmeye çalışıyordu. Fakat Asuman birtürlü alamıyordu. Semih, “Biraz gevşe, kafasını sokarsam gerisi kolay!” diyordu, ama yarak birtürlü girmiyordu. Asuman Semih’in götten sikemeyeceğini anlayınca, “Aşkım amıma gir, boşalacağında çıkarıp büzüğüme akıtırsın!” dedi. Semih te öyle yaptı, Asuman’ın amına geçirip, bir iki gelgitten sonra sikini çıkarıp Asu’nun büzüğüne boşaldı.

Evden üçümüz beraber çıkıp, Semih Eczane’sine, biz de şirkete gittik. Büroya geçer geçmez Asu bültenleri efendisi Berna’ya ballandıra ballandıra anlattı. Böylelikle tekmil verilmişti. Asu karıma anlatırken, eminim Füsun’da karımın yanındaydı. Muhtemelen biraz kıskanmış, ama kendi yiyeceği yarakları düşününce, işi akışına bırakarak, akşam kocasını beklemeye başlamıştı.

Ogün büroda Asu gün boyu yalpalaya yalpalaya yürümüş, kıçının üstüne yan oturarak günü geçirmişti. Bir ara bana, “Çok hırpalanmdım, ama gör bak o yarağı mutlaka götüme alacağım, götümün yırtılacağını bilsemde!” dedi. Gün içinde bir ara ben de karımla konuştum. Bana, “Gece nasıldı?” diye sordu. Ben de, “Sanki bilmiyormuş gibi sorma! Asu’dan en ince ayrıntısına kadar aldın raporu! Bu kadınların üzerindeki etkini bir türlü anlamıyorum, beni beğendikleri için mi veriyorlar, yoksa sen istediğin için mi? Bir türlü karar veremiyorum!” dedim. Karım, “Ben senin için yaratılmışım aşkım, Tanrıdan başka ne isteyebilirim? Senin mutluluğun benim için çok önemli, sen keyfine bak! Zaten Figen ve Asiye de seni çok özlemişler, gerçi onlarla konuşmuşsun!” dedi. Telefonu kapadığımda, kendi kendime bir kez daha (Oğlum Ferit dikkatli ol ve hata yapma! Hata yaparsan bu kadın seni bitirir!) dedim.

O günün gecesini karımla ben mecburiyetten uyuyarak geçirdik. Ama (Ertesi gün Semih’in anlatımıyla) Semih ve Füsun deli gibi sikişmişlerdi. Ertesi gün akşam karım, “Füsun’lar oturmaya bekliyor, inelim mi?” dediğinde, onlara indik. Semih, karımdan sonra siktiği Asuman’ın amından sonra biraz kasılıyor ve Füsun’a karşı kendini 2-1 galip görüyordu. Bu da Füsun’u çıldırtıyor, “Nasıl olsa Berna da beni bir başkasına siktirecek!” deyip duruyordu.

Karımın adeti geçince bu sefer Füsun’unki başlamış, Füsun kudurup duruyordu. “Amına koyduğumun amcığı, tam da sırasını buldu, ulan kuduruyorum, yok mu bu amcığı böyle sikecek biri?” dediğinde, ben de, “Gel kız, sende delik bir değil ki, götünden sikerim!” dedim. Bu teklifimi duyunca Füsun havalara uçtu. O akşam bize geldiler. Karımla birlikte hazırlandılar, ikisi de birer afet olmuşlardı. Karımın adet sonrası azgınlığını bildiğim için Semih’e acımıştım, karım Semih’in haşatını çıkaracaktı. Ama herkes halinden memnundu. Karım, “Füsun bu gece sen kocamla bizde kal, ben de Semih’le sizde kalayım!” deyince, herkes heyacanlandı. Karımla Semih zaman kaybetmeden onlara indiler, biz de Füsun’la başbaşa kaldık. Füsun’un adetli olma durumundan dolayı, ben işi uzatmadan yatakodamıza götürdüm. Soyunduk. Önce biraz öpüşüp seviştikten sonra, Füsun’u domalttım ve götünü sikerek boşaldım. Sonra da birbirimize sarılıp, karımla Semih’in aşağıda neler yaptıklarını merak ederek uyuduk.

Sabaha doğru karım geldi. Füsun’u uyardırarak evine gönderdi. Sonra da yatağa girip arkadan bana sarıldı ve “Anlatmamı istermisin?” deyip anlatmaya başladı. Semih’le eve girince kapıyı kapatır kapatmaz birbirlerine sarılmış ve ayakta sevişerek yatak odasına geçmişler. Karım yurtdışından Fusun’na da aldığı ince dantelli siyah külodunu giymiş ve ilk iş Semih’in sikini külodunun içinden amını fırçalayacak şekilde alıp, bacak arasında epeyi bir sürtmüş. (Karımı bildiğim için ne kadar zevk aldığını tahmin ediyordum. Karıma, ha bacak arasında bir sik olsun, ha içinde olsun, aynı. Hatta öyle daha fazla zevk alır!). Bacak arasında iyice amını yoğurttuktan sonra, Semih karımı yatağa yatırmış ve başlamış yalamaya.

Karım, “Ferit, Semih bedenimde yalamadık yer bırakmadı, her tarafımı yalayıp yuttu! Ben de o koca yarağı önce elime aldım, daha sonra yalayıp hazırladım. Semih amımı külodun üzerinden yalayıp, dilini sokarak iyice hazırladı. Sonra külodumu aralayıp, sikinin o mantar gibi başını amıma dayadı. O muhteşem alet santim santim amımın duvarlarını yırtarak içime girereken boşaldım. Ardından alttan belimden tutarak bacaklarımı omzuna aldı ve dibime kadar geçirdi!” dedi.

Karımın atletik bir yapısı olduğu için, bacaklarını dizleri memelerine gelecek şekilde atabildiği kadar arkaya atıp, o güzel amını verişini bilirim. Semih’e de bu pozizyonda verince, herifin dibi düşmüş ve ilaç aldığı halde dayanamayıp karımın amına boşalmış ve üzülerek yanına geçip uzanmış. Karım da bir müddet bekleyip, o kütük yarağa doymadığı için tekrar kaldırmak için epeyi uğraşmış. Semih’i hazırlayan karım, en sevdiği pozisyonlardan biri olan yan yatıp arkadan alarak, bir eliyle amını, bir eliyle göğüslerini okşatarak, o heybetli yarağa iyice siktirip boşalmış. Finali de domalarak malak emzirmesi yapmış ve Semih’in o koca yarağını dibine kadar alarak amını siktirmiş. Semih amına girip çıkarken, am duvarlarının zorlanmasıyla karım orgazm üzerine orgazm yaşamış.

Karım mutlu bir şekilde eve dönmüştü. “Aşkım, ortağının döllerini boşaltmadım, halen içimdeler! Hadi sen de sik boşal içime de ikisini karıştıralım!” dedi. Biraz evvel Semih’in dağıtarak siktiği amına girdim, onun döllerini hisederek ben de karımın amına boşaldım. Sonra birbirimize sarılıp bir süre daha uyuduk

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized

Piknikte Komşumun Kocası Götümü Sik

No Comments

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Piknikte Komşumun Kocası Götümü Sik

Piknikte Komşumun Kocası Götümü Sikti!
Selam değerli arkadaşlar, benim ismim Dilan. Ankarada oturmaktayım. 3 yıllık evliyim ve 2 yaşında bir kızım var. 1.70 boyunda, 90-65-95 ölçülerine sahip, etrafımca güzel denilen, kumral tenli bir bayanım. Dekolte ve dar kotlar giymeyi çok seviyorum. Şunu da belirtmek isterim ki, popoma herkes hastadır. Ne zaman alışverişe gitsem, ne zaman çarşıda pazarda yalnız yürüsem, esnaf adamların yada markete giderken önünden geçtiğim dükkan sahiplerinin popoma bakarak iç geçirdiklerini çok iyi biliyorum. Götümü o ana kadar hiç siktirmediğim halde, aslında gizliden gizliye merak ta etmiyor değildim hani :)) Bir keresinde ise hiç tanımadıgım bir erkeğin arkamdan, “Güzelim senin o götüne benimkini bir soksam dünyalar benim olur!” dediğini duydum ve içimden, ‘Keşke soksan erkeğim, benimde öyle olur valla!’ diye geçirdim :)) Yani anlayacağınız götüme bu tür bakmalara ve laf atmalara alışığım.

Geçen sene başıma gelen olayı ilk defa burda paylaşıyorum, artık içimde tutamıyacağım ve başka birine anlatsam utancımdan öleceğimi biliyorum. Bundan yaklaşık 1 yıl önceydi. Bir Pazar günüydü. O gün kocam çalışmıyordu ve arkadaşlarının yanına gitmişti. Bense çocuğu uyutup evin işlerini bitirmiştim. Hava çok güzeldi, evde bunaldım, canım dışarı çıkmak istedi. Kocam olacak salağı aradım ve “Ali nerdesin?” diye sordum. “Arkadaşlarımın yanında kahvedeyim canım, birşey mi oldu?” dedi. “Hayır birşey olmadı, ama evde canım sıkıldı, gel de bizi biryerlere götür!” dedim. Kocam tamam deyince hazırlanmaya başladım. Yine altıma dar bir kot, üstüme yakası açık bir bady giydim, atlet giymeden sadece bir südyen taktım ve kocamı beklemeye başladım. Kocam geldiğinde çocuk ta uyanmıştı. “Ali hadi çocuğu da alalım pikniğe gidelim.” dedim. Kocam da, “Tamam olur. Kemal beyle eşi Banu hanıma da haber verelim mi? Belki onlar da gelmek isterler.” dedi. “Farketmez, gelsinler.” dedim. Onlara da haber verdik, onlar da geldiler. 2 araba yola çıktık. Yolda alışveriş falan derken piknik yerine vardık. Sonunda yerleştik ve çayımızı demleyip oturduk sohbete başladık…

Bizimle beraber gelen Banu ile Kemal, karşı binada oturan komşularımızdı. Onlarla oldukça samimiydik. Banunun kocası olacak Kemal pezevengi, arada sırada bana kaçamak bakışlarını yakaladığım, aklı sikinde olan birisiydi. Banunun anlattığına göre, siktigi zaman Banu 3 gün oturamıyormuş. Banu bana gerdek gecesini ve bazı geceler sikşmelerini tüm ayrıntılarıyla anlatırdı. Orospu bir de öyle bir ballandırarak anlatıyor ki, sormayın, sanki kocası beni sikmiş gibi oluyorum her seferinde. Neyse, bu arada kocam mangalı falan yaktı, Pirzolalar köfteler pişti, yedik içtik oturuyorduk. Herkeste bir mayışma başladı. Benim kızın uykusu geldi, arabaya yatırdık uyudu. Benim çişim gelmişti, ama burda nerde yapacaktım, her yer açıktı, ağaçlık alan ise uzaktı. Okadar sıkıştım ki, zor tutuyorum, nerdeyse donuma işeyeceğim. Çaresizce etrafa bakınırken, Banu, “Ben de sıkıştım, kız gel hadi bakınıp durma, beraber ağaçların oraya gidelim!” dedi.

Ben de kocama seslendim, “Ali hadi uyan, biz WC’ye gitcez, bize götür!” dedim. Ama nerdeee, bizim herifin karnı doydu, Rakıları da lüp lüp götürdü, uyanır mı hiç? İçimden, ‘Adi herif, inşallah karını ormanda biri bağırta bağırta siker de, onu bile duymazsın!’ dedim ve Banuyla yalnız gitmeye karar verdik ve yanımıza peçetelerimizi aldık, ayaklandık. O sırada Banunun kocası gözlerini açtı ve “Ben size eşlik edeyim kızlar, merak etmeyin ben arkanızda olacağım!” dedi. İçimden, ‘Hapı yuttun Dilan, asıl şimdi merak et!’ dedim. Banu da, “Sağol aslan kocam!” diyerek yola çıktık. Araba ile gidemediğimzden yürüyorduk, Banunun kocası ise arkamızdan geliyordu. Banu da benim kadar sexy bir kadındır, o da benden aşağı kalmaz ve o gün dapdar bir eşofman giymişti. Arada bir arkama baktığımda, her seferinde kocasının götüme yiyecekmiş baktığını gördüm ve birşey diyemedim. Böyle ilerleyerek 5 dakika falan yürüdük ve ormana girdik, piknik yaptığımız yer gözden kayboldu…

Banuya, “Hadi hayatım sen şöyle yap, ben de az öteye yapayım!” dedim. Banu orda bir ağacın arkasına gitti, ben biraz daha ilerilere gittim. Pantolonumu (dar olduğundan) zorla indiridim ve işemek için yere çömeldim. Etraf çok sessizdi, birden korktum ve Banuya seslendim, “Banuuuuu? Banuuuuuu?” diye. Ama birkaç metre ötemde olmasına rağmen Banudan cevap gelmeyince kocasına seslendim, “Kemal abiii? Kemal abiiiiiiii?” diye. Kocasından da ses gelmeyince iyice korkmaya başladım. Hemen peçete ile amımı silip kalktım ve etrafa göz attım. Ama ikisi de ortalıkta yoktu. Derken arkamdan bir çıtırtı duydum ve daha arkamı dönemeden ağzımı bir el kapattı. Korkudan aklım çıktı, arkama dönmeme izin vermiyordu. Elinin birisini götüme atınca, bu olsa olsa Banunun sapık kocası Kemaldir diye şüphelendim ve çırpınmaya başladım. Kulağıma, “Şşşttt, sesini çıkarma, ben Kemal!” deyip elini ağzımdan çekti ve “Sakın ses çıkarma, kocan duyarsa rezil olursun!” dedi. Ben de, “Birşey yapmaya kalkarsan bağırırım, karın duyar, sen rezil olursun!” dedim…

“Banu duymaz, baygın yatıyor!” dedi. Meğerse Banu çişini yaptıktan sonra ayağa kalkarken tansiyonu düşmüş ve bayılıp yere yığılmış. Pezevenk kocası da bunu görünce, gidip Banuya yardım edip onu ayıltacağı yerde, benim yanıma gelmiş! Elinin birisiyle götümü avuçlarken, diğer eliyle de göğüslerimi yoğuruyordu. “İster güzellikle olacak, ister zorla! Seni burda sikmeden gitmem! Güzellikle olursa kimse farkına varmaz, zorla olursa üstünü başını yırtar, yerlerde süründürür yine sikerim, ozaman bunu da kocana nasıl açıklarsan açıkla bakalım, ben Banuyu ayıltmaya çalışıyordum derim işin içinden çıkarım!” dedi. Haklıydı, ben artık çırpınmayı bıraktım, kocama da kızdığımdan, “Tamam, acele et ozaman, kocam uyanmadan işini bitir de gidelim!” dedim. O da, “Emrin olur fahişem, sen hiç merak etme, o pezevenk kocan uyanmadan amını götünü dağıtırım!” dedi. “Nebiçim konuşuyorsun sen öyle, düzgün konuşşana sapık herif!” dedim. “Hemen kızma güzelim, sende de hiç fantazi yokmuş!” dedi. “Tamam tamam bırak fantazi yapmayı da hadi acele et!” dedim…

Kemal pantolonumu külotumla birlikte dizime indirip başladı götümün yanaklarını avuçlamaya. “Senin bu götüne hastayım Dilan, sen bir Huri misin? Bu nasıl göt yaa?” deyince ve beni bir gülme aldı. “Hadi tamam uzatma, öyle bir göt işte, sen sikmeme bak! İyi sikersen ve akıllı olursan, bu göt daha çoooooook çıkar karşına!” deyiverdim. O da, “Sen yeter ki iste orospum, fahişem benim! Senin o götüne kurban olurum!” diyerek yumuldu arkama ve göt deliğimi yalamaya başladı. Bir götümü, bir amımı yalaması beni iyice azdırdı. Zevkten deliriyordum, “Hadi Kemal abi, sik artık ne olur! Beni iyice azdırdın sapık herif, sikeceksen sik artık, Banu ayılacak, kocam uyanacak, hadiii!” dedim. “Tamam Dilanım, seni öyle bir sikecem ki, ömrünce unutamaycaksın, aklından çıkmayacak, rüyalarına girecek ve hergün Kemalin yarrağı, Kemalin yarrağı diye sayıklayacaksın!” dedi. “Bak sennnnnn, öyle mi? Hadi sikte görelim şu meşhur yarrağını!” dedim. Dememle birlikte pantolununu indirdi ve yarrağı da külotundan kurtuldu. Ama ne kurtulma, göbeğine öyle bir çarptı ki, inanın korktum. Hemde nasıl korktum, hemen pantolonuma külotuma sarılıp yukarı çekmeye çalıştım…

Ama nafile, Kemal sapığı, “Ne oldu kız orospu? Rahat dursana! Tadına bakmadan nereye?” diyerek pantolonumu ve külotumu yeniden sıyırdı aşağı. Ben korkudan titreyerek, “Yalvarırım Kemal abi, ben o yarrağı nasıl alırım, başka ne istersen yapayım, ağzımla boşaltayım, ağzımdan diledigin kadar sik, ama onu bana sokma!” diyebildim. Kemal abinin yarrağından resmen tırsmıştım, korkudan titreye titreye bir hal oldum. Ama ok yaydan çıkmıştı birkere ve ben kendim kaşınmıştım. Adama kalkıp ta, karın ayılmadan, kocam uyanmadan beni hemen sik dersen, adam da böyle ballandıra ballandıra siker seni tabi! Bu yarrağı yemeden kurtulamayağıma aklım kesince kendimi bıraktım saldım artık. Anladım ki dönüşü yoktu, sike sike bu yarrağın tadına bakacaktım. Ve öyle de oldu. “Ağzına almaya okadar hevesliydin orospu, al bakalım!” diyerek beni önüne çöktürerek uzattı yarrağını. İlk defa kocamın yarrağından başka yarrak gördüm ve ağzıma alcaktım. Gerçi birazdan da götüme alacaktım 🙂

Yarrağını elimle tutup ağzıma yanaştırdım ve başladım yalamaya. Ama ağzıma sığmasını bırak, kafasını zor alıyordum ağzıma. Biraz yaladıktan sonra nefes almak için ara verdiğimde, “Bu nasıl bir yarrak Kemal abi? Banu anlatırdı da inanmazdım! Valla aynen dediği kadar varmış!” dedim. O da, “Banunun götü nasıl öyle büyüdü, nasıl öyle güzelleşti sanıyorsun? Bu yarrağın sayesinde işte!” dedi. Beni bir telaş daha sardı, yutkunarak, “Nasıl yani? Sen Banuyu götten de mi sikiyorsun Kemal abi?” diyebildim. “Ne sandın ya yavrum? Herşeyi anlatmış sana orospu, birtek götten siktiğimi mi anlatmadı? Göt sikmek gibisi var mı! Ne o? Salak kocan daha senin bu güzel götünü sikmedi mi yoksa?” dedi. “Abi ne sikmesi, kocam daha göt deliğimi yalamadı bile! Hem isteseydi bile ordan vermezdim ki!” dedim. “Bana vereceksin ama!” diyerek beni ayağa kaldırdı, yarrağını tükürükledi ve “Hadi dön arkanı Dilanım!” diyerek, hafif öne eğilmemi sağladı. Ben doğrulup, “Kemal abi pantolonumu çıkarıp şuraya yatayım, bacaklarımı açayım, daha kolay olur!” dedim…

“Gerek yok yavrum, sen domal!” diyerek yeniden eğdi beni. Arkama yanaşıp yarrağıyla amıma badana yaparken zevkten ölecektim, amımın suları akmaya başladı ve çok geçmeden titreyerek boşaldım. Titremeler yüzünden ayakta zor duruyordum valla. Amıma sokacak diye heyecanla beklerken, o yarrağının başını göt deliğimde gezdirmeye başlamıştı. Götümü delmeye kararlıydı, yine de son bir umutla yalvardım, “Kemal abi yapma kulun köpeğin olayım orama elleme, amımdan ne kadar istersen sik, ama oraya dokunma, yalvarırım ne olur yapma!” diye. Ama ikna edemedim pezevengi. Yarrağının kafasını birden götüme sokunca, acıdan ben, “Kemal abiiiiii!” diye nasıl bağırdım ama. Götümün acısından ayaklarımı falan hissetmiyordum. Tecrübeli piç, hani beni belimden tutmasa kesin düşecektim. Ben, “Kemal abi çıkarrr, yanıyor götüm!” diye yalvarmaya devam ederken, piç kalanını da öyle bir soktu ki, acıdan geberiyorum sandım, beynimde şimşekler çaktı, nefes bile alamıyordum. Sanki taşaklarını da götüme sokmak istercesine beni kendine iyice çekip bir süre hareketsiz bekledi…

Ve sonrasında yarrağını götümün içinde yavaş yavaş oynatmaya başladı. Hafif hafif çekip geri sokarak götümü sikiyordu. Bense götümün acısını unutmak için, önümdeki ve etrafımdaki ağaçlara bön bön bakınıyordum. Birkaç dakika geçmişti ki artık yavaşça yarrağını başına kadar çıkartıyor ve tekrar yavaşça hepsini geri gömüyordu. İşte o andan itibaren götümün sikilmesinden zevk almaya başlamıştım. Yarrağı götüme girip çıktıkça amımın suları da kendiliğinden akmaya başlamıştı. İnleyerek, “Hadi erkeğim daha hızlı sik götümü, hadi sikicim daha sert sok fahişene, karının götünü sikiyormuş gibi sik orospunu, bu göt sana kurban olsun sik aslanım!” demeye başladım. Demez olsaydım, Kemal götüme öyle bir hızlı sokmaya başladı, öyle bir pompalamaya başladı ki anlatamam. Bacağıma ılık ılık birşeyler akmaya başladığında götüm artık kesin yırtıldı diye düşündüm, sanırım bu kandı. Telaşla, “Kemal abi neolur boşal artık, götüm kanıyor!” dedim. “Boşalacam orospu bekle biraz!” diyerek birkaç kez daha pompaladıktan sonra, götümden kanlı yarrağını ‘Cork!’ diye çıkarıp, beni döndürdüp önüne çömeltti ve suratıma öyle bir boşalmaya başladı ki anlatamam. Kocam Ali beni 3 gün sikse inanın bukadar boşalamaz!

Sonra hemen toparlandık, peçeteyle ağzımı yüzümü ve kanayan götümü sildim ve Banunun yanına gittik. Gittik ama tabi ben oraya kadar Kemal abinin yardımıyla yürüyebildim. Bacaklarım ayrık ayrık yürürken gören Kemal pezevengi pis pis gülüyordu. Neyse Banuyu bulduk ve ayılttık. Banu gözlerini açıp kendine geldiğinde etrafına şaşkın şakın bakarak, “Bana ne oldu yaa, birden gözümün önü karardı, gerisini hatırlamıyorum, kendimi sanki dayak yemiş gibi hissediyorum!” dedi. Kemal abi de, “Birşey olmadı karıcığım, çişini yaptıktan sonra ayağa kalkarken birkaç saniyeliğine bayıldın, tansiyonun düştü herhalde, iyiki de yakındaydık hemen yetiştik.” deyip, kollarına girdik ve Banuyu kaldırdık. Banuyu ortamıza alarak piknik yaptığımız yere yürümeye başladık. Salak kocam uyanmış, çişimizi yapmaya gittiğimizi bilmediğinden etrafına salak salak bakınıyordu. Bizi o halde görünce, “Hayırdır? Nerdeydiniz? Banuya ne oldu öyle, beti benzi atmış?” diye sordu. Kemal de, “Hanımlar tuvalet ihtiyaçlarını göremeye gittiklerinde Banunun tansiyonu düştü, bayıldı!” dedi.

Kocam Banuya, “Geçmiş olsun!” deyip, bana da, “Ya sana ne oldu aşkım, aksak aksak yürüyorsun?” diye sordu. Ben de, “Aşkım hiç sorma, WC olmadığından ağaçların oraya gittik, çişimi yapmak için çömeldiğimde popoma öyle bir diken battı ki, mübarek sanki sopa gibiydi!” dedim. Ama bunu derken başka şeye benzetme olacağı aklıma gelmemişti :)) Anında herkes gülüşmeye başladı. Neyse biraz daha oturduktan sonra toplandık ve eve doğru yol aldık. Ama eve varana kadar ben arabada nasıl oturdum onu bana sorun. Eve girer girmez aynamı aldığım gibi tuvalete girdim. Domalıp göt deliğime baktığımda, esk**en gömlek düğmesi gibi olan götümün deliği, artık nerdeyse Rakı bardağının ağzı kadar açılıyordu. Üstelik büzüğüm öyle bir yırtılmış ve kanamıştı ki, kandan dolayı beyaz tangam kıpkırmızı olmuştu…

Götümün iyileşmesi 3 hafta kadar sürdü, ve bu sürede Kemal pezevenginin yakınından bile geçmedim. Taaki götüm kaşınmaya, yeniden Kemalin yarrağını istemeye başlayana kadar…

Hepinizin yarraklarını öpüyorum beyler. İyi sikişmeler!

[Dilan]

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Categories: Uncategorized
istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti Moda Melanj kuşadası escort bayan çankaya escort mecidiyeköy escort beylikdüzü escort istanbul escort ankara escort bayan Hacklink Hacklink panel Hacklink panel bursa escort ankara escort Ankara escort bayan Ankara Escort Ankara Escort Rus Escort Eryaman Escort Etlik Escort Sincan Escort Çankaya Escort hurilerim.com Escort Antalya Escort Alanya Escort Antalya Merkez Escort Antalya Otele Gelen Escort Antalya Rus Escort Belek Escort Fethiye Escort Kemer Escort Kepez Escort Konyaaltı Escort Antalya escort beylikdüzü escort antalya rus escort escort keçiören escort etlik escort çankaya escort mamasiki.com bucur.net hayvanca.net lazimlik.net cidden.net Escort bayan Escort bayan escortsme.com anadoluyakasikadin.com kadikoykadin.com atasehirkadin.com umraniyekadin.com bostancikadin.com maltepekadin.com pendikkadin.com kurtkoykadin.com kartalkadin.com istanbulspor.net şişli escort istanbul escort mecidiyeköy escort beşiktaş escort taksim escort fındıkzade escort çapa escort fatih escort topkapı escort escort şişli escort bayan bayrampaşa escort merter escort escort mecidiyeköy bursa escort warez forum Bonus veren siteler Bonus veren siteler ankara travesti By Casino bursa escort görükle escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort ankara escort adana escort ankara escort adıyaman escort afyon escort aydın escort ağrı escort aksaray escort amasya escort antalya escort ardahan escort artvin escort bodrum escort balıkesir escort bartın escort batman escort bayburt escort bilecik escort bingöl escort bitlis escort bolu escort burdur escort bursa escort çanakkale escort çankırı escort çorum escort denizli escort düzce escort diyarbakır escort edirne escort elazığ escort erzincan escort erzurum escort gaziantep escort giresun escort hatay escort ığdır escort ısparta escort kahramanmaraş escort kastamonu escort